Fıratnews: Yeni nesil ‘Hayır’ diyor

Gezi parkı direnişi 10’uncu gününü doldururken, gözler yeni neslin isyanına çevrildi. “Niçin bugün de dün değil” sorusuna yeni nesil “Biz anne babalarımız gibi susanlardan, alışanlardan olmayacağız. Biz hayır diyeceğiz” diye cevaplıyor.

Gezi-direnisciler

Çoğu 15-18 yaşlarında lise öğrencileri. Hepsi Türkiye’de süregelen suskunluk, ezilmişlik ve alışılagelmiş baskı ve otoriteye yeter demek için alanları dolduruyor. Başbakan Erdoğan onlara” çapulcu “ ismini taksa da onlara göre en büyük çapulcunun mazlumdan yana gözükerek iktidarı eline geçirdikten sonra diktatöre dönüşen zihniyet olduğuna dikkat çekiyorlar. 1980 askeri darbesi ve kirli savaşın en yoğun hissedildiği dönemde doğan bu yeni nesil ne askerin ne polisin artık halkın sözünün geçtiği demokratik bir sistem istiyor. Taksim’de günlerdir polis terörüne direnen bu neslin temsilcilerinin görüşlerini derledik.

‘ARTIK UZAKTAN İZLEYEN GENÇLERDEN OLMAYACAĞIZ’

Sinem (15):  Yapılan haksızlıklara, zulümlere bugüne kadar sustuk, evlerimizden okullarımızdan olan biteni izledik ama artık patlama noktasına geldik. Bizim bütün haklarımız elimizden alındı, parasız eğitim veya anadilde eğitim isteyen üniversite öğrencilerinin tutuklanması,  her şeyin yasaklanması, kimsenin artık konuşamaması, ülkenin tek bir ağızdan yönetilmesi… Baskının geldiği noktayı hep uzaktan izliyorduk. Olan bitenin farkındaydık  ancak  insanlar uyanmadığı ve tepki göstermediği için biz de susmak zorunda kalıyorduk. Toplumu saran korku hali bizi de frenliyordu.  İşte bu Gezi Parkı direnişiyle bardak taştı. Artık bizim eğlenme alanlarımıza, yeşil alanlara kadar burunlarını sokmaları ve çocuk, genç, yaşlı demeden polisin herkese saldırması bardağı taşıran son damlaydı. Biz bu geçen 10 günde çok şeyin farkına vardık. Korkuların yersiz olduğunu, kararlı olduktan sonra tüm duvarları yıkabileceğimizi anladık. Artık korkmuyoruz ve haksızlıkları televizyonlardan izlemekle değil bire bir karşı gelmekle bir yerlere varılacağını anladık. Bundan sonra herkes birlik olup yaşanan her zulme tepki göstereceğiz, uzaktan izleyen gençlerden olmayacağız, hayır diyeceğiz. Sistemin dayattıkları değil bizim istediğimiz olacak.”

SOKAKLARIN GERÇEK SAHİBİ BİZİZ

Alara (15): “Bu kadar süre insanlar ses çıkartmak istese de ses çıkartamadı. Bu bardağın son damlasıydı. Eskiden hep filmlerden izliyorduk bu tarz büyük isyanları, bugün böyle bir başkaldırının bire bir katılımcısı olmak bana daha da güven verdi. Hayır diyebileceğimi, içime atmadan haykırabileceğimi gördüm.  AKP iktidarı başta çok büyük vaatlerle geldi. Mazlumların, yoksulların, ezilenlerin yanında kendini gösterdi ancak çok geçmeden bunların hepsinin bir numaradan ibaret olduğunu anladık. Gücü ellerine geçirdikten sonra sermayenin, zenginlerin yanında yer aldıklarını anladık. Bir parka bile tahammülü olamayan bir iktidar yarın nefes almamıza bile karışır. Nitekim 10 gündür polis tarafından atılan gaz bombalarından artık nefes bile alamıyoruz. Sonuna kadar direneceğiz ve sokakların esas sahibinin polis, AKP, Başbakan Erdoğan değil halk olduğunu anlatana kadar alanları boşaltmayacağız.

