Bianet: Almanyalı 37 profesör “Polis şiddetini durdurun”

Almanyalı 37 profesör “Türkiye yönetimine çağrı” başlıklı bildiride “Türkiye’deki korkunç polis şiddetini kınıyor ve sizi giderek kitleselleşen protesto hareketiyle eşit ve insani bir diyaloğa çağırıyoruz” dedi.

siddet1

Almanya’daki farklı üniversitelerden Almanyalı 37 Profesör, Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan’a hitaben yazdıkları bildiride “Sizi sorumluluğa, akıllılığa ve diyaloğa davet ediyoruz. Ölçüsüz polis şiddetini hemen durdurunuz” dedi.

“Türkiye Yönetimine Çağrı” başlıklı metinde Gezi Parkı’nın yıkılması girişimleri üzerine başlayan protestolara ölçüsüz şiddet uygulandığı belirtildi. Gezi Parkı’ndan yükselen taleplerin yer aldığı metinde çözüm sürecine vurgu yapılarak “anlaşılması mümkün olmayan otoriter sertlik duruşunun” şaşırtıcı olduğu belirtildi:

“Polis şiddetini kaygıyla izliyoruz”

“Sayın Cumhurbaşkanı Gül,
Sayın Başbakan Erdoğan,

Türkiye’nin tüm şehirlerinde ve bölgelerinde gündeme gelen halk protestolarına karşı uygulanan ölçüsüz polis şiddetini artan bir kaygıyla izliyoruz. Öğrenciler, akademisyenler, çevreci aktivistler, sendikacılar, aydınlar ve sanatçılar, müzisyenler ve gecekondu sakinleri, her yaştan kadın ve erkek 31 Mayıs tarihinden bu yana polis copları, polis panzerleri, biber gazı atağına maruz. Daha şimdiden ilk ölümler gündeme geldi, binlerce insan yaralı, yüzlercesi tutuklu.

Protestoların başlama sebebi, yönetiminizin neredeyse yüz yıllık ağaçları da keserek bir park alanına Alışveriş Merkezi, Topçu Kışlası ve cami yapma gibi hedefleriydi. Polis güçleri, bu park alanında protesto hakkını kullanan İstanbul’lulara sabah beş civarında saldırdı ve ağır müdahalelerde bulundu.

Barışçıl bir şekilde ağaçlarını korumak isteyen insanlara uygulanan bu ölçüsüz şiddet, karşısında Türkiye’nin her tarafında otoriter bir iktidar tarzına, toplumun giderek daha çok dincileştirilmesine, özgürlük ve kişilik haklarının sınırlandırılmasına, basın sansürüne ve üniversitelerdeki özerklik eksikliğine karşı içten içe büyümüş bir öfkeyi buldu.

2000’li yılların başında toplumların barışçıl gelişmelerinin asgari ön koşulu, insanlığa ve insan haklarına, etnik ve inanç azınlıklarının haklarına, devlet ve din işlerinin ayrımına ve kadının kamuda ve toplumda eşitliğine sayğı gösterilmesidir. Bir hükümetin meşruluğu sonuçta bunlarla da ölçülür.

Protestolara katılan tüm toplumsal ve demokratik hareketlerin, bir çok sendikanın ve öğrenci kuruluşlarının, akademisyen ve aydınların özetle aşağıdaki taleplerde anlaştıklarını okuyoruz:

* Taksim Meydanı civarındaki Gezi Parkı yeşil alan olarak kalacaktır
* Ölçüsüz polis şiddetinin sorumluları istifa etmelidir, gaz kullanımı yasaklanmalıdır
* Tutuklular serbest bırakılmalıdır. Hükümet orantısız şiddetten dolayı halktan özür dilemelidir
* Taksim’de ve diğer alanlarda yürüyüş ve toplanma hakkına saygı gösterilmelidir
* Sendikalar dahil muhalefet, talepleri gerçekleşinceye kadar protestoları sürdürmeye çağırmaktadır.”

“Sizi sorumluluğa, akıllılığa ve diyaloğa davet ediyoruz”

siddet2

“Biz, Alman üniversitelerinden ve yüksek okullarından bilim kadınları ve bilim adamları olarak, Türkiye’deki korkunç polis şiddetini kınıyor ve sizi giderek kitleselleşen protesto hareketiyle eşit ve insani bir diyaloğa çağırıyoruz.

Daha iki ay gibi kısa bir süre önce Kürt bölgelerindeki savaşın siyasal bir barış süreciyle bitirilme olasılığı ilan edilmişti. Tam da bu noktada anlaşılması mümkün olmayan bir otoriter sertlik duruşu sonucu Türkiye’nin batısındaki şehirlerin de bir savaş alanına çevrilmesi şaşırtıcıdır.”

“Türkiye’nin en ünlü şairi Nazım Hikmet ne kadar insani formüle etmişti:

‘Yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine!’

Sizi sorumluluğa, akıllılığa ve diyaloğa davet ediyoruz!

Ölçüsüz polis şiddetini hemen durdurunuz!”

Çağrıcılar: Prof. Dr. Oskar Negt, Prof. Dr. Gazi Caglar, Prof. Dr. Seyla Benhabib (USA), Prof. Dr. Christiane Dienel, Prof. Dr. Axel Honneth, Prof. Dr. Lutz Finkeldey, Prof. Dr. Ulrich Harteisen, Prof. Dr. Dr. h.c. Martin Thren, Prof. Dominika Hasse, Prof. Dr. Gisela Hermes, Prof. Dr. Maria Busche-Baumann, Dr. Eva Kalny, Prof. Dr. Wolfram Stender, Prof. Dr. Heiko Geiling, Prof. Dr. Udo Wilke, Prof. Dr. Uwe Schwarze, Dr. Lisa Herzog, Dr. Haydar Gencer, Dr. Daniel Loick, Apl. Professor Dr. Herbert Breger, Dr. Christian Kaiser, Prof. Dr.Maria Macuch, Prof. Dr. Bernhard Borgetto, Dr. Jürgen Ebert, Dr. Andreas W. Hohmann, Prof. Dr. Martin Nonhoff, Prof. Dr. Dr. h.c. Dieter Senghaas, Prof. Dr. Klaus Schlichte, Dr. des. Frieder Vogelmann, Prof. Dr. Leonie Wagner, Prof. Dr. Otmar Hagemann, Prof. Dr. Gaby Lenz, Prof.Dipl.-Ing. Annegret Droste, Prof. Dr. Anna Wittmann, Prof. Dr. Heinz Lynen von Berg, Prof. Ursula Knecht, Prof. Bernd Echtermeyer. (BK)

* Fotoğraflar: Fatih Pınar / İstanbul

10 Haziran 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; bianet.org