BirGün: Karnımız burnumuzda canımız da burnumuzda

direnhamile

Tasavvufçu Ömer Tuğrul İnançer’in TRT’de yayınlanan bir programda, hamilelerin sokakta gezmesini “terbiyesizlik” olarak nitelemesiyle yine kadınlar hedef alındı. TRT 1′in iftar programında konuşan İnançer, “Hamileliği davul çalarak ilan etmek bizim terbiyemize aykırıdır. Böyle karınla sokakta gezilmez. Her şeyden önce estetik değildir. 7-8 aydan sonra anne adayı biraz hava almak için beyinin otomobiline biner, biraz dolaşır. Sonra akşam üstü çıkarlar… Şimdi ise maşallah, kanatlısı kanatsızı televizyonlarda uçuşuyor. Ayıptır ayıp. Bunun adı realizm değildir. Bunun adı terbiyesizliktir” demişti. Bu sözlere tepki gösteren kadınlar çeşitli protesto gösterileri yaparken, İnançer önceki gün bir yaptığı “düzeltme” açıklamasında ise, “Hamilelerin sokakta gezmesinin genç kızları korkuttuğunu” öne sürdü. İktidarın ve temsil ettiği zihniyetin kadın bedeninde söz ve karar sahibi olma gayretinin yeni bir aşaması olan bu bakış açısı aslında yeni değil. Çünkü AKP iktidarı süresince kadınları hedef alan cinsiyetçi söylemin bilançosu hayli kabarık. Kadın ve erkeğin eşit olamayacağı bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından defalarca dillendirildi. AKP’li hükümet yetkilileri ve milletvekilleri pek çok kez kadınlara yönelik ayrımcı ve kadınları ikincilleştirici ifadelerde bukundu. Gelinen noktada kadınların payına düşen, daha çok taciz, tecavüz ve cinayet oldu. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre sadece son 5 yılda, 700 kadın öldürüldü. Platform sözcüsü Fikriye Yılmaz, AKP’nin cinsiyetçi söyleminin kadın cinayetlerini tetkiklediğini söylüyor. Yılmaz, “AKP’nin kadın karşıtı politikalarının şiddeti doğurduğunu düşünüyoruz. Hamileyken kadınlara sokağa çıkmayı ayıp gören bir zihniyet kadın cinayetlerinin önünü açıyor. Bu zihniyet hükümet yetkilileri tarafından da paylaşılıyor. Bizzat hükümet nezdinde böyle bir söylemin dillendirilmesi kadın katillerini cesaretlendiriyor. Bu kadın cinayetlerinde bizzat Başbakan olmak üzere hükümet yetkilileri de sorumludur” diyor

İşte AKP iktidarında kadınları hedef alan cinsiyetçi söylemin bilançosundan bir bölüm:

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın söyledikleri:

>> Mart 2008′de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Uşak’ta 8 Mart vesilesiyle düzenlenen toplantıda kadınlara 2030′da yaşlanmış olacak nüfusu genç tutma görevi vererek, “En az üç çocuk doğurun” dedi. Erdoğan, “Sizinle bir Başbakan olarak değil, dertli kardeşiniz olarak konuşuyorum. Genç nüfusumuzu aynen korumalıyız Bunlar Türk milletinin kökünü kazımak istiyor. Genç nüfusumuzun azalmaması için en az üç çocuk yapın” dedi.

>>Temmuz 2009′da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Münevver Karabulut cinayeti için “Aileye sahip çıkacağız. Kendi başına bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya” açıklaması yaptı.

>>Temmuz 2010′da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “demokratik açılım” buluşmaları kapsamında kadın örgütleriyle yaptığı toplantıda “Kadın ve erkek eşitliğine inanmıyorum. kadın ve erkek farklıdır, birbirinin mütemmimidir (tamamlayıcısı) ” dedi.

>> Ekim 2010′da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP 16. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın açılış konuşmasında, “Bazı bayanlar ekranlarda kadın erkek eşitliği diyorlar. Bu eşitlik haklar konusunda eyvallah. Ama diğeri yaradılışa ters. Siz önce kadınlar arasındaki eşitliği halledin. Siz daha bunu çözemediniz” dedi.

