habersoL: Erzincan’dan direnişe destek

Erzincan saat kulesi önünde Taksim Gezi parkı direnişine destek olmak ve 3. Köprüye verilen Yavuz Sultan Selim ismini protesto etmek için Erzincan Emek ve Demokrasi Bileşenleri tarafından bir basın açıklaması yapıldı.

erzircan

Direniş sürecinde hayatını kaybedenler için saygı duruşunun yapılmasının ardından bileşenler adına açıklamayı Zeynep Bayrak okudu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Günlerdir başta Taksim Meydanı ve Gezi Parkı olmak üzere, Türkiye’nin dört bir yanında milyonlar sokağa çıkarak AKP iktidarının rant, sömürü ve baskı politikalarına karşı sesini yükseltiyor. Gençler, kadınlar, emekçiler özgürlük ve demokrasi mücadelesini polisin vahşetine, AKP’nin tehdit, şantaj, karalama ve oyalama politikalarına rağmen büyük bir umut ve dirençle sürdürüyor.

Halkın taleplerini görmezden gelen AKP Hükümeti ve Başbakan Tayyip Erdoğan ise sorunu ısrarla “birkaç ağaç” olarak göstermeye, “terör örgütleri” demagojisine sarılmaya ve direnişi polis terörüyle bastırmaya çalışıyor. SDP üye ve yöneticilerine yönelik kopla teorileri üretiliyor. İstanbul`da kurumları gaz bombaları ile basılıp gözaltına alınan 72 kişiden 4 dün tutuklanıp ceza evine konuldu. Eylemlerde polis şiddetine maruz kalmış eylemcilere yardım eden sağlık emekçiler, eyleme destek olmak için grev karı alan eğitim emekçilerine, avukatlara, aydınlara saldırmaya, soruşturmaya devam edilmektedir. AKP’nin son oyunu ise “referandum” oldu. Hükümet, sözde düzenlenecek bir referandumla halk iradesine başvuracağını söylüyor.

Bu girişimin, halkın onurlu direnişini bitirmeye yönelik oyundan başka bir anlam ifade etmediği açıktır. Halkın iradesine başvurmak, AKP nezdinde koca bir yalandır! Dün gece sanatçılardan ve Taksim dayanışması plantfor`mu temsilcilerinden oluşan heyetle görüştü. AKP hükümeti Taksim Gezi parkına yapılacak Toplu kışlası ve AVM projelerinde mahkeme kararına beklemeklerini ve aksi bir karar çıksa dahi Refaranduma gidileceğini açıkladı. AKP hükümeti yalana baskı ve zulme devam etmeye devam edecek gibi gözüküyor. Hatay`da eylem sırasında yaşamını yitiren Abdullah Cömert, İstanbul`da yaşamını yitiren Mehmet Ayvalıtaş`ın ardından 1Haziranda eylem esnasında yaralanıp 14 gün yaşam mücadelesi veren Ethem Sarısülük dün yaşamını yitirmiştir. Tüm bu ölümlere rağmen hükümet baskı ve zulme halka reva görmeye devam ediyor.

Bu gün İstanbul`da 3 köprü yapılması için sermayeye peşkeş çekilen alanlarda doğa katliamları devam ediyor. İnsanların nefes alabileceği doğal alanlar talan edilip kentin tarihi dokusu yok edilmeye çalışılıyor.

Yapılacak olan köprüye Yavuz Sultan Selim adının verilerek Anadolu topraklarında yaşan alevi halkına bir mesaj verilmeye çalışılıyor. 40 binden fazla alevi`yi katleden halkına zulmeden bir şahsın köprüye adının verilmesi kabul edilebilir bir durum değil. AKP hükümeti şunu iyi bilmeli aleviler biat etseydi kerbela`da ederdik, ve Alevilerin düşmanı şunu bilsin biz kin gütmezler cana kıymazlar ama boyunda eğmezler. Biat etmemeyi HZ Hüseyin`den düşmanına kin gütmemeyi HZ Hasan`dan yiğitliği HZ Ali`den öğreniyoruz. Bizler Pirsultanlardan, Seyit Rızalardan öğreniyoruz.

Bu gün Erzincan da bir çok belde yapılmaya çalışılan HES projeleri var, sağlıksız işletilmekte olan maden ocakları var AKP hükümeti memleketin her bir köşesinde sermaye sahiplerine doğal zenginliklerimizi peşkeş çekmeye devam ediyor.

AKP Hükümeti ucuz ayak oyunlarına ve direnen halka yönelik tehditlerine derhal son vermelidir. Topçu Kışlası projesi ve3 köprü projesinden vazgeçtiğini, yargı kararına uyacağını açıklamalı, Taksim Meydanı üzerindeki yasağından vazgeçmelidir. Gezi Parkı’nın etrafını kuşatan bütün polisler alandan çekilmelidir, eylemlerde yaşamını yitiren insanların, yaralanan insanların sorumlular cezalandırılmalıdır. Hükümet istafa etmeli, Türkiye`nin her yerinde gözaltındaki ve tutuklanan arkadaşlarımız serbest bırakılmalıdır.

Başbakan Erdoğan’ın tehdit dolu açıklamaları hükümsüzdür. Halkın iradesi tanınana, talepler kabul edilene kadar direnişimiz sürecektir. Bugünden itibaren yaşanacak her türlü polis saldırısı, yaralanma ve olası ölümlerden bizzat Erdoğan sorumlu olacaktır.”

15 Haziran 2013
haberin kaynağı için tıklayınız; haber.sol.org.tr