Hürriyet: Recep Tayyip Erdoğan “Gidin ormanda yaşayın”

Başbakan Erdoğan, ilçe başkanları ve belediye başkanlarına hitap etti.

tayyor Ak Parti teşkilatına, yaklaşan yerel seçimler öncesinde önemli mesajlar veren Erdoğan ODTÜ’de yapılacak yolu protesto eden eylemcileri eleştirdi.

İşte Başbakan’ın açıklamalarından satırbaşları:

ODTÜ’DEKİ YOL PROTESTOSU

Bugün bir pankart gördüm. ‘Yol değil orman istiyoruz’ diye.
Böyle şey olur mu ya. Orman çok.
Yol olmazsa üniversiteye gidemezsiniz.
Sizleri ormanlara gönderelim. Gidin ormanda yaşayın.
Onlar öyle diyor ya biz şehirlerden vaz mı geçeceğiz.
Yol medeniyettir.  Yolları yapmaktan vazgeçmeyeceğiz. Yollar insanı insana ulaştırır.

VANDALLAR O SERAMİKLERİ YIKTI
Burada altgeçit yapıldı. Orada canım seramikler.
Bu Vandallar ne yaptı o seramikleri yakıp yıktı.
Onlar hemen yapılabilir. Ama bu milletin onu bir süre görmesi lazım, bundan ibret alması lazım.
Acaba vatandaşımız ‘Bunu kimler yaptı, acaba hangi Vandallar yaptı diye soruyor mu?
Bu canım canım şehrin güzelliklerini yıkanları ben 30 Mart’ta soracağım diyor mu? İşte bu önemli.

ŞİMDİ DE TAKSİM’DE MEYDANDA YEŞİL YOK DİYORLAR. ÖNCEDEN VAR MIYDI?
Taksim’de yayalaştırma projesinin bir etabı bitti. Şimdi de üstte yeşillik yok diyorlar. Ya daha önce orada yeşillik var mıydı? Daha önce orada araba ve egzoz vardı.
Sizi o araçlardan kurtarıyoruz.
Bittiğinde çevresinde gayet güzel bir peyzaj düzenlemesi yapılacak.
Daha 90 artıyı oynayacağız.

VANDALLAR O SÜTÜN BEYAZLIĞINI KİRLETMEYE KALKAR
Vandalların karşısında yapılanları da koruyacaksınız. Burada da güvenlik güçlerine görev düşüyor
Biz 11 yıl boyunca zora talip olduk.
Ama böyle bir derdi olmayanlar da yapılanı bozmak, taş üstünde taş bırakmamak için ellerinden ne geliyorsa onu yapıyorlar.
Süt bembeyazdır. Zerre kadar pislik sütün içine düşerse o süt saflığını kaybeder.
Siz aylarca süt gibi beyaz eserler üretirseniz ama birkaç Vandal çıkar o sütün beyazlığını kirletmeye kalkar.
O yüzden dikkatli olacağız.

DURMAK YOK YOLA DEVAM
Allah ömür verdikçe aralıksız hizmet edeceğiz. Rabbim bize dur deyinceye kadar biz kendi kendimize durmak yok yola devam kararlılığıyla yürüyeceğiz.

BUGÜN BAŞKAN YARIN BAŞKA GÖREV
Bugün belediye başkanı olarak hizmet eden gün gelir bu teşkilatın içinde başka görevler alır.
Bütün mesele o sadakat, o teslimiyet. Gün olur tekrar aynı yerde aynı görevi yapmak mümkün olur.
Bir dönem dahi belediye başkanlığı yapmış arkadaşımız 5 yıl içinde tecrübe edinmiştir. O tecrübe bizim için çok önemlidir.
Millete küsmek yolunda darılmak kavramını tanımadık. Bugünden sonra da yanımıza yaklaştırmayız
Adaylar açıklandığında görevde olan ancak aday olmayan arkadaşlarımız hiç küsmeden çalışmalarını son ana kadar sürdürdü.
Bu mücadele bizim şahsi mücadelemiz değildir.
Bize makamlar değil bize millet biz de makamlara hükmedeceğiz.

