Radikal: Savcı, “İşkence kanıtı olsun diye kendi kolunu kırdın”

İzmir’deki Gezi Parkı protestoları sırasında gözaltına alınan ve 5 ay tutuklu kalan Göksel Yerdut, gözaltı sırasında kolunun kırılması nedeniyle polis hakkında suç duyurusunda bulundu ama savcılık ‘sıra dışı’ bir karara imza attı.

savcidan-gezi-eylemcisiİzmir’de Gezi Parkı gösterilerine katıldığı için 5 ay tutuklu kalan Süleyman Göksel Yerdut’un kolu, gözaltına alındığı sırada polis tarafından atılan tekme nedeniyle kırıldı. Yerdut’un bu nedenle yaptığı suç duyurusunda, polisin hazırladığı evrakları esas alan savcılık akıl almaz bir gerekçeyle polisler hakkında takipsizlik kararı verdi: “İşkence iddialarına delil olarak ileri sürmek üzere, kendisine takılan kelepçe ile iki kolunu gerdirerek kendisine zarar vermeye çalıştığı, kelepçeli sol kolunu karnına sıkıştırdığı ve böylece kolunu kırdığı…”

İzmir’de Gezi Parkı gösterilerine katılan 25 yaşındaki Süleyman Göksel Yerdut, geçen yıl 23 Haziran’da gözaltına alındı. İddiaya göre, kollarına ters kelepçe takılıp Karşıyaka Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Hastaneden çıkarılıp polis arabasına bindirilirken, evindeki aramaya da katılan ‘sivil giyimli, bıyıklı, uzun boylu, beyaz ve yeşil çizgili penye tişörtü’ olan bir polis, iddiaya göre, Yerdut’un sağ koluna tekme attı. Ayrıca ‘yeşil penye’ giyen bir polis de ayaklarından tekmeledi.

İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ne götürülen Yerdut kolunun ağrıdığını söylediği halde kolları bükülerek zorla parmak izi alındı. Israrlar sonrası hastaneye sevk edilen Yerdut’un kolunun kırıldığı anlaşıldı. Buna rağmen Yerdut tutuklanarak cezaevine kondu.

Avukatı İmdat Ataş, polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak gözaltı tutanaklarını incelemekle yetinen İzmir Savcısı Mustafa Gökgöz, 17 Eylül 2013’te kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Savcı Gökgöz, Yerdut’un polis aracıyla hastaneye götürülürken, “işkence iddialarına delil olarak ileri sürmek üzere” kendisine zarar verdiğini iddia etti.

Gökgöz, kararında, “kendisine takılan kelepçe ile iki kolunu gerdirerek kendisine zarar vermeye çalıştığını, memurlar tarafından uyarılmasına rağmen bu hareketlerine devam ettiğini, araçta önce sol koluna kelepçe takılması üzerine kelepçeli sol kolunu karnına sıkıştırdığını” savundu.

Gökgöz ayrıca, Yerdut’un “memurlar tarafından yapılan her türlü etkisiz hale getirme müdahalesine karşı kendisine zarar vereceği hareketlerde bulunduğu, parmak izi vermemek için direndiği” sonucuna vardı. Savcı Gökgöz’ün takipsizlik kararına yapılan itiraz da, Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 27 Kasım’da reddedildi. Avukat Ataş da Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

İsmail Saymaz
29 Ocak 2014
Haberin kaynağı için tıklayınız; radikal.com.tr