Merhaba,
Sizlere Kırıklar F Tipi’nden sesleniyorum. Sesimin ulaşabildiği, ulaşamadığı herkese selamlar. Gezi Parkı direnişinin ardından İzmir’de tutuklanan 49 kişiden biriyim. Sayımız en azından şimdilik 49. Buna her geçen gün yeni tutuklamalar ekleniyor. Bu mektup elinize ulaşana kadar sayının artmayacağını söyleyemem.

Dokuz Eylül Üniversitesinde İktisat 1. sınıf öğrencisiyim. Ailemle ;Bergama da kaldığımız ev, bir şafak vakti basılarak gözaltına alınıp 27 haziranda tutuklandım.

Evden delil diye topladıklarının tamamı yasal dergi ve kitaplar. Deliller Mahir Çayan’ın Hayatı kitabından Özgür Gençliğe, Marksist Teori ve Sosyalist Kadın dergisine dek daha da uzayıp giden bir listeden oluşuyor. Kitaplar indirildi,hukuk rafa kaldırıldı. Evin altını üstüne getirip topladıklarını dosyaya kaydettikten sonra okuyup ”suç” işlemem için tekrar bana verdiler. Ne olursa olsun kitaba suç aleti gözüyle bakmak endişenin ve çaresizliğin değil de neyin göstergesi olabilir ki? Böyle olunca da iktidarın endişesi, gözaltı ve tutuklama şeklinde yansıyor. İktidar kitapları ve düşünceleri hapsedemeyeceğini bildiğinden onun yayılmasını engellemek için insanları hapsediyor.

Yaşanan hukuksuzluklar gözaltı ve tutuklamayla birlikte katlanarak arttı. Gözaltında parmak izi almak isteyen 10- 15 polis birden üzerime çullanıp beni yere yatırarak işkence yapmaya başladı. Aynı uygulama sırasında bir çok arkadaşın parmağı, eli,kolu kırıldı.

Sorguda hükümet tarafından resmi tatil ilan edilen “ 1Mayıs’a neden katıldığım,İzmir’de Gezi Parkı eylemleri için toplanma yeri olan Gündoğdu Meydanına nasıl hangi araçla gittiğim gibi anlam veremediğim sorular yöneltildi.

Daha hakimin karşısına çıkmadan sonucun ne olacağını tahmin edebiliyorduk. Tahmin ettiğimiz gibi de oldu tutuklama kararı çıktı. Adaletin terazisi bozulmuştu. Gece tutuklanıp Kırıklar F Tipine getirildik. Bilmeyenler için söyleyeyim. F Tipi tecrit demek. İnsanı dış dünyadan tamamen yalıtan özel bir hapsetme yöntemi. Burda üç kişilik hücrelerde psikolojik işkence altında tutuluyoruz. Şimdi bu yetmezmiş gibi bir de gün içinde aktif olarak kullandığımız havalandırmaya kamera takılıyor. Dışarıda her adımızıı takip edenler içeride de tecrit koşullarını ağırlaştırıyor. Bizse okuyarak, yazarak, tartışarak tecritin duvarlarını aşmaya çalışıyoruz.
Duyamasakta, göremesekte, dokunamasakta; sizi hissediyoruz. Yalnız olmadığımızI bilmek güzel bir duygu.

Zafere kadar daima!..

İzmir gezi direnişi tutsağı
Görkem ÖZER
B1 – 40
Kırıklar 1 nolu F Tipi Hapishanesi

15 Eylül 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; Gezi Tutsaklarıyla Dayanışma Ağı

• 
•