Yurt: Taraftar gruplarından İçişleri Bakanı’na destek

Galatasaray Ultraslan, Fenerbahçe’nin de Genç Fenerbahçeliler taraftar grupları İçişleri Bakanlığı’na destek verdi. çArşı ise bu fişlemeye karşı olduğunu belirtti.

taraftar_gruplari

Galatasaray taraftar grubu ultrAslan’ın  başkanı Veysel Giley, statlarda siyasetin yeri olmadığını belirterek, farklı  görüşlerden çok sayıda taraftarı bünyesinde barındıran bir grup olarak tek  amaçlarının sarı-kırmızılı kulübe hizmet etmek olduğunu söyledi.

Giley, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni sezonda statlarda siyasi  içerikli davranışların yasaklanmasıyla ilgili tavırlarının belli olduğunu  anlatarak, “Siyasi içerikli sloganların statlarda olmaması gerekiyor. Biz, bir  taraftar grubuyuz. ultrAslan grubu adına konuşuyorum; bünyemizde her görüşten  insan var. Her görüşe saygılıyız, herkes birbirine karşı hoşgörülü. Statlar bir  siyasi arena değil. Siyasetin yeri statlar değil, bunun için siyasi partiler var”  diye konuştu.

Amaçlarının Galatasaray’a hizmet etmek olduğunu vurgulayan Giley,  “Bütün görüşlerin olduğu milyonlarca insanı bünyesinde barındıran bir gurubuz.  Tabii ki sosyal olaylara karşı bir yaklaşımımız var ama bunlar siyasi değil.  Özellikle Doğu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerimizde çeşitli  projelerimiz var, yaptırdığımız okullarımız var. Türkiye’de ilk kez ilik kan  bankasının kurulması için yarın dev bir kampanya başlatacağız. Bunlar tamamen  sosyal aktiviteler. Biz, siyaseti oldukça kendimizden uzak tutmaya çalışıyoruz”  şeklinde konuştu.

E-BİLET UYGULAMASI KALDIRILMALI

Veysel Giley, yeni sezonda uygulanacak elektronik bilet (e-bilet)  projesine karşı olduklarını belirterek, uygulamanın kaldırılması ya da  hafifletilmesini istediklerini ifade etti.

Proje hazırlanırken taraftarlardan görüş alınmadığını savunan Giley,  şunları kaydetti:

“Özellikle Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’a rica ettim. E-biletin  kaldırılması ya da hafifletilmesi gerekiyor. Son zamanlardaki gerginliklerden  dolayı zaten herkes farklı yorumlar yapıyor. Farklı şeyler olacaktır diye  düşünüyorum. Stadımıza baktığımızda doğu ve batı tribünlerinde zaten insanlar  oturuyorlar, yerlerindeler ve bir sıkıntı yok. Ancak kale arkasını düşünün,  tezahüratlarla sevinçlerde farklı yerlere gidilebiliyor. Oraya özel önlem alın.  Düşünün görsel şölen nasıl yapılacak? Kaldı ki şu anda bilet yok artık, herkesin  kombinesi var. Kombinede de bütün bilgileri var zaten. Futboldan soğutmak için  ellerinden geleni yapıyorlar. ”

Veysel Giley, olayların daha çok statların dışında meydana geldiğini  ileri sürerek, “Son üç sezondur sahamız kapanmıyor. Ceza almıyoruz, küfürsüz ve  olaysız bir şekilde takımıza destek veriyoruz. E-bilet uygulaması farklı  değerlendirilmeye açık. Burada en ufak bir yanlış anlaşılma ya da kıvılcımda  hemen cezai işlemler uygulanacak. Statlarda olayların önüne e-bilet uygulamasıyla  geçilemez. Bunun için farklı bir yöntem bulunması gerekiyor. Mesela olay  çıkartanları tespit eder maç günü karakolda tutabilirsiniz” değerlendirmesinde  bulundu.

