Nezarethanedeki aç ve susuz 46 kişi

“bugün çağlayan adliyesinde,-3 teki nezarethanedekilere bakmaya girdim. çok açız susuzuz ne olur bişiler getirin diyen, 46 kişilik bir grup vardı, avuc ici kadar, havalandırmasız penceresiz leş gibi kokan bir nezarethanede. bir kac gözaltındakinin yakını ile para denklestirip su, biskrem vs bişiler aldık. avukatım diye sadece beni soktukları nezarethanede, insanların cocuklarına, eşlerine, yakınlarına söyle uzaktan bile olsun bakmalarına izin vermiyorlar, 45-50 yaşlarında, 10 gündür devamlı gördüğüm bir komiser gelip; aklı sıra kendi yapması gereken işi “avukat yaptı zaten” diye saglama almak icin, tutanak düzenleyip imzalamamı istedi. neymiş diyecekmişim ben su ve yiyecek getirdim diye.”ne tutanağı tutacakmışım, ben mi gözaltına aldım bunları da yemeklerini sularını vermek benim görevim oldu? artık iyice saçmalıyorsunuz, usul uyduruyorsunuz ” deyip tutanak tutmayı reddettiğimde, ayn…ı komiser gözümün içine baka baka ” sen kime artistlik yapıyorsun OROSPU ÇOCUĞU?” dedi. 10 tane çevik kuvvetten polisin tam ortasındaydım kücücük nezarethanenin parmaklıklarının önünde. ağzımı açıp tek kelime edemedim. tek kelime etsem ağzımı yüzümü kıracaklardı.avukatım, on gündür yaklaşık 30- 35 kişinin gönüllü olarak gözaltı, savcılık ifadesi, hatta sınır dışı işlemine katıldım. adalet sarayında bana kendisi yapması gereken işi yapmayıp, “bak biz bunlara yemek verdik diye imzalı belge edineyim yarın biri şikayet eder bişi yapar diye” uyanıklık yapan, üstüne de 15 20 kişinin önünde küfreden polise, “beni de gözaltına alırlar, ağzımı burnumu kırarlar” diye tek kelime edemiyorum. türkiye cumhuriyeti budur. ülkedeki hukuk bu durumdadır. çook övünülen, avrupa’nın en büyük adalet sarayında, avukatların hali budur.

polis sizin dostunuzdur arkadaşınızdır, yersen.”

Av. Ertug Aydın Özbeto
19 Haziran 2013
Kaynak; Facebook

    This post is also available in: İngilizce