Fıratnews: ‘Her yerde Aleviyiz demekten korkuyoruz’

Suriye’de El Nusra ve Özgür Suriye Ordusu’na bağlı çete gruplarının zulmünden kaçıp, İstanbul’a sığınan Suriyeli Türkmen Alevi Mültecilerin dertleri bitmek bilmiyor. Kalacak yerleri olmadığı için 5 gün boyunca Kumkapı sahilindeki parklarda yaşamak zorunda kalan Suriyeli Türkmen Alevi aileler, Fatih belediyesi tarafından parktan atılınca bu kez yerleştirildikleri Sultangazi Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nde yaşam mücadelesi veriyorlar. ANF’ye konuşan Suriyeli Alevi aileler, “Her yerde Aleviyiz demekten korkuyoruz” diyerek yaşadıkları drama dikkat çektiler.

Türkiye’de ki ana akım medya ve uluslararası basında Suriye’deki Özgür Suriye Ordusu halkın kurtarıcı olarak göstermeye çalışıyor. Oysa Suriye’deki savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan mültecilerin anlattıkları başka bir tabloyu ortaya koyuyor. Özellikle Suriye’de Alevilerin yönetimde olması Alevilerin çok rahat yaşadığı izlenimi uyandırsa da, Suriyeli Alevilerin korkusu her şeyi özetliyor.

NAMLUNUN UCUNDAKİ YAŞAMDAN SEFALETE

Çoğu Halep’in Haydariye ve Ezediye bölgelerinden gelen ailelerden biri olan Mohammed ailesi çok sıkıntılı bir süreçten geçtiklerini belirtiyor. Her yeri kuşatan Alevi düşmanı El Nusra çeteleri yüzünden eşi ve 5 çocuğuyla Halep’i terk etmek zorunda kaldığını anlatan baba Hasan Mohammed, daha düne kadar Halep’te çetelerin namlularının ucunda yaşadıklarını belirtiyor. “Çeteler birçok akrabamızın boğazını keserek katletti” diyen Mohammed, “ Köyümüz ise bombalandı. Annem, babam, iki kardeşim patlamalarda hayatını kaybetti. Biz de daha fazla dayanamayıp can korkusuyla 5 aile toplam 32 kişi Hatay sınırından Türkiye geçtik” diye konuştu.

SURİYE’DE ALEVİ OLDUĞUMUZU SAKLIYORDUK

Halep’te inşaat işinde çalıştığını bugün ise ailesini doyurmak için muhtaç hale düştüğünü belirten Mohammed, “Savaş bizi sadece yurdumuzdan etmedi aynı zamanda bugüne kadar düşünemediğimiz durumlara da düşürdü” diyor. Gazetelerde anlatılanların çoğu yalan olduğunu ve Suriye’de Alevi olmanın infaz edilmek için yeterli bir neden olduğuna dikkat çeken Mohammed, “Orası Türkiye gibi değil. Burada Sünni ve Aleviler beraber yaşayabiliyor. Suriye’de ise bu birliktelik imkânsız hale getirildi. Tıpkı bir zamanlar Bosna da olduğu gibi. Biz orada da Alevi olduğumuzu saklıyorduk. Burada da bu korkuyu üzerimizden atmış değiliz ” diye konuştu.

SURİYE’DE DE KONTRA FAALİYETLER

Kente birçok muhalifin ve El Nusra’cı çetelerin Suriye ordusuna ait askeri üniformaları giyerek köyleri bastığına ve pek çok insanı katlettiğine dikkat çeken Mohammed, “Bunu orada hemen herkes bilir. Ancak insanlar bu olanları anlatmaktan korkuyor” diyor. Suriye üzerinden çok büyük oyunlar oynandığını, bu oyunların ise Amerika tarafından tezgâhlandığını savunan Mohammed, “Şimdi de ülkemiz üzerine büyük oyunlar oynanıyor. Mezhep çatışmaları yoğunlaştı. Bu yaşanan savaş Amerika’nin oyunu. Ortadoğu’yu Sünnileştirme oyunu ” diye konuştu.

ÖNCE SEVDİĞİNDEN SONRA ÜLKESİNDEN AYRI DÜŞTÜ

Hasan Mohammed’ın 17 yaşındaki tek oğlu Ali ise ağır bir travmadan yeni çıkmış. Çocukluğundan beri sevdiği Zeyneb isimli kıza kavuşmaması acılarına acı katmış. Zeyneb’in nerede olduğunu sorduğumda, çaresiz bir ifadeyle “ Mezarda” diyor. Önce mecazi anlamda bunu söylediğini düşünsem de Ali konuşmasında Zeyneb’in babasının evlenmelerine karşı çıktığı için 4 ay öce intihar ettiğini söylüyor. Orada ölüm o kadar doğal bir sözcük haline gelmiş ki, her şey bir alın yazısı olarak kanıksanmış. Ali de ülkesini özlüyor ama ona bu yolculuk daha çok bir macera gibi geliyor. Belli ki yaşadığı dramın büyüklüğünün henüz farkında değil. Babası Hasan sigarasından kederli bir yudum alırken, Ali ise babasının başucunda oturmuş ne zaman kendilerine ait bir eve taşınacaklarını sorup duruyor.

HİÇ BİR YER KENDİ EVİN GİBİ OLAMAZ

Başka bir Alevi ailesi olan Abali’liler için de durum farksız. Eşi ve 11 çocuğuyla İstanbul’a gelen Vakkas Abali, önce konuşmak istemese de yavaş yavaş açılıyor. Tek istediğinin ülkesini saran bu lanetin bir an önce son bulması olduğunu söyleyen Abali, ailesi olmasaydı buraya asla gelmeyeceğini söylüyor. “Şu anda en acil şey iş bulmak” diyen Abali, Pir Sultan Abdal Kültür Derneğinde kendilerine çok iyi bakıldığını ama hiçbir yerin insanın kendi evi gibi olmadığını ifade ediyor.

Zeynep Kuray
10 Eylül 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız;firatnews.com