Kaosgl: İçimdeki gökkuşağını griye boyamaya gücünüz var mı? – Halil Kandok

Beni tek renge boyamaya çalıştıkça, daha bir renkleniyorum, içimdeki renkler daha bir çeşitleniyor, daha bir çoğalıyorum

gökküşağı

İstanbul’da bir vatandaşımız çevreyi güzelleştirmek adına sokak merdivenlerini kendi imkânlarıyla günlerce emek sarf ederek gökkuşağının renklerine boyuyor, insanlarımızın çok da hoşuna gidiyor ama belediye bu güzelliğe tahammül edemiyor.

Neden?

Çünkü kuralları iktidar koyar. Güzellikler vatanın milletin çıkarına da olsa, ondan izinsiz yapılan her iş egemenliğine saygısızlıktır. Çünkü kendisine danışılmadan yapılan her iş yönetimden pay koparmaktır. Eğer bu güzelliklere toleranslı davranılırsa, bunun arkası gelir ve iktidarları kimse iplemez diye düşünüyorlar olsa gerek. Açıkçası ve kısacası iktidarların işine gelmez vatandaşların düzgün bir şekilde bile olsa kendi kendini yönetmesi, hayatı güzelleştirmesi. Her şey kötü bile gitse ipler iktidarların elinde olmalıdır.

Neden?

Çünkü vatandaşın yaptığı her şey bir isyan olarak algılanmaktadır özellikle “Gezi” olaylarından sonra. İktidar demek tek renk demektir. Onun yapısal ve işlevsel olarak tek tip bir biçimi vardır. Eğer hayatı biraz renklendirmeye çalışırsan, daha doğrusu hayatın renklerini ortaya çıkarmaya çalışırsan bunu varoluşuna bir tehdit olarak algılar ve korkusunu senin rengini, biçimini silerek kendininkine benzetmeye çalışır.

Neden?

Merdivenlerin gökkuşağı rengine boyanmasını, eşcinsellerin bayrağı olan gökkuşağı gibi algılamış olabilirler mi iktidarın belediyesi? Olabilir bence. Çünkü eşcinseller son yıllarda daha bir görünür, seslerini daha bir gür çıkarır oldular ve “Gezi” olaylarının da parçalarındandı ayrıca. Zaten ahlakçı zihniyete sahip olan iktidarımızın en ötekisi, en nefret ettiği, haklarının iade edilmesinin asla düşünülmediği, hiç değer verilmeyen, yok sayılan, yok edilmeleri için hedef gösterilen, nefret suçlarına ve cinayetlerine kurban edilen kesim değil mi eşcinseller? Her siyasi görüşe bir nebze olsun tahammülleri olan ama eşcinsellik kelimesini ağızlarına bile almaktan itinayla kaçınan bir zihniyetin gökkuşağı renklerinden rahatsız olması olağandır diye düşünüyorum.

Ve belediye merdivenleri griye boyayanların kendileri olmadığını söylüyor. Oysa boya, “Gezi” olaylarında yazı ve çizimlerin üzerine kapatmak için kullanılan boyayla aynı.

Tamam gökkuşağı rengine boyanan merdivenleri griyle kapatan belediye görevlileri olmasın diyelim. İktidar ve birimleriyle aynı zihniyette olduktan sonra kim olduğunun ne önemi var? İktidarla örtüşmüyor mu bu doğanın renklerine, çoğulculuğuna karşıtlık.

Bu arada biz eşcinseller olarak bu gökkuşağı rengine boyanan merdivenleri hemen sahiplendik oysa gökkuşağı demek sadece eşcinsellik değil ki. Bu renkler hayatın renkleri ve boyayan vatandaşımız da hiçbir siyasi amaçla boyamadığını söylüyor. Biz eşcinseller gibi yapılan işten bir güzellik çıkarmak varken, tabi bazıları kötülük çıkarmayı tercih ediyorlar. Çünkü heteroseksizmin iktidarından vatandaşına kadar herkes doğduğu günden itibaren tek renk, tek tip, tek güç olarak yetiştiriliyor ve bu gücü de kaybetmek istemiyorlar.

Ama unuttukları, akıl edemedikleri bir şey var. Merdivenleri griye boyamakla ne doğanın renklerini, ne de içimdeki renkleri griye boyayabilirsiniz. Çok renklilik ve farklılıklar hayatın gerçekleridir kabul etseniz de, etmeseniz de. Beni tek renge boyamaya çalıştıkça, daha bir renkleniyorum, içimdeki renkler daha bir çeşitleniyor, daha bir çoğalıyor ve bu çok renkliliği daha bir hissediyorum, baskı arttıkça daha bir kendime geliyorum, daha bir kendime inanıyorum. Çünkü bazen gerçekleri yok etmeye çalışmak onun varoluşuna ivme kazandırır, katkı sağlar. Çünkü yok edilmeye çalışılırken acı çekiyorsam ve hayatın gerçeklerinin yok edilmesi söz konusu değilse, elbette daha güçlü bir şekilde var olmaya çalışacağım.

Halil Kandok
02 Eylül 2013
Kaynak;kaosgl.org