Milliyet: Erdoğan Kazlıçeşme mitinginde konuştu!

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Kazlıçeşme’de “Milli İradeye Saygı” mitingi düzenledi.

kazlicesme

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kazlıçeşme Meydanı’nda “Milli İradeye Saygı” mitinginde konuştu. İşte konuşmadan satırbaşları:

“Dün söyledim yine söylüyorum eğer Türkiye’nini fotoğrafını görmek isteyen varsa fotoğraf burada, uluslararası medya hadi bakalım bunu da gizle BBC, CNN hadi bunuda gizle, günlerdir dünyaya yalanlar söylediniz, bu millet sizin gözterdiğiniz gibi sabahlara kadar tencere tava çalan bir millet değil.

- Bugün sınav var ama bu insanalar gençlerimizi düşünmedi sabaha kadar tencerelere vurdu, cevrecilikte gürültü kirliliği de var. – Türkiye’de neler olduğunu merak eden varsa Kazlıçeşme’ye baksın, buradaki insanlar yıkıp yıkan değildir, Burada eleine molotof alan, yıkan, yağmalayanlar yok.

-Biz söyleyeceğimizi hukuka uygun yerlerde söyleriz, biz hukuku zorlamadık, asla zorlamayız, bana sanatçılar geldi onlarla görüşmeler yaptım.

-Bakın bir grubu kabul ettik onlara aynı şeyi söyledim, yargı ne karar verirse onu yapalım ama ona rağmen halk ne diyorsa referandumla o kararı verelim dedim.

Çoğu dediki güzel, tamam dedim ozaman gider gitmez söyleyin Gezi Parkı’nı boşaltsınlar, çünkü Gezi Parkı herkesin parkıdır. Boşalttınız boşalttınız yoksa bedeli ne olursa olsun Kılıçdaroğluna rağmen orayı boşaltacağız.

Şu anda Gezi Parkı boşaltıldı, Taksim meydanı boşaltıldı, belediyemiz orayı temizledi çiçeklendirmelerini yapıyor, çevreciler iş başında…

Kim çevreci AK Parti iktidarı… Bunların çevrecilikle falan alakası yok bunların dikili ağacı yoktur Türkiye’de…

Bugün yine çağrı yaptılar saat 16′da meydana gelin dediler.

Aklı selime hitap ediyorum ey benim milletim ne olur bu oyuna gelmeyin.

Bu Başbakan’nınız İstanbul’da çöp dağlarını kaldıran İstanbul’u hava kirliğinden susuzluğundan kurtaran bir belediye başkanı oldu. Benden önceki CHP’li belediye başkanı döneminde çöp dağları vardı sussuzluk vardı. İki yakada İstanbul’un hava kirliğini kaldıran bir belediye Başkanıyım. Haliç’in nasıl koktuğunu biliyosunuz dimi Haliç’i o kokudan kurtaran Belediye Başkanı kim?

-İstanbul’daki hizmetlerimiz ortada, bu Başbakanınız İstanbul’da çöp dağlarını ortadan kaldıran susuzluğu gideren bir Başbakan, ahhh gençler özellikle 20 yaşındaki gençler hatırlamayabilir, onlara doğruları anlatmak lazım, İstanbul’a 180 km’den su getirdik.

-Haliç’i temizleyen kim? Bakın gelirken orda piknik yapan aileler gördüm, Allahım sana şükürler olsun.

-biz sabrederiz sükut ederiz ama hesabını gün gelir sandıkta sorarız. 28 Şubat’ı merhum Erbakan’dan önce darbeyi bu millete karşı yaptılar, hesabını sandıkta verdiler.

TÜRKİYE ÜZERİNDE OYUN KURANLAR HESABINI SANDIKTA VERDİ

Biz sabrederiz sükut ederiz ama hesabını gün gelir sandıkta sorarız. 28 Şubat’ı merhum Erbakan’dan önce darbeyi bu millete karşı yaptılar, hesabını sandıkta verdiler.

