Gezi direnişinin başladığı ilk günlerde Ümraniye’de 1 Mayıs Mahallesi’nde polisin yoğun biçimde saldırdığı sırada geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Mehmet Ayvalıtaş’ın abisi Muharrem Ayvalıtaş ve kuzeni Volkan Ayvalıtaş geçtiğimiz günlerde Beşiktaş Abbasağa Parkı’na geldi. Parkta konuşma yapan abi Muharrem Ayvalıtaş “kardeşimin acısı hala çok taze onu kaybetmenin acısını dindiremiyoruz ancak burada ve diğer parklarda buluşan, konuşan insanları gördükçe bir nebze olsun acımız azalıyor” diye konuştu. Abi Ayvalıtaş kardeşinin yaşamını yitirmesiyle ilgili hukuki olarak herhangi bir umutlarının olmadığını konuşmasına ekledi.
Abbasağa Parkı’ndaki forumda yaptığı konuşma sonrasında Abi Muharrem Ayvalıtaş ve Kuzen Volkan Ayvalıtaş ile Mehmet’in gidişinin ardından neler yaşadıklarını ve memleketin bugün geldiği noktayı konuştuk.
PARK FORUMLARI MEHMETLER İÇİN SÜRMELİ
Konuşmamıza park forumlarını nasıl bulduklarını sorarak başlıyoruz. Hem Muharrem hem de Volkan park forumlarının devam etmesi gerektiğinin altını çiziyor. Muharrem ekliyor: “Bugün yaptığımız mücadele, kaybettklerimizin de anılarını yaşatacak olan mücadeledir. Eğer bu mücadele sürmezse yaptıklarımızı da boşa gider. Bunun için bile olsa bu forumlar devam etmeli.”
Konuşmamızda Muharrem’in sık sık gözleri doluyor. Kardeşinin gidişine alışamadıklarını söylüyor. 1 Mayıs Mahallesi’nde yaşadıklarını hatırlatan Volkan, Mehmet’le beraber büyüdüklerini belirtiyor. Mehmet’in daha önce bu tarz eylemlere çok katılmadığını, son zamanlarda giderek politikleştiğini söyleyen Volkan: “Yaşadığımız süreçten en çok Mehmet etkilenmişti. O eylemler sırasında giderek politikleşti ve neredeyse o günlerde yapılan tüm eylemlere katıldı. Aslında bu bile bu direnişin nasıl bir içeriğe sahip olduğunu bize gösteriyor. Mehmet’imizi yitirdik acımız çok büyük ama artık sokaklarda Mehmet olmaya hazır binler var. Bu da acımızı biraz dindiriyor”.
DİRENİŞTE YAN YANA GELDİK
Gezi Direnişi yitirdiklerimizin yanı sıra kazandıklarımızla da anacağımız bir direniş. Daha önce yan yana gelmesi aklımızın ucundan geçmeyeceği siyasi yapılar bu direnişte “AKP diktatörlüğünü yıkalım” sloganı etrafında birleşti. Aynı zamanda direniş sırasında yitirdiklerimiz de bu dönemde bizi birleştirdi. Geçtiğimiz günlerde Gezi Direnişi’nde yakınlarını yitirenler bir araya geldi. Biz de bu yakınlığı bu birliği Muharrem’e soruyoruz. “Ne hissediyorsun?” diyoruz. Muharrem: “Mehmet benim kardeşimdi. O benim okuyabilmem için eğitimine ara verdi. Bir işçiydi. Ethem Sarısülük de bir işçiydi. Abdullah Cömert’in son sözleri “canımız pahasına da olsa mücadele edeceğiz” idi. Yaşamını yitiren diğer insanların da durumları bunlardan farklı değildi. İşte asıl kardeşlik budur. Mücadele ortaklığı budur. Burada yaşamını yitiren insanların hepsi benim için birer Mehmet’tir”.
Mehmet’in ardından hukuki mücadelelerini sürdüren Ayvalıtaş ailesi çıkacak karardan pek umutlu değil. Volkan kararın kendileri açısından olumlu olmayacağını söylüyor: “Bu ülkenin hukukun ne hale geldiğini hepimiz biliyoruz. Hepimiz bunun farkındayız. Böyle bir ortamda umutlu olmamız mümkün mü?”
Sohbetimizin sonunda Volkan direnişin en bilinen sloganlarından birisiyle sözlerini noktalıyor: “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”.
Muharrem ise konuşmasının sonunda ‘mücadelelerini sürdüreceklerini’ belirtirken “yakınlarımız, kardeşlerimiz öldü. Erdoğan başta olmak üzere iktidar cephesinden tek bir taziye mesajı gelmedi. Taziye mesajı yollamadıkları yetmezmiş gibi bir de ölülerimize saygısızlık yapıldı. Bunun nedeni bizden korkmaları. Yani halktan korkmaları. Kardeşim için ailem için ve diğer yaşamını yitiren arkadaşlarımız için mücadelemiz sürecek. Mehmet’e minnet borcumu ödemek için mücadelemiz sürecek” diye sözlerini noktalıyor.
***
Hangimiz servetine servet kattı?
Faiz lobisi, dış mihrak direniş sürecinde hükümet kanadından duymaya alıştığımız sözcüklerin başında geliyor. Özellikle direnişe yönelik bir saldırı söz konusu olduğunda bu sözcükler Erdoğan’ın ağzından dökülüveriyor. Biz de bunu soruyoruz. Emekçi mahallesinde yaşayan kardeşi üniversite hayatını tamamlayabilsin diye eğitim hayatını yarıda bırakan Mehmet Ayvalıtaş’ın ‘dış mihrak’larla ‘faiz lobisi’yle olan ilişkisini abisine soruyoruz. Muharrem sorumuza Erdoğan’ın oğluna aldığı ve ‘gemicik’ diye tanımladığı gemiyi hatırlatarak başlıyor ve konuşmasını şöyle sürdürüyor:
“Bizler, yoksul semtlerde otururken kızının milyarlık geliri olanların eşini dostunu zengin edenlerin bizi ‘dış mihrak’ olarak tanımlamasını anlayamıyoruz. Hangimiz servetine server kattı? Hangimiz ailesini zengin etti? Bunu tartışalım o zaman ‘lobi’yi görürüz.”
Volkan da aynı soruya Erdoğan’ın Kazlıçeşme mitingine katılanlara dağıtıldığı iddia edilen paraları hatırlatarak yanıt verirken “devletin tüm imkanlarını seferber edenlerin, devletin bizim vergilerimizle elde ettiği kazancı yandaşlarına dağıtanların bu ülkede bize bir şey demeye hakkı yok” diye ekliyor.
Can Uğur
30 Temmuz 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız;birgun.net
