İsveç Parlamentosunda Avrupa Birliği’yle İsveç ilişkilerinin ele alındığı oturumda konuşma yapan Çevre Partisi Yeşiller, Hıristiyan Demokratlar ve Merkez Parti’sinin Dış Politika Temsilcileri Türkiye’de Taksim Parkı’nda başlayan ve tüm ülkeye yayılan direnişe yönelik polis saldırısına dikkat çekerek Dışişleri Bakanı Carl Bildt ile İsveç Hükümeti’ne ifade ve gösteri özgürlüğüne yönelik saldırıları protesto etmeleri çağrısında bulundu.
Çevre Partisi Yeşiller Milletvekili ve Dış Politika Sözcüsü Bodil Cebellos Türkiye’de 12 günden bu yana süren gösterilerde 3 kişinin yaşamını yitirdiğini, 4 bine yakın kişinin yaralandığını hatırlattıktan sonra Taksim’de bir yeşil alanın alış-veriş merkezine dönüştürülmesine karşı çıkan göstericilerin barışcıl eylemlerinin polisin sert müdahelesinden sonra despotça davranan ve göstericilere hakaret eden Başbakan Tayip Erdoğan’a karşı ülke çapında bir direnişe dönüştüğünüğ söyledi.
Gösterilerin başını gençlerin çektiğine dikkat çeken Cebellos, “Çok açıktır ki yaşlılar gençleri dinlemeli. Daha yaşlı olmak otomatik olarak daha akıllı olmak demek değildir. Biz burada, Avrupa Birliği ülkelerinde ve AB’ye üye olmak isteyen Türkiye’de gençleri dinlemek zorundayız”dedi.
Cebellos, Türkiye’nin daha otoriter bir rejime doğru yol aldığını, siyasi iktidarın gençleri dinlemek yerine gençleri korkutarak ve daha aşırı şiddet uygulama tehditiyle susturmaya çalıştığına dikkat çekti.
ERDOĞAN KOMŞU ÜLKELERİNDE OLANLARDAN DERS ALMAMIŞ
Tarihin gösterileri şiddet kullanarak ve korkutmaya çalışarak bastırma devrinin geçtiğini belirten Cebellos, Erdoğan’ın Akdeniz ülkelerinde ve komşu ülkelerde olanlardan ders almamasını, olanların yeşil alanların ortadan kaldırılmasına, insanların günlük yaşamlarına müdadalesine karşı bir karşı çıkış olduğunu anlayamamasını garip karşıladığını söyledi.
Cebellos, İsveç ve Türkiye arasında iyi ilişkiler olduğunu hatırlattı ancak bunun insan hakları ihlal edilir, toplantı yapma özgürlüğü kurumların aşırı şiddetine maruz kalır ve basın özgürlüğü ihlal edilirken sessiz kalmaları anlamına gelmeyeceğini söyledi ve Türkiye’nin Dünyada gazetecileri en fazla cezaevine atan ülke olduğuna dikkat çekti.
Dışişleri Bakanı Carl Bildt’in konuyu Başbakan Erdoğan’la görüşüp görüşmediğini bilmediklerini belirten Cebellos, Avrupa Birliği’ne üye olmak isteyen bir ülkede bu tür şeylerin kabul edilemeyeceğini Carl Bildt’in açıklamasını talep etti.
KALICI BİR BARIŞIN SAĞLANMASI UZAK GÖRÜNÜYOR
Halk Partisi adına bir konuşma yapan Milletvekili İsmail Kamil Türkiye’nin AB üyesi olabilmesi için çok yol katetmesi, herşeyden önce basın ve ifade özgürlüğüne saygı göstermesi gerektiğini söyledi. Kürt sorunun çözümünde AKP İktidarının bazı adımlar atmasına karşı kalıcı bir barışın hala uzak göründüğünü söyleyen Kamil, Halk Partisi’nin Türkiye’nin dışlanmasına karşı olduğunu, reformları yaşama geçirmesi ve AB içinde yer alması için Türkiye’ye yardımcı olunması gerektiğini ifade etti.
Hıristiyan Demokratlar’ın Dış Politika Sözcüsü Desirre Pethrus, Türkiye’nin uzun yıllardan bu yana AB’ye üye olmak için beklediğini hatırlattıktan sonra reform sürecinin yavaşladığını, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olmak için gerekli reformları yapmadığına dikkat çektikten sonra şunları söyledi:
GENÇLER DEMOKRASİ VER İNSAN HAKLARINA SAYGI GÖSTERİLMESİNİ İSTİYOR
“Çok sayıda gazeteci cezaevlerinde. İstanbul ve Ankara Meydanlarındaki durumu görüyoruz. Gençler baskıya karşı seslerini daha fazla yükseltiyor, demokrasi ve insan haklarına saygı gösterilmesini istiyor. Kürt Halkının talepleri hala karşılanmadı. Türkiye’deki sorunların barışcıl yollarla çözülmesi gerekir.”
Eleştirileri cevaplayan Avrupa Birliği ve Demokrasi Bakanı Birgitta Ohlsson son haftalarda Türkiye’de meydana gelen olayların çok kaygı verici verici olduğunu, Türkiye’nin AB üyesi olabilmesi için kendisine daha önce bildirilen reformları hayata geçirmesi gerektiğini ancak Türkiye’nin dıştalanmasından yana olmadıklarını söyledi. AB Dış Politika Sözcüsü Catherine Ashton’un bunu yaptığı açıklamada açıkca vurguladığını, kendilerinin de aynı şekilde açıkca Türkiye’ye eğer AB’ye üye olmak istiyorlarsa insan hakları, demokrasi, azınlıkların hakları ve basın özgürlüğüne saygılı olmalarını vurgulamaya devam edeceklerini söyledi.
Daha sonra söz alan Bodil Cebellos kendilerininde Türkiye’nin dıştalanmasından yana olmadıklarını ancak olanlar karşısında İsveç Hükümeti’nin düşüncelerini açıkça kamuoyuna açıklamasını talep ettiklerini dile getirdi.
12 Haziran 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız, firatnews.com