-İstanbul demokrasiye sahip çıkıyor muyuz? Hukuka sahip çıkıyor muyuz? Milli iradeye sahip çıkıyor muyuz? Beraber miyiz? bir miyiz? -Medya bunu görün dostta düşmanda artık şunu anlasın Türkiye sadece Taksim’den ibaret değildir, Türkiye Kuğulupark’tan ibaret değildir, Türkiye Kasımpaşadır, Türkiye Mersin’dir, Rize’dir, Diyarbakır’dır, Türkiye 76 milyonun beraber yaşadığı büyük bir devlettir.

-Hiç kimsenin oyunu bize sökmez, hiç kimsenin çirkin tuzağı bize sökmez, Türkiye uluslararası medya kuruluşlarının üzerinde operasyon yapabileceği bir devlet değildir. Utanmadan şunu söylüyorlar; Arap baharı oldu Türkiye’de de Türk baharı başlıyor e bey gafil Türkiye Türk baharınız 3 Kasım 2002′de gördü.

AB PARLEMENTOSUNA KARARLARINI AYNEN İADE ETTİK

AB Parlemantosu bir karar almış, siz kimsiniz ki bizle ilgili karar alıyorsunuz, biz o kararı aynen onlara İade ettik, eğer okadar samimiyseniz Yunanistan’da okadar şey oldu ne karar aldınız, İngiltere’de bunca olaylar oldu, Almanya’da bunca olay oldu ne karar aldınız? Avrupa ve beraber hareket eden yerli medyaya sesleniyorum; dürüst olun dürüst.

OTELLERİNDE EYLEMCİLERİ YATIRANLARDAN HESAP SORACAĞIZ

Yazılı ve görsel medyaya sesleniyorum; dürüst olun namuslu olun namuslu. Bu gerçekleri yazın. eğer Tayyip Erdoğan’dan dürüst olmamayı bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Bunlar bugüne kadar güdülen iktidarlara alışmıştı. İstedikleri gibi hükümet kuruyorlardı. İstediklerini indiriyorlardı. Türkiye’de bazı medya kuruluşları aynı oyunun içinde. Hepsi turnusol kağadı gibi ortaya çıktı. Faiz lobisi çok güzel ortaya çıktı. Taksim Meydanı’na 30 bin kumanyayı gönderenlerini de otellerde eylemcileri yatıranları da çok iyi biliyoruz. Eğer biz bunların hesabını sormazsak bu millet bizden hesap sorar.

ÇAPULCU DEDİM RAHATSIZ OLDULAR YARASI OLAN GOCUNUR

10.5 yıldır iktidardayız. Şuraya özellikle dikkatleri çekmek istiyorum; yaşı 20 olan samimi gençler vardı. Onlar çekildi. Çapulcu dedim rahatsız oldular, TDK’nın çapulcu tanımını yaptım. Çapulcu kamnu düzenini bozanlara denir. Bunlar kamu düzenini bozmak isteyenler değil mi? Bunları görmeyecek miyiz? Biz gençlerimizin bunu bilmesini istiyoruz; 10.5 yıl önce polisin sınırsız güç kullanma hakkı vardı. Biz bunu sınırladık. Gözaltı sürelerini bizim kısaltmamıza rağmen polisin Toplumsal Olaylara Müdahalesi’ni hukuk çerçevesine almamıza rağmen bizi anlamak istememeleri mümkün değil. İşkenceye sıfır tolerasn dedik. Keyfiliğe yok dedik. Üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçişi biz sağladık.

