Sendika: Gezi direnişinin birinci yılına yaklaşırken: Türkiye’de işçi direnişleri – 13Melek (bantmag.com)

Yazı: 13Melek, İllüstrasyon: Ümit Kurt

Mutlaka gözden kaçırdıklarımız vardır ancak son bir senede gerçekleşen işçi direnişlerini toparlamaya çalıştık.

direnis-manset 

Gezi direnişinin birinci yılına yaklaştığımız şu günlerde geriye dönüp bakınca bize kalan en büyük mirasın direnme refleksi olduğunu görmekteyiz. ODTÜ, Tuzluçayır, Kuzey Ormanları, vb. gibi büyük direnişler dışında geçtiğimiz sene tanık olduğumuz sandık inisiyatifleri ya da merdiven boyama ve turnikeden atlama gibi eylemler ile Gezi arasında doğrudan bir hat mevcut. Ancak Gezi de elbette gökten zembille inmedi, örneğin ülkenin dört bir yanında gerçekleşen kentsel dönüşüm mücadeleleri Gezi’nin tohumlarının atıldığı hadiselerdi. Bu yazıda özellikle işaret etmek istediğimiz kırılma noktası ise 2009 sonunda başlayan Tekel işçilerinin 4/C karşıtı mücadelesi. Siyasal motivasyonları açısından Gezi’yle benzerlik gösteren ve yağmacı birikim sürecine karşı sınıf dinamiğini harekete geçiren bu direnişin de temelinde müşterek varlıkların sermayeye transfer edilmesi bulunmaktaydı. Aslında 2008 küresel krizinin yıkıcı etkisi ile memleket sathındaki işçi sınıfı bir dalgalanma içine girdi ve birbirinden kopuk gibi gözüken birçok yerel mücadele kayda değer bir birikim oluşturdu. Bu mücadeleleri saymaya kalksak yerimiz yetmez ancak THY, Togo, Şişecam, Yurtiçi Kargo, DHL, UPS, Cargill, Burger King, ATV-Sabah, Bilgi ve Koç Üniversiteleri, Brisa, Daiyang-SK, Renault, Deba, Legrand, PTT ve Çaykur gibi ulusal basında daha görünür olan örneklerden bahsedebiliriz. Bu örnekler ve Tekel direnişi de Gezi’nin ilham kaynakları arasındaydı ve her ne kadar Gezi için orta-üst sınıf üzerinden pek çok değerlendirme yapılsa da Gezi’nin bir işçi sınıfı direnişi de olduğunu görmek için polis şiddeti ile can veren gençleri hatırlamak yeter.

 

2014′ün ilk üç ayında 300′e yakın işçinin öldüğü, önemli bir kısmı ağır işlerde olmak üzere 1 milyona yakın çocuk işçinin bulunduğu, toplu iş sözleşmelerine (TİS) bağlı çalışan işçi sayısının 80′lerin sonuna nazaran yarıya indiği ve taşeron işçi sayısının son 15 senede dört katına çıktığı bir ülkede işçi direnişlerinin ivmesi de Gezi sonrasında arttı. Mutlaka gözden kaçırdıklarımız vardır ancak son bir senede gerçekleşen işçi direnişlerini toparlamaya çalıştık.

isci-direnisleri-1024x659

Aksa (Dersim): Maaşların ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve keyfi sürgünlere karşı 18 Eylül 2013’te iş bırakan enerji işçilerinin fiilî grevi tüm taleplerinin kabul edilmesi ile 24 Ekim’de sona erdi.

BEDAŞ (İstanbul): Şirketin haziran ayında Limak Holding’e devredilmesiyle bazı işçiler açıkta kaldı ve taşeron işçiler kadrolu işçileri kapsayan TİS maddelerinden yararlanamadı. 14 Ekim 2013′te işten çıkarılan beş işçi Galata Kulesi’nde pankart açma, Genel Müdürlük binasını işgal etme ve çadır kurma gibi eylemler sonunda 17 Aralık’ta işe dönme hakkı kazandı. Tes-İş’in TİS sorununa yönelik açtığı davalardan ise henüz somut bir sonuç çıkmadı.

Beltaş (Beşiktaş): TİS hakları için sendikal mücadele veren taşeron belediye işçileri belediye binası önündeki çadır protestolarına polisin saldırması üzerine 4 Kasım 2014 tarihinde CHP Beşiktaş İlçe Binası’nı işgal etti. İşgal esnasında açlık grevine de başlayan işçilerin direnişi firmanın açtığı davaları geri çekmesiyle kazanımla sonuçlandı. Antalya Büyükşehir, İzmir Çiğli ve Kartal geçen sene işçi direnişlerine sahne olan başka belediyelerdi.

