Ali İsmail Korkmaz davasında Mahkeme tutuksuz polis sanıkların tutuklanması talebini reddetti, tanıkların Kayseri’de dinlenmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma 12 Mayıs’ta.

Ali İsmail Korkmaz davasının sanıklarının yargılandığı ilk duruşma güvenlik nedeniyle gönderildiği Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmada iddianame okundu, sanıklar sorgulandı, Korkmaz ailesinin ifadesi alındı ve avukatların talepleri dinlendi. Korkmaz ailesi avukatları tutuksuz polislerin tutuklanmasını, savcı tutuksuz polis sanık Yalçın Akbulut’un tutuklanmasını talep ederken sanıklar tahliye taleplerini iletti.

Mahkeme tutuklulukların devamına karar verdi, tutuksuz sanıkların tutuklanma talebinin reddini açıkladı.

Mahkeme tanıkların dinleneceği Eskişehir ve Ankara’daki mahkemelerin tanıkların Kayseri’deki dinlenmesi yönündeki talebine tanıkların Kayseri’de dinlenmesi yönünde karar verdi.

Ara kararda ayrıca sanıkların tüm telefon numaraları ve olay günü tüm görüşmelerinin Telekomünikasyon ve İletişim Bakanlığı’ndan (TİB) istenmesi; tutuklu polis sanık Mevlüt Saldoğan’ın avukatının talebi üzerine Ali İsmail’in telefonun sinyal aldığı istasyonun belirlenmesine; menfaat çatışması bulunduğu göz önünde bulundurularak sanıkların ayrı ayrı avukatlarla temsil edilmesine, sanıkların avukatlarının belirlenmesi için ek süre verilmesine ifadeleri yer aldı. Bir sonraki duruşma 12 Mayıs’ta.

Adliye önünde dayanışma

Duruşmaya Korkmaz ailesi, 200′den fazla avukat, Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkların Demokratik Partisi’nden milletvekilleri, Özgürlük ve Dayanışma Partisi Genel Başkanı Alper Taş, basın mensupları ile beşi tutuklu sekiz sanık katıldı. Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz mahkeme salonuna elinde taşıyarak geldiği oğlunun fotoğrafını duruşma boyunca elinden bırakmadı.

Salonun küçük olmasından dolayı çok sayıda kişi duruşma salonuna giremezken, dayanışma için gelen yaklaşık iki bin kişi Adliye binası çevresindeki polis barikatlarının ardında bekledi.

Müdahillik taleplerine ret

Korkmaz ailesinin yanı sıra Gezi Eylemleri’nde öldürülen Ethem Sarısülük’ün ağabeyi Mustafa Sarısülük, Abdullah Cömert’in ağabeyi Zafer Cömert, Mehmet Ayvalıtaş’ın ağabeyi Muharrem Ayvalıtaş, Ali İsmail Korkmaz’ın kuzeni Dönmez Korkmaz, Çağdaş Hukukçular Derneği ve Özgür Hukukçular Derneği müdahillik talebinde bulundu.

“Bu isimleri tanımıyorum, katılmalarını istemiyorum” diyen sanığa Ali İsmail’in ağabeyi Gürkan Korkmaz, “Ali’yi tanıyor muydun? Ne yaptı Ali sana?” diye tepki gösterdi. Mahkeme ailenin katılma taleplerini kabul etti, diğer taleplerin ayrı ayrı reddine oy birliği ile karar verdi.

Sanıklar sorguda

Davanın sanıklarından tutuklu polis Mevlüt Saldoğan “suç kastıyla kasten insan öldürmek” suçundan müebbet hapis istemiyle yargılanıyor, diğer tutuklular İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever ve Ebubekir Harlar ile tutuksuz polisler Şaban Gökpınar, Hüseyin Engin ve Yalçın Akbulut hakkında da “öldürmeye iştirak” suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Duruşmada kimlik tespitleri ve iddianamenin okunmasının ardından sanıkların sorgulanmasına başlandı. Sanıklar sorgulama sırasındaki ifadelerini yineledi. Müşteki avukatlar tarafından çapraz sorgulanan sanıkların çoğu Ali İsmail Korkmaz’ı görmediklerini, dövmediklerini iddia etti, bir kısmı da “Ayağımla dürttüm”, “Sadece ayağımla vurdum”,”Kendini yere attı” gibi ifadelerde bulundu. Kimi ifadelerde tutuklu polis sanık Mevlüt Saldoğan ve tutuksuz polis sanık Yalçın Akbulut işaret edildi.

“Ali İsmail’i görmedim”

Sanık sorgusunda öne çıkan ifadeler şöyle:

* Tutuksuz polis sanık Şaban Gökpınar’ın ifadesinde “Ali İsmail diye tabir edilen” demesi salondakilerden tepki gördü.

* Tutuksuz polis sanık Hüseyin Engin: “Ali İsmail denen şahsı hiç görmedim, herhangi bir müdahalede bulunmadım, ben kimseye dokunmadım, hatırlamıyorum.”

* Tutuksuz polis sanık Yalçın Akbulut: “Yerde yatan şahsın küfrettiğini duydum. Ardından oradan ayrıldım. 1.60 boylarında birine müdahalem oldu ama o kişi Ali İsmail değildi.”

Akbulut, Korkmaz ailesi avukatı Ayhan Erdoğan’ın “Ali İsmail’e müdahale edip, düşürenler bu salonda mı?” sorusunu olumlu cevapladı. Avukatın “Gösterir misin?” demesi üzerine “Gösteremem zaten buradalar” diye yanıt verdi.