MAÇLARI GÜNDÜZ OYNAMAK MANTIKLI DEĞİL

Veysel Giley, maçların gündüz oynanması fikrini mantıklı  bulmadıklarını da anlattı. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım  Demirören’in gündüz maçları oynanması yönündeki açıklamalarını değerlendiren  Giley, özellikle yaz aylarında gündüz maçları oynamanın sakıncalı olacağını iddia  ederek, şunları kaydetti:

“Bu mantıklı değil. Ağustos sıcağında gündüz saat 12.00′de oynarsanız,  futbolcunun sağlığı ne olacak? Herkesin işinin gücünün bittiği bir saate maçlar  oynanması gerekirken, insanlar o saate nasıl stada gelecek? ‘Statlara alkollü  girilmemesi için bu uygulama olsun’ deniliyor ama yöntem bu değil. Alkollü  girilmemesi için farklı önlemler alın. Bütün dünya bunu becerdi.”

Sporun en önemli unsurlarından biri olan taraftarların büyük bir baskı  altında olduğunu savunan Giley, sözlerini şöyle tamamladı:

“Yöneticiler birbirlerine ağza alınmayacak hakaretler ediyor herhangi  bir ceza yok. Televizyonlarda bazı programlarda kalemlerinden, ağızlarından kan  damlayan insanlar var ama aldıkları bir ceza yok. Hakem olmadık şeyler yapıyor  ceza yok. Futbolcunun yaptığı inanılmaz çirkinlikler var ceza yok. Ancak bütün  yaptırımlar taraftara oluyor. Bu taraftar olmasa bunlar ne yapacak? Taraftar  olmazsa kim sponsor olacak, kim şifreli kanala para verecek, tribün gelirleri ne  olacak?”

“FENERBAHÇE’Yİ SİYASETE KARIŞTIRMANIN ANLAMI YOK”

Genç Fenerbahçeliler grubu lideri Sefa Kalya, İçişleri Bakanı Muammer Güler’in Spor Müsabakalarının Güvenliği Çalıştayı’nda tribünlerin ideolojik ve siyasi propaganda yeri yapılmasına hiçbir şekilde izin vermeyeceklerini belirterek, önümüzdeki sezon kanunsuz eylemlerle karşılaşması halinde taraftar gruplarıyla ilgili gerekli yasal işlemlerin derhal yapılacağını açıklamasıyla ilgili olarak, tribüne siyaset sokulmasına kendilerinin de karşı olduğunu söyledi.

PSV Eindhoven ile yapılan hazırlık maçında bazı kişilerin siyasi içerikli slogan attığını vurgulayan Kalya, şöyle devam etti:
“Durup dururken bazıları ‘Her yer Taksim, her yer direniş’ diye slogan attı. Biz de tepkimizi verdik. Onların Fenerbahçeli olduğuna inanmıyorum. O maçta kasıtlı yapıldı, çok yanlış. Siyasi slogan atılmasın diye Avusturya’daki maça o yüzden kalabalık gittik. Kendi siyasi görüşün olabilir ama tribünde kullanamazsın. Herkesin görüşü kendine. Genç Fenerbahçelilerin içinde de sağcısı, solcusu, AK Partili olanlar var. O slogana bütün stat katılmadı. Başbakanımız bir kere Fenerbahçeli. Önce iyiydi de şimdi mi kötü oldu? Orada çok büyük bir art niyet var. Bizim grup da ‘Ya Allah Bismillah, Allahu Ekber’ diye bağırdı. Biz muhafazakar görünüyoruz. İçimizde solcular da var ama bizden kimse o tezahürata katılmadı. Çünkü tribüne siyaset sokulur mu, çok yanlış. Gezi Parkı olayları biteli 1 ay olmuş, resmen art niyet var. Tribünlerde çok büyük olaylar dönüyor. Elimizden geldiğince buna müsade etmeyeceğiz. Biz tekbir getirirken ‘hükümet istifa’ diye bağırıyor bir grup. Fenerbahçe’yi siyasete karıştırmanın anlamı yok.”