MART SEÇİMLERİ BÜYÜK ÖNEME SAHİP
Mart seçimleri hepsinden daha farklı bir yerde ve daha büyük bir öneme sahip.
17 Eylül’de Türkiye tarihinin çok karanlık tarihlerinden birinin 52. Yıldönümünü kalp kırıklığı ile ifa ettik.
52 yıl önce Adnan Menderes çok hazin bir şekilde idam edildi.
27 Mayıs müdahalesinin etkisi bugüne kadar sürmüştür.
11 yıl boyunca yaşadığımız bir çok sıkıntının temelinde 27 Mayıs müdahalesi ve Yassıada süreci vardır.

YASSIADA’YA GİDİP ‘EL SÜRDÜRMEYİZ’ DEMİŞLER.. SEN KİMSİN?
Yassıada ile ilgili bir proje hazırlıyoruz. Hemen hemen bitti.
Adını Yassıada’nın Sivriada’nın Demokrasi ve Özgürlükler Adası koyduk.
Bir grup gitmiş o mahkemenin olduğu salona ‘Adının Demokrasi ve Özgürlükler Adası’ olmasını istiyoruz diye yazmış. Bir ayrı grup da ‘adamıza el dokundurtmayız. El sürdürmeyiz. Yassıada bizimdir’ yazmış.
Sen kimsin ya. Yassıada özgürlüğün yanında olanındır.

HER DARBE EN AZ 10 YIL GERİ GÖTÜRÜR
27 Mayıs’ın nasıl geldiğini hatırlamaz ve hatırlatmazsak inanın aynı tuzaklara yeniden düşer, aynı acıları yeniden yaşarız.
Her darbe bizi en az 10 yıl geri götürmüştür.
Fazlası var azı yok. 20 diyebilirsiniz. Toplamda bu 40 yıl demektir. Bunu yapanlar bunun bedelini ödeyemezler.
O yüzden millet bunu yapanlara ve arkasında duranlara hiç tek başına iktidar verdi mi? Vermiyor vermeyecek de.

CHP SOKAK EYLEMLERİNİN YANINDA, ARKASINDA, İÇİNDE
Eline Molotof alan gençler yaptıklarının ilk olduğuna, özgün olduğuna inanıyorlarsa çok ama çok büyük bir yanılgının içindedirler.
Gitsinler 27 Mayıs öncesinde sokakların nasıl yangın yerine çevrildiğini büyüklerinden dinlesinler ya da okusunlar.
Sokakları yangın yerine çevirmek, huzuru bozmak 27 Mayıs öncesinde kullanılan bir metottur. İşe yaramıştır.
27 Mayıs’ı devrimci olarak tanımlayan, alkışlayan CHP de bu tür sokak eylemlerinin her zaman içinde yer almıştır. Bugün de arkasındadır, yanındadır, içindedir.
Şu anda 27 Mayıs ruhunu yaşatmak, sandığı yok saymak için yazılan senaryoyu bozduk
Sandığın artık tartışılmaz olduğunu ilan edeceğiz Mart’ta.

MANŞETLER DEĞİL MİLLET ROTA ÇİZECEK
Türkiye’ye manşetlerin değil, sokakların değil, meydanların değil, elitlerin ve sermayenin değil milletin rota çizebileceğini Mart ayında ilan edeceğiz.
Bu aralar bir moda haline geldi, bazı köşe yazarları ‘Çoğunluk ellerinde diye istedikleri gibi..hükmetmeye çalışıyorlar’ diyor.
Dur bakalım ya. Bu millet şu anda bize hizmet yetkisini verdi.
Biz şu anda aldığımız yetkiyle milletimizin bütününe istisnasız hizmet götürüyoruz.

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİ AY SONUNA KADAR AÇIKLAYACAĞIZ
Demokratikleşme paketiyle ilgili çalışmaları dün akşam bitirdik. Redaksiyon çalışması yapıyoruz. Ay sonunda açıklayacağız.
Bunlarla yeni yeni imkanlar getireceğiz.