ESAS ÇAPULCU ERDOĞAN

Elif (15): Çevreyi güzelleştirmek adı altında her yeri alışveriş merkezleriyle dolduruyorlar. Çiçek, ağaç dikeceklerine AVM’ler dikiyorlar. Her yer beton bir mezarı andırıyor. Kendi çıkarlarını düşüneceklerine halkın çıkarlarını gözetmelerinin vakti geldi. Tayyip Erdoğan’ı buraya taşıyan halksa o halkın sesini duymak zorundadır. Öyle herkese hükmetmeye çalışamaz. Belki bugüne kadar insanlar çok sustu, boyun eğdi, ancak bu böyle devam edemezdi ve bu patlama da zaten bunun göstergesi. Kendisi böyle olaylarda ancak kaçacak delik arar ama biz 15 yaşında gaz da yeriz, portakal gazı da yeriz ama hiçbir yere kaçmayacağız. Özgürce yaşama hakkımızı savunacağız. Polis istiyorsa coplarla vursun, öldürsün, hiçbir şeyden korkmuyoruz. Ülke dışına kaçan kendisi asıl, bu onun korkaklığı bize çapulcu diyor çapulcu olan kendisi.

TAYYİP’İN POLİTİKASI HİTLERİNKİ GİBİ

Enes (17)Lise 3. sınıf öğrencisi: Erdoğan kendi aleyhinde konuşanlara kendince bir kalıp yakıştırıyor, isim takıyor, halkı değil  kendi taraftarlarını tatmin etmeye çalışıyor. Bugün burada yaşanan direniş aslında sadece bir çevre olayı değil, bir patlama noktası. Uludere olsun, Reyhanlı olsun, bu bütün bu zalimliğe karşı bir patlamadır. Bana göre en büyük çapulcu ve faşist Tayyip Erdoğan’dır. Sadece kendi kitlesine hitap ediyor, başkalarının haklarını gözardı ediyor. Daha düne kadar Beşar Esad’a çıkışan birisinin bugün aynı yöntemleri uygulaması her şeyin özeti zaten. Ama istediğini yapsın, isterse üzerimize sadece polisleri değil tankları da salsın biz geri adım atmayacağız. Hakkımızı direnerek kazanacağız. Eğer laik bir cumhuriyetin başbakanıysa reformları yapması gerekir. Ben Tayyip Erdoğan’ın politikasını Hitler’den farklı görmüyorum. Aynı faşistlikle aynı yoldan ilerliyor. Karşı olduğumuz için buradayız.

BU SOKAKLAR BİZİM !

Samet (16): Haksızlık yapıyorlar bize, biz de sonunda patladık. Yumruklarımızı sıktık sıktık patladık sonunda. Halkın vergileriyle yaşayan polisin halkı düşman gördüğü bir ülkede ne beklersin abla?  Bizi resmen düşman gibi görüyor. Bize çapulcu diyen Erdoğan önce kendi canavar polisine ve kendisine baksın. Gelsinler isterlerse top ve tüfekle gelsinler biz durmayacağız, durmak yok. Yeni nesil olarak susmaya hiç niyetimiz yok, babalarımız sustu, dedelerimiz sustu ama biz susmayacağız.Biraz geç oldu ama temiz oldu.Burada çok büyük bir dayanışma yakaladık bunu bırakmak istemiyoruz. Şu anda polislerin hiç biri buraya giremez ve sokmamak için elimizden ne geliyorsa onu yapacağız çünkü bu sokaklar onların değil bizim.

Yağmur (16): Lise 2. sınıf: AKP hükümetinin faşist politikalarına karşı mutlaka bir şeyler yapacağız, hiç durmayacağız. Burada artık hayır diyen bir nesil var bunu iyi okumaları gerekiyor. Şu anda sosyalist, ulusalcı, dinci diye ayrılmıyoruz. Şu anda burada birliğiz, biriz. Ve biz yeni nesil olarak her haksızlığın karşısına çıkıp dur diyeceğiz.

Ahmet (17): Lise son sınıf öğrencisi: İlk önce 3-5 ağaçla başlayan bir direnişti. Sonra 3-5 ağacın kesilmek istenmesi bir halkın yeniden dirilmesini sağladı. AKP hükümeti devrimci-dinci, ulusalcı, sosyalist demeden herkesi bir diktatörlük kalıbına alıştırmaya çalıştı ancak sökmedi. Bu diktatörlüğe karşı büyük bir direniş sergiliyoruz. Biz bu direnişi sonuna kadar sürdüreceğiz ve bizim itaat etmemizi bekleyenlere güzel bir ders vereceğiz. Yaşasın Taksim direnişimiz.

Zeynep Kuray
6 Haziran 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; firatnews.com