Cerrahpaşa Tıp (Fatih): Taşeron firmanın rotasyona uğrattığı yemekhane işçileri gittikleri Beyazıt Kampüsü’nde taşeron ihalesinin bitmesi üzerine işyerlerine dönmek istemiş ancak gerekçe gösterilmeden işbaşı yaptırılmamıştı. Hastane önünde çadır kurup üç hafta direnen işçiler 3 Şubat 2014′te işlerine geri döndü. Benzer taşeron işçi eylemleri Çapa, Haseki, Hacettepe, Balcalı (Adana) ve Farabi (Trabzon) hastanelerinde de vuku buldu.

Cofle Metal (Tuzla): İş kalmadığı bahanesi ile işten atılan Birleşik Metal-İş üyesi beş işçi fabrika önünde gerçekleştirdikleri on yedi günlük direniş sonrasında şirketin yine Tuzla’daki başka bir fabrikasında geçici olarak işe başlama ve ilk işçi alımında Cofle’ye geri dönme hakkı kazandı.

Crown Bevcan (İzmit): Yaşanan sendika krizi iki seneyi bulan ambalaj fabrikasında TİS yetki tespiti davası sürerken dört işçi de işten atılmıştı. Direniş sonucunda Birleşik Metal-İş 18 Nisan 2014’te TİS yetkisini kazandı.

Çukurova Kargo (Mersin): Sendikalaşmanın önüne geçmek için işten atılan üç işçi işyeri önünde üç hafta sürdürdükleri direniş sonucu 1 Nisan 2014’te taleplerini firmaya kabul ettirdi.

Darphane (Cevizli): TİS sürecindeki dayatmalar, işyeri kapısındaki insaniyet dışı aramalar ve budanan sosyal haklara karşı iş bırakan işçiler iki ayı aşan grev sonrasında, 14 Eylül 2013 tarihinde, zam oranları ve işyeri kurallarındaki düzenlemelere dair mutabakat sağladı.

DEDAŞ (Diyarbakır): Daha önce Şırnak, Urfa, Batman ve Mardin’de de iş bırakma eylemlerine sahne olan şirketin Amed’de çalışan yüz otuz arıza onarım bakım işçisi kötü çalışma şartlarına karşı iş bıraktı. Polis saldırısına maruz kalan ve zorla işe giriş çıkış belgesi imzalatılmaya çalışan işçiler DEDAŞ binasını işgal etti. İş malzemelerinin düzenli olarak verileceği sözü üzerine on bir günlük eylem sonrasında 15 Nisan 2014’te işbaşı yapıldı.

Edaş (Ağrı): Özelleştirme ve taşeronlaşma enerji gibi ağır bir işkolunda sadece güvencesizleşme değil, aynı zamanda ölüm demek. Özelleştirme sonrası şirketi devralan Çalık-Kiler grubunun otuz yedi işçiyi işten çıkartması ve kölelik koşullarına sahip sözleşmeler imzalatmak istemesi üzerine tüm işçiler direnişe başladı. On iki gün boyunca yapılan çadır eylemi ve imza kampanyası sonrasında şirket geri adım attı ve işçiler 19 Şubat 2014’te işbaşı yaptı.

Emlak Konut (Bahçeşehir): 1STANBUL Evleri inşaatında çalışan ve dört aydır ücretlerini alamayan işçiler 6 Nisan 2014’te çalıştıkları şantiyeyi işgal etti. Dört gün süren eylem ödemelerin yapılması ile sona erdi.

ENA Tekstil (Bursa): Sendikal çalışmaları engellemek isteyen patronun önce işçilere çalıştıkları işler haricinde iş vermesi, sonra da on üç kadın işçiyi işten atması sonucu fabrika önünde direniş çadırı kuruldu. Fabrikadaki eylem dokuz aydır devam ediyor.

Feniş Alüminyum (Gebze): Maaşlarını uzun süredir düzenli alamayan altı yüzden fazla işçi 9 Eylül 2014’te fabrikanın iflas ettiği gerekçesiyle üç aylık ücretleri ve tazminatları ödenmeden kapı önüne kondu. Fabrikayı işgal eden işçiler direnişlerine aylardır devam ediyor. İşten çıkarılan işçilerden biri olan Nizamettin Önelge işgal süreci esnasında çalıştığı bir inşaatta iş cinayetine kurban gitti.

Fokker Elmo (İzmir): Türk Metal’in örgütlü olduğu havacılık şirketinin işçileri TİS sürecinde anlaşma sağlanamaması üzerine 29 Ağustos 2014’te greve başladı. Grev, seksen birinci gününde TİS’in kabul edilmesiyle bitirildi.

