Yurt: Gülay Göktürk “Polis, Gezi Parkı’nda azgınca saldırsaydı 6 kişi ölür müydü?”

Gülay Göktürk: Polis, Gezi Parkı’nda azgınca saldırsaydı 6 kişi ölür müydü? ‘Polis devleti halka azgınca ve öldüresiye saldırdı’ propagandasını çökertmeyi de tarihe karşı bir borç bilmeliyiz.

gülay göktürk

Son dönemde yandaş medyada Gezi Parkı’nı hedef alan haberler dikkat çekiyor. Bugün gazetesi yazarı Gülay Göktürk de Gezi Parkı direnişinde polisin “aşırı güç kullanmadığını” savunarak, “Eğer polis kuvvetleri söylendiği gibi ‘azgınca’ saldırsaydı, 80 şehirde 3 ay boyunca devam eden toplam 4 bin 725 eylemde sadece 6 kişi mi ölürdü? Sadece 4 bin 312 kişi mi yaralanırdı? ‘Azgınca saldıran’ polis, kendi içinden 694 yaralı mı verirdi?” dedi.

Gülay Göktürk’ün Bugün gazetesinde “Gezi efsaneleşirken” başlığıyla yayımlanan yazısının ilgilili bölümü şöyle
“…Azgınca saldırı bu mu?

Bu sayıları yorumladığımızda karşımıza çıkan tablo nedir?

Göstericilere azgınca saldıran bir polis teşkilatı tablosu mu?

Toplam 4750 eylemde 5311 kişinin gözaltına alınması, yani yaklaşık eylem başına bir kişinin gözaltına alınması “önlerine geleni gözaltına aldılar” söylemini destekler mi?

Eğer polis kuvvetleri söylendiği gibi “azgınca” saldırsaydı, 80 şehirde 3 ay boyunca devam eden toplam 4 bin 725 eylemde sadece 6 kişi mi ölürdü? Sadece 4 bin 312 kişi mi yaralanırdı?”Azgınca saldıran” polis, kendi içinden 694 yaralı mı verirdi?

4 bin 725 eylemde 4 bin 312 kişinin yaralanması, yaklaşık her eylemde bir kişinin yaralanması demektir. Eylemlere bazen binlerce kişinin katıldığı düşünülürse, ayrıca bu yaralıların yüzde 90′dan fazlasının ayakta tedaviyle gönderilecek kadar hafif yaralı olduğu göz önüne alınırsa,”Gezi’deki polis gaddarlığı” propagandası da kendiliğinden çöker. Tam tersine, polis teşkilatının son derece dikkatli davrandığı ortaya çıkar. Bu sonuç, olayların başlangıcına neden olan çadır yakma ve orantısız güç kullanma olayının ardından, gerek İçişleri Bakanlığı gerekse valiliklerin sürekli uyarıları sayesinde mümkün olabilmiştir.

Zaten bizim ekranlardan izlediğimiz de budur. Polisler, ekranları başında izleyen birçok insana “Bu kadar da acz olur mu” dedirtecek kadar yumuşak ve sabırlı davranmış, bu sayede Türkiye 3 ay boyunca süren 4 bin 750 ayrı şiddet eyleminden bu kadar az can kaybıyla ve az yaralıyla kurtulabilmiştir.

Peki aşırı ve gereksiz şiddet kullanma olayları hiç olmamış mıdır? Olduğunu biliyoruz, hatta bir kısmını televizyonlardan izledik. Ama öte yandan, bütün kamera görüntülerinin ve fotoğrafların tek tek incelenerek sorumlu polisler hakkında inceleme başlatıldığını da biliyoruz.

Bu soruşturmaların sonucunu elbette takip etmeli; içindeki hıncı göstericiden alan o polislerin cezalandırıldığından emin olmalıyız. Ama “Polis devleti halka azgınca ve öldüresiye saldırdı” propagandasını çökertmeyi de tarihe karşı bir borç bilmeliyiz.”

21 Eylül 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız;yurtgazetesi.com.tr