Financial Times gazetesinde yer alan bir makalede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’de basın özgürlüğünü silmekte olduğu yorumu yapıldı.
David Gardner imzalı yazıda, Erdoğan’ın Gezi protestolarını varoluşsal bir tehdit olarak gördüğü öne sürülerek “Başbakan’ın saldırganlığı artık sınır tanımıyor. Erdoğan’ın eleştiriye karşı keskin tahammülsüzlüğünün Türk medyasının kalan bağımsızlığını da yok etme tehlikesi var” deniyor.
‘Güç odaklarıyla savaş’
Yazar şöyle devam ediyor:
“Erdoğan’ın basına husumeti yeni değil. 10 yıldan daha uzun bir süre iktidarda olmalarına karşın Erdoğan ve AKP muhalefet zihniyetinden kurtulamıyor. Bu bir noktaya kadar anlaşılabilir. Atatürk’ün yarattığı laik seçkinleri alt ettikten sonra ordu, yargı ve geçmiş darbelerde Kemalist amigolar gibi davranan medya gibi güç merkezleriyle çok büyük bir savaşa giriştiler.”
“Medyanın ehlileştirilmesi süreci 2007′de Erdoğan’ın ikinci seçim zaferinden sonra hız kazandı. Partiyi kapatmaya çalışan ordu ve yargıyı savuşturduktan sonra AKP ve Erdoğan taarruza geçti”
Çok sayıda general, siyasetçi, akademisyen ve gazetecinin hükümeti devirmeye çalıştıkları gerekçesiyle tutuklandıklarını belirten yazar, Doğan grubunun 2,5 milyar dolarlık vergi cezasından sonra Milliyet’i elden çıkarmak zorunda kaldığını, Şubat’ta Öcalan’la görüşmelerin tutanaklarını yayımlayan bu gazetenin “Batsın senin gazeteciliğin” denerek azarlandığını, Hasan Cemal’in işine son verildiğini aktarıyor:
“Ama medyanın ne kadar derine battığını Taksim isyanı gözler önüne serdi. İstanbul biber gazına boğulurken, medya penguen, şizofreni ve Mars’ın ışınlarını anlatan programlara yer verdi. Sabahın hafta sonunda ön sayfasında Erdoğan’ın sigarayla ilgili görüşleri vardı.”
“Geçen ay Sabah’ın okur temsilcisi Yavuz Baydar işten çıkarıldı. Türkiye Gazeteciler Sendikası’na göre Baydar Taksim olaylarından sonra işten çıkarılan 22 ve istifaya zorlanan 37 gazeteciden biri. Erdoğan’ın “bela” olarak nitelediği gibi Twitter gibi sosyal medya siteleri haber ablukasını kırabilir. Ama Twitter kullanıcıları Anadolu’nun derinliklerine uzanamıyor.
Erdoğan bunu biliyor ve paranoyak hoşgörüsüzlüğü, bir zamanlar Müslüman dünyasının demokrasi kalesine dönüştürdüğü Türkiye’nin ışıltısını siliyor.”
06 Ağustos 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız;bbc.co.uk