Greif (Esenyurt): Düşük ücretler, iş kazaları, sosyal haklardan yoksunluk ve işyerinin 44 taşeron firmaya parçalanmış olması sebeplerle sendika örgütlenmesi başlatan işçiler TİS’e dair yasal prosedür devam ederken kendi taban örgütlülüklerine dayanarak fabrikada işgal başlattı. İşgalin altmışıncı gününde, 10 Nisan 2014 tarihinde, fabrikaya giren çevik kuvvet işçileri dışarı çıkarsa da direniş devam etmekte.

Hakan Plastik (Çerkezköy): Asgari ücretle uzun saatler sağlıksız koşullarda çalıştırılan kırk kadar işçi Lastik-İş bünyesindeki sendikalaşma faaliyetleri sebebi ile işten atıldı ve fabrikanın önünde direnişe geçti. 15 Nisan 2014 tarihinde fabrika müdürü işçilerin üzerine araç sürüp ikisini yaraladı. İşçiler üretimi durdurma ya da işgal gibi eylemleri değerlendirmekte.

İSDEMİR (Hatay): Dört bin demir çelik işçisini kapsayan TİS koşullarında anlaşma sağlanamadığı için Temmuz 2013’te başlayan grev 7 Ağustos’ta anlaşma sağlanmasıyla son buldu.

Jumbo (Esenyurt): Mutfak eşyaları üreten firmanın işçileri geriye dönük ikramiyelerinin ödenmesi ve ücret düzeltmeleri talebiyle 27 Haziran’da greve çıktılar. Direniş eylül ortasında sonuç verdi.

Kazım Süren Deri (Tuzla): 22 Ağustos 2013’te TİS sürecinin tıkanmasıyla grev kararı alınan fabrikadaki uyuşmazlık eylül sonunda sözleşmenin kabul edilmesiyle sona erdi.

Karşı (Zeytinburnu): Kendilerine bir tebligatta bulunulmadan ve ödemeleri yapılmadan gazeteleri kapanan işçiler kendilerini gazete binasına kapattılar ve direnişe devam ediyorlar.

Kazova (Şişli): 31 Ocak 2013′te işçilerin maaşlarını ödemeden bazı malları satıp fabrikanın kapısına kilit vurmak isteyen işverene karşı ilk eylem 27 Şubat’ta Taksim’de yapıldı. Önce bir çadır kuran, 29 Haziran 2014’te ise fabrikaya giren işçiler bırakılan malzemeleri ve yarı işlenmiş bazı ürünleri kullanarak üretime başladı. Firmanın makinelerine el koyan işçiler açtıkları Diren! Kazova mağazasında ürettikleri ürünler dışında sanatçıların da üretimlerini sergileyip bir kültür merkezi oluşturmakta.

Kumport (Ambarlı): Ağır çalışma koşulları, meslek hastalıkları ve iş kazalarına karşı bir yılı aşkın süredir Liman-İş’te örgütlenme mücadelesi veren işçilerden 150 kadarı yeni yıldan bugüne dek işten atıldı. Diğerleri ise tehdit ve baskıyla sendikadan istifaya zorlanıp mobbinge maruz kalıyor. İşçilerin liman önündeki direnişi devam ederken Selçuk Kemer 13 Nisan 2014’te mesaisi esnasında mafi aracının altında kalarak can verdi.

Leroy Merlin (Ankara/Bursa): TİS sürecinde anlaşma sağlayamayan işçiler Türkiye’nin ilk AVM grevine imza attı. 16 günlük grev sonrasında mevcut yol ve yemek yardımları korundu, yeni bir sosyal yardım paketi tanımlandı, ücretlerdeki erimeyi telafi edecek bir planda anlaşıldı.

Luna Elektronik (İzmir): Sayaç üreten firmada günde 16 saate kadar çalışmak zorunda kalan, sigorta primleri yatırılmayan ve kötü muameleye uğrayan işçilerden 120′si Birleşik Metal-İş’e üye oldukları gerekçesi ile hukuksuz bir şekilde işten atıldı. Lavaboda geçirilen zaman üzerinden saniye hesabı yapılan fabrikadaki direniş 25 Şubat 2014’ten beri devam ediyor.

Migros (İstanbul): Taşeronlaştırma yoluyla sendikal hakları gasp edilen depo çalışanları yıllar süren mücadeleleri sonrası DGD-Sen’i kurarak örgütlenmekte ısrar edince aralık ayı sonundan itibaren işten atılan işçi sayısı 50′yi buldu. Farklı şubeler önünde eylemlerine devam eden işçiler en son 6 Nisan 2014’te Kadıköy Migros’taydı.