 BEYOĞLU’NDA 30 BİN YATAK BOŞALDI

Dediler ki biz istediğimiz yerde miting yapmalıyız. Ben onlara kibarca davrandım. Bu ülke yolgeçen hanı değil. İstediğin yerde istediğin gibi miting yapamazsın. Neresi gösterilirse orada yaparsın. Neden, şu anda Beyoğlu’nda 30 bin yatak kapasitesi var hemen hepsi boşaldı. O çevredeki esnaf kan ağlıyor. 18 gündür cam çerçeve hep kırıldı ve oradaki esnafımıza yazık değil mi? Bunların zararlarını kim karşılayacak? Aynı şey Ankara; bütün otobüs durakları yakıldı yıkıldı, canım seramikler yerlerde. 200 sivil vatnadaşımızın aracı yakıldı yıkıldı.

PAÇAVRALARI 24 SAAT İÇİNDE İNDİRİN DEDİM

Şimdi buradan Türkiye’ye sesleniyorum; AKM bir kamu kuruluşudur işgal edildi. Legal ve illegal örgütler tarafından. Teröristlerin resimleri vardı orada. Paçavralar vardı. Bu arada Türkiye Başbakanı’na hakaret edenler vardı.Onları oradan indirmeycektik de ne yapacaktık. Döner dönmez şunu söyledim; 24 saat içinde bunlar temizlenecek. Bu ülkede biz bu teröristlere burayı bırakamayız. Bitmedi; Cumhuriyet Anıtı’nda ne vardı? Bölücübaşı yanında Atatürk’ün resmi yanında Türk Bayrağı.. Bi dakika buradan ulusalcılara sesleniyorum; Ey CHP ve ulusalcılar terörist bayrağı ve Atatürk’ü nasıl yan yana getirdiniz. Milletvekilleriniz bunların önüne geçiyor niye bunları temizlemediler. Polisimiz görevini yaptı ve 24 saat içinde oralar temizlendi.

CHP’YE GÖRE MESELE GEZİ PARKI DEĞİLMİŞ

O park bu işgal güçlerinin değil samimi duygularla oraya gelen gençlerin de değil tüm İstanbullular’ın. Ben buraya çadır kuracam diyor kuramazsın kardeşim. Yaylalar çok git orada kur. Efendim bir tanesi olsun da diğerleri de mesajlarını versin. Dert başka dert ne diyor bi tanesi sözüm ona sanatçı. Terör estiren kişi sanatçı olmaz. Ne diyor; ‘Mesele Gezi Parkı mı ya hala anlamadın mı?’ Şu hale bak. Mesele Gezi Parkı değil mesele bu iktidarı devirmek. Bu iktidarı indirmek istiyorsan bunun yeri seçimdir. Niye dürüst olmuyorsunda abidik gubidik numaralar yapıyorsunuz.

POLİSİMİ KARNINDAN KURŞUNLA VURDULAR

Şu 18 günde hukukun demokrasinin dışına çıkılmasına asla müsade etmedik. Gaz kullanmayacak dedi. Ne o kullanmayacak mıyız? en ileri ülkelere bak biber gazını kullanma yetkisi var. En ileri ülkelerde hatta kurşun sıkarlar ölümüne. Önce uyarı atışı yaparlar arkasından daha serti. Şu anda hastanelerde 3 kişi var bunlardan bir tanesi benim komserim. Akşam ona kurşunla ateş açtılar. Bir diğeri de ayağından yaralandı. Bir sivil vatandaşımız da biber gazıyla gözünden yaralandı. Böyle bir tablo içinde polisimiz yargımız demokrasimiz çok zorlu bir sınava tabi tutuldu. Biz bu sınavı başarıyla aştık.

