Gezi Parkı’nda başlayan ve 5 göstericinin ölümü ve binlerce kişinin yaralanmasına ve tutuklanmasına yol açan olaylar ve Türkiye’deki basın ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırılar karşısında tüm eleştirilere rağmen sesiz kalan İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt nihayet sessizliğini bozmak zorunda kaldı.
Kurdo Baksi ve Murat Kuseyri’nin Expressen Gazetesi’nde ”Bildt basın ve ifade özgürlüğüne ihanet ediyor” başlığıyla yayınlanan makalelerinde kendisi ve İsveç Hükümeti’ne yönelik eleştirilere yanıt veren Bildt, gelişmeleri istenilen yönde etkileyebilmek için ilk aşamada medya aracılığıyla görüş bildirmenin ne sorumluca ne de etkili olduğunu öne sürdü.
”Yapıcı konuşma gazete başlıklarından daha önemli” başlığıyla aynı gazetenin kültür sayfasında yayımlanan makalesinde Bildt, İsveç Hükümeti’nin Türkiye’nin sadece Avrupa Birliği’ne yakınlaşmasından değil aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşmesinden yana olduğunun hiç bir kuşkuya yer bırakmayacak kadar açık olduğunu söylüyor.
Bildt yazısında Türkiye’nin son yıllarda reformlar için büyük adımlar atmasına rağmen hala insan haklarında eksikliler yaşandığını belirtiyor. Türkiye’nin demokratikleşme ve AB’ye yakınlaşma çabalarına, uzun süredir tutarlı ve yapıcı desteklerinden dolayı, İsveç’in ağırlığının arttığını, Türk yöneticilerle değişik amaçla yaptıkları toplantılarda eksiklikleri gündeme getirdiklerini iddia eden Bildt, buna örnek olarak da pek çok kez cezaevlerinde tutuklu bulunan gazetecilerin durumlarını gündeme getirdiklerini ifade ediyor.
Taksim’deki olayların Türkiye’de ifade ve düşünce özgürlüğü ve aynı zamanda demokrasi ve hukuk devletinin güçlendirilmesi için Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne yakınlaşmasının önemini ortaya koyduğunu öne süren Bildt, İsveç ve Avrupa Birliği’nin birincil yardımının ülkede olanlara daha fazla angaje olmaktan geçtiğini belirtikten sonra ”İşte bizim en başta gelen öncelliğimiz budur, İsveç’te gazete başlıklarının peşinde olmak değil” diyerek makalesini sonlandırıyor.
Bildt her zaman yaptığı gibi bu kez de kendisinden talep edilen güvenlik güçlerinin göstericilere uyguladığı şiddeti, basın ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırıları açıkça kınamaktan kaçınıyor. Bu sorunları yaptığı görüşmelerde gündeme getirdiğini öne sürüyor.
Bildt, kendisine ısrarla yöneltilen İsveçli gazeteci Sarah Olsson’un gözaltına alınması ve sınır dışı edilmesiyle ilgili sorulara ise hiç değinmiyor.
Görüşlerine başvurduğumuz Baksi ve Kuseyri, Bildt’in sesizliğini bozup açıklama yapmasını olumlu bulduklarını, ancak Bildt’in her zaman yaptığı gibi konuyu farklı yönlere çekerek demagoji yaptığını, İsveç Hükümeti’ne yönelttikleri sorulara cevap vermediğini söylüyor.
Carl Bildt’in Türkiye’deki tutuklu gazeteciler konusunda kamuoyunu yanılttığını, Sara Olsson’un yakalanmasından sonra da İsveç Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin basın ve kamuoyuna yalan söylediğini belirterek. önümüzdeki günlerde her iki konu hakkında ayrıntılı açıklama yaparak kamuoyunu bilgilendireceklerini ifade ediyor.
23 Temmuz 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; firatnews.com
