Radikal: Gezi’deki polis şiddeti soruşturması beş aydır yerinde sayıyor

Gezi Parkı eylemlerinde yaşanan polis şiddetiyle ilgili soruşturmada beş aydır ilerleme kaydedilmedi.

taksim-meydan

Gezi Parkı eylemleri sırasında şiddete başvuran polislerle ilgili Memur Suçları Bürosu tarafından yürütülen kapsamında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bilirkişi heyeti oluşturulması için 21 üniversitenin hukuk fakültesine yazı yazmış ve görüntülerin incelenmesi için bilirkişi görevlendirilmesini talep etmişti. Savcılığın bu talebine İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi olumlu yanıt vererek 9 kişilik bir heyet oluşturmuştu. Radikal, bu konuyu 11 Temmuz’da gündeme de getirmiş, 11 Kasım’da da bilirkişi heyetinin göreve başladığını duyurmuştu. Ancak bilirkişi heyeti göreve başladıktan kısa bir süre sonra istifa etti ve soruşturmada yaklaşık 3 aylık bir zaman kaybı yaşandı. Heyetin istifasının ardından savcılık tekrar bilirkişi arayışına çıktı. Bu doğrultuda YÖK’e bir yazı yazıldı. Ancak savcılığın yazısına henüz bir yanıt alınamadı. Soruşturmada ise 5 aydır bir ilerleme kaydedilemedi.

GÖRÜNTÜLER SAVCILIKTA

Savcılık, Gezi eylemleri başladığında da gazete ve TV kanallarına yazı yazarak, ellerindeki polis şiddeti içeren görüntülerin paylaşılmasını istemişti. Savcılığa çok sayıda görüntü ve fotoğraf ulaştı. Ayrıca vatandaşlardan da görüntü geldi. Savcılığın elinde 30 bin gigabyte’ı bulan, binlerce saatlik görüntü var.

VATANDAŞA JET SORUŞTURMA

Polis soruşturması yerinde sayarken, vatandaşlara açılan davalar ise neredeyse sonuçlanmak üzere. Örneğin 20 Haziran’da bir 3 kişi hakkında ‘polise mukavemet etmek’ suçlamasıyla iddianame hazırlanmış, iddianame 6 gün içerisinde de İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek dava açılmıştı. Üç yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan sanıklar hakkında açılan davada beraat kararı çıkmıştı.

HUKUKÇULAR TEPKİLİ

Gezi eylemleri sırasında açılan bir çok dava karar aşamasına ulaşmış iken polislerle ilgili soruşturma ise tek dosyada birleştirildi ve bir savcı görevlendirildi. Hukukçular bu uygulamaya karşı çıkmıştı. Yüzlerce şikayet dosyasının tek bir dosya altında birleştirilmesinin açıkça hukuka aykırılık teşkil ettiğinin altını çizen hukukçular, farklı tarihlerde ve yerlerde farklı polislerce, yine farklı kişilere karşı uygulanan şiddetin tek bir olay gibi işleme tabi tutulmasının izahının mümkün olmadığına dikkat çekerek, bu kadar fazla dosyanın delillerinin tek bir dosya halinde toplanması ve şüphelilerinin tespit edilmesi, uzun yıllar bitirilmesi mümkün olmayan bir sürecin başlatıldığına işaret ediyor.

Fatih Yağmur
28 Kasım 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; radikal.com.tr