MOBESELER’DE HEPSİNİ TEK TEK TESPİT ETTİK

Hatalar yapılmış olabilir, istenmeyen manzaralar ortaya çıkmış olabilir. Ankara’da baktım ki yürüyen bir grubun önünde CHP’li vekiller yere çökmüş şov yapıyorlar. Sen milletvekilisin teröre fırsat vermemelisin. Ülkesine devletine yardımcı olmak. Ama bunlar terör estirmek isteyenlerin önünü açmıştır. İstanbul’da Divan Oteli’ne giden CHP milletvekili benim Vali’me hakaret ediyor. Kim bu CHP milletvekili? Bunların meşrebi cibiliyeti bu. Bunların tarihi bu çünkü sandıkta alamadıkları neticeleri buralardan alacaklarını zannediyorlar. Şunu herkesin çok iyi bilmesini istiyorum; polisimizin yanlışı varsa onu sorgularız ama polisimize şiddet gösterenleri de tek tek inceleyeceğiz ve araştıracağız. Bütün MOBESE kameralarında kayıtlar var. Sosyal medyada provokasyon yapanları da araştıracağız. Arkadan lojistik destek verenleri de deşifre edeceğiz. Dünyanın değişik yerlerinden gelip Taksim’deki olaylara karışanların ne işi var? Hatay’da da bunları gördük. Bu olayları organize edenler olarak gördük.

BAZI OKUL MÜDÜRLERİ OKULA GELMEYİN DİYOR

Şimdi ben buradan bazı okulların müdürlerine öğretmenlerine sesleniyorum; ben bu tür okul müdürlerini okullarımızın başında görmeyi asla kabul emiyorum. Bu yavrularımızı size teslim ettik anarşist olsun diye teslim etmedik. Birilerinin mitingine derslerden çıkararak gönderen değil. İmtihan var bugün okula gelmeyin diyorlar. Sabah 4.5′e kadar tencere tava hep aynı hava. Bunları çalanlar hava mı görmek istiyorsunız buyurun size hava. Bak burada başı açığıyla başı örtülüyle yediden yetmişe bir dayanışma var. Burada beraberlik var kardeşlik var burada vatanseverlik var burada kavga yok burada gürültü yok yakma yıkma yok. Şefkat var.

BAŞÖRTÜLÜ KARDEŞLERİME EL UZATANLARDAN HESAP SORACAĞIZ 

Benim başörtülü kardeşime, yanında yavrusu olmasına rağmen orada şiddet uygulayanlara, camiye ayakkabılarıyla girip orayı işgal edenlere orada alkol kullanan saygısızlara hukuk çerçevesinde gereken hesabı mutlaka soracağız. Dün Ankra’da ifade ettim; Sizlerin de bunu iyi görmenizi istiyorum. Geçtiğimiz Mayıs ayı bizim için gerçekten çok farklı bir aydı. Mayıs ayında neler oldu biliyor musunuz? Televizyonlarda izlediniz dinlediniz.

BAHÇELİ VE BAZI SAADET PARTİLİ’LER RAHATSIZ OLMUŞ 

Aramızda bulunan MHP’li kardeşlerime sesleniyorum. Bahçeli rahatsız olmuş. Niye rahatsız oluyor herzamanki üslubuyla. Saadet Partili kardeşlerime.. Aralarındaki bazıları bunun siyasi bir rant olduğunu iddia ediyor yazıklar olsun. Nasıl böyle dersin. 46 milyar dolarlık İstanbul’a 3. havalimanı ihalesini gerçekleştirdik. Devletin kasasından tek kuruş çıkmadan dünyanın en büyük havalimanını yap işlet devret modeliyle ihale ettik. Bunu tabi hazmedemediler. 2017′de hizmete giriyor. Atatürk Havalimanı ihtiyaca cevap veremiyor. Alan ihtidyaca cevap vermiyor. Ama şimdi yılda 100 milyon yolcu kapasiteli havalimanını yapıyoruz. -Japonlar’la nükleer enerji ihalesini yapıyoruz ve daha sonra 3. enerji santralini biz yapacağız.

-3. köprünün temelini attık. İzlediniz değil mi? Bu köprüde 4 gidiş dört geliş var aynı zamanda burada raylı sistem olacak.

-İstanbul borsası 93 bine çıktı. Merkez Bankası döviz rezervi 27.5 milyar dolardan 135 milyar dolara çıktı. Rekor kırdı. Gösterge faizi yüzde 63′tü. Devlet bu rakamlar borçlanırken bu faiz tarihinin en düşük seviyesine 4.61′e indi. Bizim kazancımız 642 milyar.