“BEDAVA KOMBİNE BİLET DAĞITILIYOR”

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın taraftar grubu liderleriyle yaptığı toplantıda elektronik bilet (e-bilet) konusunun gündeme geldiğini kaydeden Sefa Kalya, insanların fişlenmesine karşı olduklarını belirtti.

Sefa Kalya, artık bedava bilet yerine bedava kombine bilet dağıtıldığını ileri sürerek, şunları kaydetti:
“6222 sayılı yasayı savunup da el altından kendi yandaşlarına bedava kombine bilet dağıtan başkanlara karşıyım. Tribünde insanları karşı karşıya getiriyorlar. E-bilet belki bizim için hayırlı olabilir. Artık bedava bilet verilmiyor. Kulüp tarafından bedava makbuzlu kombine kart veriliyor. O zaman her şey resmi oluyor. Çoğu kulüp kombine veriyor. Çok derin işler dönüyor. Araştırılırsa her şey ortaya çıkar. Adamın cebinde sigara alacak parası yok, kombine bileti var. Genel manada konuşuyorum, sadece Fenerbahçe özelinde konuşmuyorum. İçimize gruplar sokuluyor, şu an başlandı. Yarın bir gün olay çıktığı zaman ‘Ben size demiştim, bunlar böyle böyle’ denilecek.”

E-bilet sisteminin zor oturacağını düşündüğünü dile getiren Kalya, “İnsanların fişlenmesine karşıyız ama Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç Bey bizimle yaptığı toplantıda bizi çok güzel karşıladı, dertlerimizi dinledi. ‘e-bilet meclisten geçti’ dedi. Ancak tribünde iki kişi kavga ettiğinde tribün lideri olarak ayırmaya gittiğimde, kamera beni çekecek ve kavganın içindeymişim gibi görünecek. Şimdi içimize provakosyan oluyor. E-bilet sistemi zor oturur ancak inşallah oturur, Bakan Bey çok ümitliydi. Tarihte ilk kez bir devlet bakanı tribün liderlerini ciddiye alıp, dinledi ve bütün grupları etkiledi. Tribün lideri denildiği zaman ‘holigan, piskopat’ deniyordu ancak Bakan Bey bize arkadaş gibi yaklaştı. İnsanın olay yapacağı varsa bile yapmaz. Böyle insanca yaklaşılırsa her şeyin önüne geçilir. Devletimizin verdiği her karara uyacağız. Bakan Bey şiddeti bitirmek için her şeyi yapıyor. Allah’ın izniyle artık olay olmaz” şeklinde konuştu.

Sefa Kalya, gündüz maçlarının oynanmasına karşı olmadıklarını da sözlerine ekledi.

1907 UNİFEB BAŞKANI ÇETİN: SİYASİ GÖRÜŞÜMÜZ YOK

1907 Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği (UNİFEB) Yönetim Kurulu Başkanı Sercan Çetin ise her üyenin kendi görüşü olduğunu belirterek, “UNİFEB olarak bizim belli bir siyasi görüşümüz yok. Her üyemizin kendi görüşü var. Tribünde ‘şöyle böyle tezahürat yapılsın’ diye bir dayatmamız zaten olmaz” dedi.

Çetin, tribünlerin özgür olmasını istediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Slogan atma, pankart, davul olsun biz hep özgürlüğü savunuyoruz. Ondan dolayı bu tip yasaklamalar faydadan çok zarar getirecektir. Tribünde pankart, davul ve slogan yasaklarını desteklemiyoruz. Bunlar tribün güzelliğini öldürecek şeyler. Tabii ki siyasi içerikli ve ırkçı pankartlara karşıyız ancak takımımızı desteleyecek pankartlar bile bazen yasaklanıyor.”