“Ayağımla dürttüm, vurmadım”

* Tutuklu polis Mevlüt Saldoğan ifadesine aileye başsağlığı dileyerek başladı. Müdahale ettiği kişinin Ali İsmail Korkmaz olmadığını iddia etti. İlk ifadesindeki “tekme attım” sözlerini reddetti.

Saldoğan’ın “Ali İsmail Korkmaz olmayan bir kişinin yerde yatarken küfretmesi üzerine ayağıyla dürttüğünü” söyledi. “Küfretme ayıp, erkek adama yakışmaz dedim” sözleri Korkmaz ailesinin tepkisini topladı.

Avukatların “Tutuklu sanık Ebubekir Harlar ifadesinde öldürücü darbeleri sizin vurduğunuzu söylüyor” demesini Saldoğan “Onun düşüncesinde, saygı duyarım” diye cevapladı.

* Fırıncı, tutuklu sanık İsmail Koyuncu: “Fırının önünde dururken bir genç koşuyordu arkasında dört sivil polis vardı. Tutun diye bağırdılar. Ben de ayağına çelme taktim. Genç düştü.”

“Yerde oturuyordu önünde taş vardı, taşı ayağımla itekledim, vurmadım. O sırada polis Mevlüt dizine iki kere dokundu. Bu kişi yerde küfrediyordu.”

“Asıl mağdur benim, fırınım kapandı”

“Polisin vurup öldüreceğini bilmiyordum”

* Tutuklu sanık Ebubekir Harlar: “Üç, dört kişi arkasında koşarken ‘Yakalayın’ diye bağırdı. Ben de önüne geçtim polisin vurup öldüreceğini bilmiyordum.”

“Ben çelme taktım yere düşmedi. Diğer sanıklar siviller ve Mevlüt Saldoğan düşürdü. Mevlüt Saldoğan geri döndü ve tekme attı.
“Polis Mevlüt Saldoğan vurmaya başlamadan önce ‘Yapma abi yazıktır’ dedim ama gücüm yetmedi, engelleyemedim.”

* Tutuklu sanık Muhammet Vatansever: “Ben polisin talimatıyla şüpheliyi etkisiz hale getirip polise teslim ettim. Ayağımı salladım baktım yerdeydi.” Sanığın “Sadece ayağına vurdum iki kere” sözlerine Ali İsmail’in ablası “Bir ay sonra bile her tarafı mosmordu” diye tepki gösterdi.

* Tutuklu sanık Ramazan Koyuncu: “Şahıs koşarak geldi ve kendini yere attı. 6 Ağustos’tan beri mağdurum, tutukluyum ve niye tutuklu olduğumu bilmiyorum.” Ramazan Koyuncu, tutuksuz polis sanık Yalçın Akbulut’u teşhis etti.

Korkmaz ailesi: Orada vahşet, cinayet var

Sanıkların sorgusunun ardından Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap Korkmaz, annesi Emel Korkmaz ve ağabeyi Gürkan Korkmaz söz aldı.

Şahap Korkmaz: Oğluma pusu kurmuşlar. Oradan geçen öğrencilere pusu kurup saldırmışlar. Orada bir vahşet var, cinayet var. Biz hastaneye gittiğimizde gözlerinden ayaklarına kadar mosmordu Ali İsmail. Sanki Ali’nin sırtına siyah boya vurmuşlardı, dişleri kırılmıştı, gözleri mosmordu. Bunu yapan insan olamaz. Bunu yapan insan olamaz, vahşi yaratıktır.

Emel Korkmaz: Benim oğlum eğitmen olacaktı yeni nesilleri eğitecekti. Bu katiller benim oğlumu benden aldılar. Ali İsmail’e bi tokat atmadım ben, nasıl canice öldürdüler? Ben dimdik duracağım ve bu katillerden hesap soracağım.

Gürkan Korkmaz: İnsan diye tabir edilen şu yaratıklar tasarlayarak, kasten kardeşimi öldürmüşlerdir. Polis infaz kurumu değildir, infaz kurumu gibi hareket edemez. Üç sanık polis hala görev yapıyor. Bu şahısların bellerinde silahla dolaşması hangi kanunda yazıyor?

Korkmaz ailesi avukatları: Tutuksuz polisler tutuklansın

Sanıkların sorgusu ve Korkmaz ailesinin ifadelerinin ardından söz alan Korkmaz ailesi avukatları tutuksuz polis sanıkların da tutuklanmasını talep etti. Avukat Ayhan Erdoğan “Sanık anlatımları polis Yalçın Akbulut’un da katılan olduğunu ortaya çıkardı. Burada net ifadelerle belirttiler” dedi.

Savcı: Yalçın Akbulut tutuklansın

Savcı, Korkmaz ailesinin avukatlarının ‘menfaat çatışması’ olduğundan her sanığa bir avukat atanması talebi yönünde mütalaa verdi ve tutuksuz polis sanık Yalçın Akbulut’un tutuklanmasını talep etti.

Sanık avukatları: Görüntülerdeki Ali İsmail mi?

Sanıklar, tutuksuz yargılanma talebinde bulundu. Sanık avukatları görüntülerde darp edilen kişinin Ali İsmail olup olmadığının belirlenmediğini, Ali İsmail’in kullandığı ilaçların ölümün etkisi olabileceğini iddia etti.

* Bu haberin hazırlanışında duruşma salonundan bilgi paylaşan Gürkan Korkmaz, Çiğdem Mater, Abdurrahman Uyan, Ceren Kalı, Meriç Eyüboğlu ve Efkan Bolaç’tan yararlandık.

3 Şubat 2014
Haberin kaynağı için tıklayınız; bianet.org