FAİZ LOBİSİ ÇILDIRIYOR 

Faiz lobisi çıldırıyor. Niye ? Bu para onların cebinde kalacaktı. Bu yol oldu 16 bin KM ile. Okul oldu hastane oldu enerji santralleri oldu, adalet sarayları oldu, emniyet binaları oldu. Türkiye’nin her yerinde 2 milyar 800 milyon ağaç ve fidan oldu.

IMF’YE BORCU BİTİRDİK

Çıkmış bir partinin başkanı hesap yaptım, 780 bin metre karelik Türkiye’ye bu kadar ağaç dikilmez diyor. Sen matematikten de anlamazsın çevrecilikten de. Senin başka mesailerin var ama git Orman Bakanıma bir tezgahından geç. 4 kredi derecelendirme kuruluşu art arda Türkiye’nin kredi notunu Mayıs ayı içinde arttırdı. Biz göreve geldiğimizde Türkiye’nin IMF’ye borcu 23.5 milyar dolardı. 14 Mayıs’ta son taksidi ödedik ve borç defterini kapattık. Çıkıyor MHP konuşuyor, CHP konuşuyor tabi yapacaktın diyor. Bizden öncekiler niye yapamadı peki? Şimdi buraya geldiler.

DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BENİM GİBİ BAŞBAKANI BULAMAZSIN

Bu ülke demokratik, laik bir hukuk devleti. Neden bu yollara düştünüz. Dolmabahçe’ye giderken yollarda tek bir kilit taşı göremedim. aman yarabbim oralar tanınmaz hale getirilmiş. Bu nasıl vatanseverlik bu nasıl vatanseverlik? Çevreciyim diyenler buları aralarında nasıl barındırdılar. Buradan tüm gençlere sesleniyorum; bakanlar kurulu toplantısında daha fazla vakit ayırdım. Geldiler dertlerini anlattılar ama çıkınca başka bir şey diyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir başbakan da göremezler hiç kusura bakmasınlar. Bu nasıl bir diktatör ki samimi eylemcilerle bir araya gelebilecek. Biz bu milletin hizmetkarıyız. Biz bütün adımlarımızı sevgi üzerine bina ettik.

ASIL MESELE TÜRKİYE’DİR 

Mesele Gezi Parkı değil diyorlardı ya mesele başka. Önce partimin genel merkezine Lav silahıyla saldırdılar. Odama saldırdılar ardından Reyhanlı’da 53 kardeşimi katlettiler. Şimdi bu olaylar da zincirin bir parçası. Bu gösterilerde yer alan kardeşlerime sesleniyorum: Mesele Gezi Parkı ağaç çevre değil. Mesele demokrasi milli irade mesele millet. Asıl mesele Türkiye’dir. o gösterilerde yer alan kardeşlerim artık bunu görsün. Bu oyunu hep beraber bozmalıyız. O gösterilerde yer alan kardeşlerim hedefin birliğimiz bütünlüğümüz olduğunu görsün.

ELLERİNDE TÜRK BAYRAĞI YANLARINDA BAYRAK YAKANLAR

Ellerinde Türk bayrağıyla geziyorlar Türk bayarğını yakanlarla birlikte oluyorlar. Bu arada Gazi Mustafa Kemali’i de istismar ediyorlar. Ulusalcıyız diyorlar ama her türlü bölücü örgütle beraber hareket ediyorlar. Buradan CHP’ye, ulusalcılara sesleniyorum: AKM’ye asılan o paçavralar içinize sindi mi? Cumhuriyet anıtına asılan o paçavralar içinize sindi mi?18 gündür sokaklara yazılan küfürler içinize sindi mi? Bunlar karakterlerinin gereğini yapıyorlar.

16 Haziran 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; siyaset.milliyet.com.tr