Moda Çorap (Davutpaşa): Ödenmeyen ücretleri için 10 Mart 2014 tarihinde iş bırakarak fabrikayı işgal eden işçiler bir hafta sonra maaş ve tazminatlarının ödenmesi üzerine işgale son verdi, fabrikadaki makineler de işçilerin üzerine devroldu.

Narin Tekstil Karaca (Bayrampaşa): Bir kısmının e-devlet şifresi tehditle alınıp sendikadan istifa ettirilen işçilerden istifa etmeyen ikisi ise işten atılanlara hiçbir hak tanımayan İş Kanunu’nun 25. maddesi (ahlak ve iyi niyet kuralları) gerekçe gösterilerek haksız yere kovuldu. İşçiler Şubat 2014’ten beri fabrika önünde çadır direnişinde.

Punto Deri (Zeytinburnu): Lüks ürünlerini binlerce avroya satan firma işlerinin azaldığı gerekçesi ile 81 işçiyi Deriteks sendikası üyesi oldukları için işten atmıştı. 265 gün süren direniş sonuç verdi, mahkeme işten atılan işçilerin 17′sinin 16 aylık brüt ücret tutarında tazminatları verilerek işe iadesini karara bağladı. Bu karar diğer işçiler için de emsal olabilecek.

Seyitömer Elektrik (Kütahya): Bir süre önce özelleştirilen şirketin 109 işçisinin işten çıkarılması üzerine 17 Nisan’da üretim tesisi içinde yürüyüşe geçen işçiler polis saldırısı üzerine fabrikadaki misafirhaneyi ateşe verdi ve iki aracı ters çevirdi. Birçok gözaltı oldu ve 20 kadar işçi adliyeye sevk edildi.

Standard Profil (Manisa): Düzce’deki meslektaşları TİS imzalayan Manisa işçileri sendika haklarını kullanmak istemeleri sonrasında sendikadan istifaya ya da muhbirliğe zorlandı, birçoğu da işten çıkartıldı. Mayıs 2013′te tuvaletlerin kilitlenmesi ve yemeğe çıkarılmamak gibi uygulamalara maruz kalan işçiler bir vardiya çıkışı sonrasında işyerinde kaldı ve aynı gün kırkı aşkın işçi daha işten atıldı. Fabrika önündeki direniş o zamandan beri devam ediyor, bu esnada fabrika müdürünün işçi kadınlara taciz mesajları yolladığı iddiaları üzerine soruşturma başlatıldı.

Temsa Nakış (Güneşli): Maaşlarının arttırılması ve resmi tatiller ile fazla mesai ücretlerinin verilmesi için eylem yapan işçilerden ikisi işten çıkarılınca diğer işçiler de direnişe geçti. İşverenin tepkisi 10 işçiyi daha işten atmak oldu. Yeni alınan işçilere sigorta yapılsa ve asgari ücretle çalışan kadınlara zam uygulansa bile örgütlenme konusundaki uzlaşmaz tutum devam ediyor ve işten atılan işçiler henüz geri dönmedi. Direniş sürüyor.

Yatağan/Yeniköy/Kemerköy (Muğla): Söz konusu termik santraller ve iki kömür madeninin özelleştirme kararının iptali için Ağustos 2013’ten beri süregelen bir direniş mevcut. Ocak ayında Ankara’ya giderken polis tarafından engellenen işçiler başbakanın marttaki yerel seçim ziyareti esnasında da OHAL tedbirlerine maruz kaldı. 10 Nisan 2014’te ikinci Ankara seferini yapan işçiler 18 Nisan’da polis saldırısına maruz kalsalar da Özelleştirme İdaresi’nin karşısındaki Kurtuluş Parkı’ndaki nöbetlerine devam ediyor. Aynı zamanda Kemerköy ve Yeniköy ihalelerini kazanan IC İştaş önünde de bir eylem düzenlendi.

Zentiva İlaç (Lüleburgaz): İşverenin daralma gerekçesiyle 50 işçiyi işten çıkartacağını söylemesi üzerine 400′ü aşkın işçi Şubat 2014’te fabrikayı işgal etti. Bir hafta kadar süren işgal sonrasında imzalanan protokole göre işten atılan 16 işçinin 10′u geri alınacak, ayrılmaya gönüllü olan diğer işçilere ise ek tazminat ödenecek.

Zorlu Tekstil (Denizli): Teksif sendikasına üye oldukları işin azlığı bahane gösterilerek Ocak 2014’te 36, Şubat ayında 7 işçi atılan fabrikada işçilerin konuşmalarını dinlemek için tuvalet kapılarının sökülmesi gibi uygulamalar mevcut. Fabrika önündeki direniş sürüyor.

8 Mayıs 2014
Haberin kaynağı için tıklayınız: sendika.org