Sendika.org: Polis ODTÜ’de bir işler karıştırıyor ‘Öğrenciyi gözaltına al, delil bulamazsan uydur’

ODTÜ’de protestoların ikinci gününün gecesi keyfi olarak gözaltına alınan öğrenciler hakkında somut bir suçlamada bulunamayan polis, delil uydurmaya çalışıyor. Arama sırasında öğrencilerin üstünden bir şey çıkmayınca, içinde havai fişek kutusu bulunan bir çanta getirildi. Öğrenciler birbirleri aleyhinde ifade vermeye zorlandı.

odtu-eylem12

Ankara’da ODTÜ-100. Yıl eylemlerinin ikinci gününe denk gelen 7 Eylül’de gece yarısı 23.50 sularında ODTÜ A1 (Eskişehir Yolu) kapısından çıkan 10 öğrenci kimlik kontrolü ve GBT gerekçesi ile durduruldu.

Arabadan inen ve yolda bulunan sivil polisler öğrencilerin kimlikleri ve sırt çantalarına el koydu. Çantalara el konduktan 5-10 dakika sonra telsizlerden “temiz, aramaları yok” gibi anonslar duyulduğu halde öğrencilerin çanta ve kimlikleri iade edilmedi ve gitmelerine izin verilmedi.

Öğrenciler bekletilirken saat 00.45 sularında öğrencilerin bekletildiği yerin arka tarafından bir polis memuru elinde bir çanta ile geldi ve doğrudan bu çantanın öğrencilere ait olduğunu iddia etti. Öğrenciler bu iddiayı reddederken, polisler doğrudan Ankara Üniversitesi öğrencisi ve Öğrenci Kolektifleri üyesi Çağdaş Ersoy’un üzerine yoğunlaştı ve çantanın ona ait olduğunu iddia etmeye başladı.

Havai fişekli, makyaj malzemeli çanta

Çanta açıldığında içinden çok sayıda havai fişek kutusunun çıktığı görüldü. Öğrenciler kendilerine ait olmayıp, bir polis tarafından getirilen çantayı reddetti ve bu sebeple gözaltına alınarak araçla Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne getiridi.

Ancak bu durumda bir tuhaflık vardı çünkü 5 dakika mesafede Balgat 10 Nisan Karakolu bulunuyordu ve normal koşullarda polisin bu karakola gitmesi gerekirdi.

Polislerin Çağdaş Ersoy’a yönelik bu iddiası öğrencilerin sonradan getirildiği Çankaya Karakolu’nda da sürdü. Teker teker tuvalete çıkartılan öğrencilere çantanın Çağdaş’ın olduğu yönünde beyanda bulunmaları için baskı yapıldı.

İlginç olan Çağdaş’a ait olduğu iddia edilen çantanın içinden kadın makyaj malzemelerinin de çıkmış olmasıydı.

Saat 03.30 sularında Çankaya Merkez Karakolu’ndan alınan öğrenciler tekrar esas yetkili olan Balgat 10 Nisan Karakolu’na götürüldü. Burada ifadelerinin alınmalarının ardından saat 07.00 sularında öğrenciler serbest bırakıldı.

Biz bu senaryoyu biliyoruz

Ersoy’un avukatı Deniz Özbilgin, bir “delil yaratma çabası” ile karşı karşıya olunduğunu belirterek şunları söyledi: “Biz bu senaryoyu daha önce 96 yıl davası olarak da bilinen Meclis’te Pankart Açan Öğrenciler dosyasından biliyoruz. Evlere koli koli şişe taşıyan polisler daha sonra ‘evde molotof malzemesi bulduk’ diyerek öğrenciler hakkında işlem yapmaya çalışırken tanıklık yapan apartman komşuları şişelerin baskın esnasında polis tarafından getirildiği yönünde ifade vermişlerdi. Savcı talimatı olmaksızın polislere gözaltı yetkisinin verilebilirliğinin tartışıldığı günlerde böylesi bir olayın yaşanması bundan sonrası için ürkütücüdür.”

9 Eylül 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; sendika.org