Sercan Çetin, e-bilet uygulamasının ise biraz aceleye getirildiğini savunarak, “Taraftarın görüşü fazla alınmadan yapılıyor, bu yanlış. Yine yetkililer kendi başlarına karar vererek yapıyorlar. Taraftarlar mağdur olabilir. Ne olduğu tam bilinmeden 6 statta uygulanacak. Uygulanabirliği nedir bu uygulamanın. Anadolu’da oturup da kombine bilet alan üyelerimiz var. Her maça gelemiyorlar. Bazı maçlarda kombinelerini arkadaşlarına veriyorlar. E-bilete geçildiğinde bir sınırlama olacak. Kombinesini kullanamadığı diğer maçlarda ne olacak?” şeklinde konuştu.

Gündüz maçlarını desteklediğini kaydeden Sercan Çetin, “Ben şahsi olarak gündüz maçlarını destekliyorum. Gündüz, maçların daha iyi olacağını düşünüyorum. İngiltere’de her maç gündüz. Hafta sonu maçları oluyor, insanlar aileleriyle ve arkadaşlarıyla zaman geçiremiyor. Ancak alkol tüketimi ve tribün olayları konusunda gündüz maçlarının çok fazla faydası olacağını düşünmüyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

İZMİRLİ TARAFTARLAR DİYALOGDAN YANA

Karşıyaka Taraftarlar Derneği Başkanı Okan Kırmacı, yeni sezonda tribünler için alınacak her karara saygı duyduklarını ancak yasaklamaların hiçbir şeye çözüm olmayacağını savundu.

Yasakların artmasıyla birtakım sıkıntıların ortaya çıkacağını iddia eden Kırmacı, şunları söyledi:
“Aşırıya kaçan yasakları kabul etmiyoruz. Cezaevine değil stada, sevdiğimiz takımı desteklemeye gidiyoruz. Statlarda alınmak istenen her türlü yasağı iyi niyetli bulmuyoruz. Karşıyaka taraftarı olarak İzmir polisi ile son dönemde sorun yaşamadık. Bundan sonra da yaşayacağımıza inanmıyoruz” diye konuştu.

Kırmacı, karşılıklı diyalogla birçok sorunu hallettiklerini ifade ederek, “Yasakları fazla buluyoruz. Önemli olan niyettir, biz de iyi niyetli olmaya devam edeceğiz. Tribündeki olayların yasaklarla değil, diyalogla halledileceğine inanıyoruz. Diyalogdan yanayız” ifadelerini kullandı.

ŞENÖZHÜR: SPOR MAHKEMELERİ KURULMALI

Göztepe Yalı Grubu lideri Behçet Şenözhür ise tribünlerde şiddet olaylarının azalması için mevcut statların durumlarının iyileştirilmesi gerektiğini söyledi.

Göztepe Yalı Grubu lideri Şenözhür, bu sezon hayata geçirilecek olan e-bilet uygulamasına karşı olduklarını, spordaki şiddetin bitmesi için bazı değişikliklerin yapılmasının şart olduğunu savundu.

Statların altyapısının iyileştirilmesi gerektiğini ifade eden Şenözhür, şunları kaydetti:
“Statlarda çevik kuvvet yerine spor polisi yer almalı ve spor mahkemeleri kurulmalı. İzmir’deki Alsancak ve Atatürk statlarının durumları ortada. Statların durumlarının iyileştirilmesi ve taraftaların ihtiyaçlarına cevap vermesi gerekiyor. Tuvaletlerin durumu, yiyecek satışının yeterli olmaması, otopark, turnikelerin çalışmaması gibi birçok sorunun çözülmesi gerekiyor. Bunların yapılmasıyla sporda şiddetin önüne geçilmek için bir adım atılabilir.”

Şenözhür, bazı yasaklara karşı daha önce olduğu gibi İzmir’deki kulüplerle tekrar bir araya gelebileceklerini de sözlerine ekledi.