>> Temmuz 2010′da, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hatay mitinginde, “Kadın-erkek fırsat eşitliği diyoruz. Haklar konusunda eşitlik diyoruz. Yoksa fiziki eşitlikten bahsetmiyoruz. Kadın-erkek fiziki olarak hiçbir zaman eşit olamaz. Bu mümkün değil. Erkek erkektir, kadın kadın. Ama bunlar birbirinin tamamlayıcısıdır. Her ikisi bir arada olduğu zaman birbirini tamamlar, aile meydana gelir” dedi.

>> Haziran 2011′de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hopa’daki olayları protesto ederken polisin saldırısı nedeniyle kalçası kırılan bir kadın için “Kadın mıdır, kız mıdır bilmem” ifadelerini kullandı.

>>Mayıs 2012′de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kürtajı cinayetle eş tutan açıklamalar yaptı. Erdoğan, “Sezaryenle doğumlara karşı olan bir başbakanım. Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum. Ha anne karnında bir çocuğu öldürürsünüz, ha doğduktan sonra öldürürsünüz” dedi. Erdoğan’ın ‘Her kürtaj bir Uludere’dir” şeklindeki sözleri büyük tepki topladı.

AKP’li bakanların ve milletvekillerinin söyledikleri:

>>Mayıs 2012′de Sağlık Bakanı Recep Akdağ, kürtaj yasası tartışmaları sırasında tecavüzü kastederek “Bazen ‘Annenin başına kötü bir şey gelmişse ne olacak?’ deniyor. Gerekirse öyle bir bebeğe devlet bakar. Böyle bir yasa çıkarılıp da kürtajla ilgili daha ciddi kısıtlamalar getireceksek mutlaka onun yan tedbirlerini almak durumundayız” dedi.

>> Aralık 2012′de Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinde, CHP’li Aylin Nazlıaka’nın kürtaj tartışmaları sırasında kullandığı ‘vajina’ kelimesini kastederek, “Öyle bir söz sarfettiniz ki benim yüzüm kıpkırmızı oldu. Bir evli, bir bayan, çocuğu olan milletvekili kendisi ile ilgili bir organını nasıl böyle açıkca konuşabilir” dedi.

>>Temmuz 2013′te Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, normal doğumu savunarak, “Anne ne kadar cesursa çocuğu da o kadar cesur olur. Korkak bir nesil istemiyoruz” dedi.

>> Temmuz 2013′te AKP Tokat Milletvekili Zeyid Aslan, kadın gazetecileri, “Ben sizin bacak aranızı çekip gazeteye bastırsam, bunların gerçeği bu diye ahlaksız olurum değil mi?” diye taciz etti.

Ve diğerleri:

>> Mart 2011′de, AKP Ünye Tanıtım ve Medya Başkanı Süleyman Demirci facebook’taki sayfasında başı açık kadınlar için “Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer. Perdesiz ev ya satılıktır ya da kiralıktır” yazdı.

>> Ocak 2012′de AKP’li Küçükçekmece Belediye’sinin düzenlediği etkinlikte konuşan yazar Sema Maraşlı,“Kadınlar erkeklerin üstünlüğünü kabul etsin. Kuran-ı Kerim’de de evin reisi erkek olduğu bildirilir. Kadından otorite olmaz. Allah kadınları şefkatli ve teslimiyetçi yaratmıştır” dedi.

>> Haziran 2012′de Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı İ. Melih Gökçek’in kürtaja ilişkin açıklamaları da büyük tepki yarattı. Kürtajın bir cinayet olduğunu ve kimsenin ‘beden benim istediğimi yaparım diyemeyeceğini’ iddia eden Gökçek, “ Sağlık Bakanlığı yılda 100 bin kürtaj yapıldığını söyledi. Bu ne demek? Yılda 100 bin cinayet işleniyor. Anası olacak kişinin hatasından dolayı çocuk niye suçu çekiyor. Anası kendisini öldürsün” dedi.

Olgun Kundakçı
28 Temmuz 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; birgun.net