Göksel’in fotoğrafta gülümsediğine bakmayın. O hep güler zaten. Ama dirseğine yakın kırıklarla iki gün hastaneye götürülmeden gözaltında bekletilmişti geçen hafta. Tutuklanmazdan evvel… Gözaltına alınırken yediği tekmeler ve parmak izi alınırken kolunu evirip çevirmeleri epey hasar vermiş. Çok acı çekmiş. İki günün sonunda hastaneye götürülmüş. Şimdi hapishanede…
Göksel Yerdut İzmir’de bir cam fabrikasında işçi. Aynı zamanda yasal bir partinin, Ezilenlerin Sosyalist Partisi’nin üyesi. Bundan bir süre önce İzmir’de, Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nin oralarda oturup uzun uzun sohbet etmiştik. Çok hoşsohbet bir genç adam.
Geçen hafta aynı bölgede gözaltına alınırken polis kolunu kırdı. Parmak izini alırlarken daha da kırdılar…
Evet, Göksel hapishanede şimdi…
“Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına faaliyet yürütmek” gibi, dünyada eşi benzeri bulunmayan bir acayip suçlamayla hapiste tutuluyor. Taksim’de başlayan ve tüm ülkeye yayılan gösterilere katılmış olması ise bu acayip suça gösterilen tek ‘kanıt’!
Hepimizin işlediği ‘suç’ bu! Aslında anayasal hakkımız…
Herkes farkında, iktidar bir çeşit ‘yoklama’ çekiyor. Ethem Sarısülük’ün katilini korumaya alıyorlar. Halkın tavrını yokluyorlar. “Böyle ufak ufak gruplar halinde tutuklamalar yapalım bakalım, bir tepki olacak mı görelim,” diyorlar. İktidar bir çeşit ‘korsan’ yapı gibi saldırıyor…
Meşruiyetini tamamen yitirmiş bir korsan yapı…
Ethem’i nasıl öldürdülerse, Lice’de de Medeni’yi öldürüyorlar. “Oradaki sorun esrar, kenevir sorunu,” diye açıklama yapıyor Tayyip Erdoğan. “Camide âlem yaptılar,” açıklamasının bir diğer versiyonu. “Örgüt üyesi değil ama örgüt adına faaliyet yürütüyor,” palavrasının bir benzeri…
***
Şimdiye kadar bütün oyunlarını Lice ile Taksim arasında bir bağın kurulamaması umudu üzerine oynadılar. Ama sokaklar bu umudu boşa çıkarmaya başladı. Kürtlerle Türkler Medenice, Ethemce, sokaklarda çözüyor kendi meselesini. Forumlarda yeni bir geleceğin, demokratik bir ülkenin bilincini büyütüyor.
Ve kimsenin kuşkusu olmasın. Bu halk şimdi gökyüzünde kol kola yürüyüş yapan Medeni’nin, Ethem’in, Abdullah’ın, Mehmet’in hesabını hep beraber soracak. Haksız yere hapiste tutulan kardeşlerimizi AKP’nin zindanlarından çıkaracağız. Bu memleketin üç-beş karşıdevrimcinin çiftliği olmadığını herkes görecek. Geri dönüşsüz bir sürece girildi.
Bakın Göksel’in gözlerine… Zindana giderken bile, kırık koluyla ama umutla gülümsüyor…
Yaşadığımız anı o gözler özetliyor…
Hakan Gülseven
24 Eylül 2013
Kaynak; yurtgazetesi.com.tr
