Etha: Tutuklu yakını kendini ihbar etti

Gezi direnişi nedeniyle tutuklanan üniversite öğrencisi Emek Ulaş Suna’nın annesi, Galatasaray’dan savcılara seslendi: “Oğlum meşru müdafaa hakkını kullandı. Onurlarına sahip çıktılar, geleceklerinin karartılmasına izin vermediler. Oğluma isnat edilen suçu ben de işledim. Kendimi ihbar ediyorum.”

gezi-tutsaklari

Gezi direnişi nedeniyle tutuklananların yakınları, 4. kez Galatasaray Lisesi önünde buluştu.

Aileler, ellerinde tutuklu yakınlarının fotoğrafları ile Galatasaray Lisesi önüne gelirken, her zaman oturma eylemi yapılan yerde TOMA ile karşılaştı. Polis ile yapılan görüşmelerin ardından TOMA kaldırıldı.

Eylemde ilk olarak bir konuşma yapan Hasan Tunç’un babası Haydar Tunç, çocuklarının direndikleri için tutuklandığını, ancak direnişin meşru bir hak olduğunu belirtti. “Bizim çocuklarımız ülkesini, toplumu, halkını seven çocuklar” diyen Tunç, çocuklarının başka bir ilde cezaevine konulduğunu hatırlattı. Haydar Tunç, görüş saatlerinin de erken saate alınarak, görüşmelerinin engellenmeye çalışıldığını söyledi.

Bilgasiyar Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisi Emek Ulaş Suna’nın annesi Rahime Sakinci, dosyada gizlilik kararı olduğu için oğlunun ne ile suçlandığını bilmediğini kaydetti. “Oğlum meşru müdafaa hakkını kullandı. Onurlarına sahip çıktılar, geleceklerinin karartılmasına izin vermediler” diyen Sakinci, oğlu ve diğer Gezi direnişi tutukluları ile onur duyduğunu dile getirdi. Sakinci, oğlu ile aynı “suç”ları işlediğini belirterek, kendini ihbar etti.

EMEK ULAŞ SUNA’DAN MEKTUP VAR

Sakinci, ardından Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutulan oğlunun gönderdiği mektubu okudu. Emek Ulaş Suna, mektubunda tutuklamaların intikam saldırısı olduğunu belirterek, ancak iradelerinin kırılmadığını ifade ediyor. Suna, “Bedenimiz cezaevinde olsa da ruhumuz barikat başlarında” diyor. Suna, içeride ve dışarıda “Her yer Taksim her yer direniş” sloganı atılmaya devam ettiğini belirtiyor.

Aileler, bir süre oturma eylemi yaptıktan sonra Çağrı Aydoğan’ın ağabeyi Cihan Aydoğan bir açıklama yaptı. Aydoğan, Gezi direnişine yönelik tutuklama furyasının devam ettiğini belirterek, Adana’da 9, Antakya’da 13 direnişçinin tutuklandığını hatırlattı. Tutuklu sayısının 138′e çıktığını söyleyen Aydoğan, adliyede tutuklulara ve ailelerine yapılan saldırıyı da kınadı.

Aydoğan, şöyle konuştu: “AKP Hükümeti’nin Gezi direnişine katılanlara yönelik buram buram intikam ve kin kokan saldırganlığı dizginlerinden boşalmış tamamen keyfi bir durum halini almıştır. Sadece keyfi değil fakat aynı zamanda adaletsizdir de. Bizim çocuklarımız hazine soymadılar, kıyıları, yeşil alanları, kentin tarihi alanlarını yağmalamadılar. Ellerine satır, pala, silah ve bıçak alıp insanlara saldırmadılar. Eli satırlı saldırganları koruyup kollamalıdır. Yakın mesafeden hedef gözeterek gaz bombası atıp insan öldürmedi, gençlerin gözünü çıkarmadı.”

Polislere ikramiye verilmesine de tepki gösteren Aydoğan, sorumlu olan emniyet görevlilerinin soruşturulmak yerine terfi ettirildiğine dikkat çekti.

Aydoğan, “Adalet arıyoruz. Katillerin dışarıda, barışçıl gösterilere katıldığı için haksızlığa ve zulme karşı çıkan çocuklarımızın içeride olduğu bir adalet adalet değildir” dedi, gözaltı ve tutuklamaların durdurulmasını, tutuklu yakınlarının serbest bırakılmasını istedi.

27 Temmuz 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; etha.com.tr