EN BÜYÜK ZULMÜ BAŞÖRTÜLÜLER GÖRDÜ
Bu ülkede zulme uğrayan varsa yaşam tarzı noktasında benim baş örtülü bacılarım olmuştur
En büyük zulmü onlar görmüştür.
Onlar engellendi.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN BAŞBAKANI EŞİNİ ÇANKAYA’YA GÖTÜREMEDİYSE SU KAÇAĞI VAR DEMEKTİR
Eğer Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı eşini Çankaya’ya götüremiyorsa burada su kaçağı var demektir.
Şimdi böyle bir şey var mı? Yok.
İktidar olmamıza rağmen ülkemizde gerginlik olmasın diye sabrettik. Ama biz başı açık kardeşimize ‘sen neden böyle geziyorsun’ demedik. Hepsinin güvencesi biziz.
Bütün derdimiz başı açık başı kapalı bütün kardeşlerimiz el ele dolaşsın.
Bu partide böyle bir dert yok. CHP’ye gidiyorsun. Otobüsten çarşaflı bayanı attıklarını gördük.
Dürüst değiller. Sizin bu noktada karakteriniz belli.

ÇAPULCU DEDİM GÜCENDİLER
Taksim’deki olaylarda çapulcular dedim ya. Gücendiler. Arkadaşlara en sonunda bir çalışma yapın dedim.

ÇAPULCUNUN ANLAMI TDK’DA YAZIYOR: KAMU DÜZENİNİ BOZAN…
TDK sözlüğünde çapulcunun anlamı kamu düzenini bozmaya yarayanlar diye yazıyor.
Arkadaşlar bundan duygulandı. Gittiler araştırdılar.

İNÖNÜ ÇAPULCU DEMİŞ, BİLMİYORLAR
Millet Gazetesi’nde yazıyor. 1937’de Dersim olaylarında İnönü ‘Çapulcuları derdest ettik’ diyor.
Bir taraftan öldürüyorlar, bir taraftan da alıp götürüyorlar. Ahmet Emin Yalman da CHP’nin çok önemli bir aktörüdür. Tan Gazetesi’nde. Hepsinin belgesi var elimde. Vakti geldiğinde göstereceğim.
Bunu İnönü söylemiş. Söylediğini bilmiyorlar tabi. Bana yüklendiler. Ortada sözlük. Kim bozuyorsa kamu düzenini çapulcudur.
Dersim’de normal vatandaşa çapulcu demek suretiyle o vatandaşlar öldürüldü.
CHP o günden bugüne özür dilemedi.
Ben TC’nin Başbakanı olarak bu işte bir taksiratımız olmadığı halde özür diledik.

TEVAZU EN BÜYÜK ZENGİNLİK
Bizim siyasetimizi diğerlerinden ayıran çok önemli bir farkı da burada söylemek istiyorum.
Millete tepeden bakan dayatmacı anlayışlar milletten teveccüh görmedi.
Tevazu en büyük zenginlik. Mütevazi olalım, sevgi dolu olalım. Alalım hanımları yanımıza. Kapı kapı dolaşalım. 6,5 ay muhabbet zemininde bize çok şey kazandırır.

MUHALEFET PARTİLERİNİN HALKLA İLETİŞİMİ İYİ. ANKETLERDE ÖYLE ÇIKIYOR
Muhalefet partilerinin kamuoyu araştırmalarında başarılı oldukları alanda ‘Neden’ diye sorduğumuzda halkla iletişimleri iyi diyorlar. Geziyorlar, seviliyorlar. Tamam çok yoğun değiller ama geziyorlar.
Peki benim AK Partili kardeşlerim bunu yapamaz mı? Hani tevazuda toprak gibi olacaktık.
30 büyükşehirdeki başarı Türkiye genelindeki oy oranımızı arttırır.

MİLLETİN İÇİNDEN GELDİK, UZAYDAN GELMEDİK
30 büyükşehirde hedef 30 dememiz lazım ve öyle çalışmamız lazım. O yüzden de bütün ilçelerimizin çok çalışması lazım.
Biz milletin içinden geldik. Uzaydan gelmedik.
Biz mikrodan başladık, makroya yükseldik.

18 Eylül 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız: hurriyet.com.tr