ÇARŞI E-BİLET’E KARŞI

Siyah-beyazlı takımın en büyük taraftar gruplarından Çarşı’nın önde gelen isimlerinden Ayhan Güner, ülke futbolunun ve taraftarların bu uygulamaya hazır olmadığını savundu.

Güner, elektronik bilet uygulamasının tamamen karşı oldukları bir şey olduğunu belirterek, “Ülke futbolu ve taraftarları bu uygulamaya hazır değil. Bu durumu Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’a da ilettik” diye konuştu.

Taraftarların psikolojik ve kültür olarak hazır olmadığını iddia eden Güner, “Avrupalılar bu konuda başarılı olabilir. Bunun uygulaması kolay değil. İnsanlar biletini alıp bazı maçlara gelemeyebilir. Başkasına biletini verebilir. Bilet sahibi gidemediği maçta arkadaşının o heyecanı yaşamasını isteyebilir. Herkes yerine oturacak diye bir şey yok. Taraftarların itici gücü açısından hoş değil. O zaman bilet alıp maç izlemenin ne anlamı var” ifadelerini kullandı.

Ayhan Güner, taraftar olarak takımlarına destek vermek için statlara gittiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
“Bu işi kendimize görev edinmişiz. Takım nasıl sahada enerji harcıyorsa biz de tribünlerde aynısını yapıyoruz. Bu sıkıntılarımızı tribün liderleriyle yapılan toplantıda Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’a da ilettik. Hiç uygulamamalarını istedik. Avrupa ile bizim aramızda fark var. Avrupa’da da 20 yılda sıkıntılar aşılabilmiş. Bunu burada 2 yıla sıkıştırmak sıkıntı yaratır. Yasaklarla, kurallarla gidilirse futbolseverler statlardan çekilir. Bir iki yıldır zaten tribünler boş. 1960′lı yıllarda İngilizler 10 bin kişiye oynuyordu. Sonrasında da tribünleri doldurmak için kampanya yaparlar. O zaman da iş işten geçmiş olur.”

TARAFTAR GÖRÜŞLERİ

Beşiktaşlı taraftarlardan Ümit Ünal elektronik bilet uygulamasının olumlu ve olumsuz tarafları olduğunu söyledi. Ünal, çift turnike sistemiyle kaçak girişlerin azalacağına dikkati çekerek, kulübün bu yönde kazancının artacağını ifade etti.

Kendisinin takımına olan sevgisiyle pankartlar hazırlayıp sokmak istediğinde bu uygulamanın olumsuz taraflarının ortaya çıkacağını belirten Ümit Ünal, “Herhangi bir tepkide bizi kayıt altına alacaklar. Ancak bir tarafıyla tribünde yanlış yapan, zarar veren belirlenmiş olacak. Geçmiş dönemlerde oldu. Beşiktaş’ın maçına başka takımın taraftarları geldi. Sahaya yanıcı madde de attılar, yabancı madde de attılar. Bu nedenle kulüp ceza aldı. En azından bu gibi kişilerin ortaya çıkarılması açısından uygulamanın olumlu tarafları olacaktır” ifadelerini kullandı.

Taraftarlardan Birol Demir de elektronik bilet uygulamasıyla kimin hangi maça gittiğinin ortaya çıkacağını ve olumlu sonuçlarının olacağını dile getirdi.

Taraftarların bu yönde sıkıntısının olmadığını anlatan Birol Demir, davetiye bilet konusunda sıkıntının yaşandığını vurgulayarak, “Farklı firmalara çok sayıda bilet gidiyor. Bunlar da çalışanlarına dağıtıyor. Farklı takımın taraftarı bu şekilde maç izliyor. Karaborsada satılan biletlerin yüzde 90′ı da davetiyedir” şeklinde konuştu.

1 Ağustos 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; yurtgazetesi.com.tr