Evrensel: Yargılamanın yeni icadı ‘Telekonferans’

ethem

Ethem Sarısülük’ü öldürmekle suçlanan polisin güvenlik gerekçesiyle duruşmalara  telekonferans yöntemiyle katılmasına karar verilmesi telekonferans yöntemini tekrar gündeme taşıdı. Uygulamaya ilişkin yönetmelikte sadece hastalık veya güvenlik gibi istisnai durumlarda kullanılması gerektiği ifade edilirken, Avukat Ercan Kanar, yönetmeliğin aksine uygulamanın sanıksız duruşmalar yaratmak için yaygınlaştırılmaya başladığına vurgu yaptı.   Ethem Sarısülük davasında sanık polisin telekonferans yöntemiyle korunmak istendiğini de belirten Kanar, ancak özellikle siyasi davalarda telekonferans uygulanmasıyla sanığın sağlıklı savunma hakkının elinden alındığını belirterek, “Bu yolla sanıksız duruşmalar yaratılmak isteniyor. Bu öğrenciler olmazsa maarifi ne güzel idare ederdim’ düşüncesinin bir yansıması” dedi.

‘AVUKATSIZ DAVALARIN DA ÖNÜNÜ AÇARLAR’

Telekonferans yöntemiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 6. maddesi ve Anayasa’nın 36. ve 38. maddelerinde belirtilen adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini  dile getiren Kanar, yargılamanın yüzyüzelik ilkesine de aykırı söyleyerek şöyle devam etti: “Yargıcın ve davanın taraflarının birbirlerini tanıması ve doğrudan temas etmeleri gerekir. En başta duruşmayı yürüten yargıcın her türlü delil ve sanığın kendisiyle doğrudan temas etmesi gerekir. Bu nedenle sanığın yargılamanın aktif subjesi olması dolayısıyla mutlaka salonda bulunması gerekir.”

Hukuk ilkelerinin ihlal edilerek  telekonferans yönetmeliğinin genişletildiğini belirten Kanar, “Yarın da avukatsız davaların önünü açarlar” diye duruma tepki gösterdi. Dünyanın farklı ülkelerinde de telekonferans yönteminin kullanıldığına dikkat çeken  Kanar, “Ancak bizdeki şekliyle değil. Mesela Almanya’da şiddete uğrayan kadının güvenlik gerekçesiyle telekonferansla duruşmalara katılmasına karar veriliyor” diye konuştu.

BİR BUÇUK YILDIR CEZAEVİNDEN BAĞLANIYOR

Malatya Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesinde MKP davasında yargılanan Serkan Güngör’ün bir buçuk yıldır telekonferans sistemiyle yargılandığını örnek olarak veren Kanar, “Cezaevi aracının olmadığı gibi gerekçelerle telekonferans sistemiyle yargılaması yürütülüyor. Biz yanında kimlerin olduğunu bilmiyoruz. Sadece Serkan’ı görüyoruz. Herhangi bir baskı var mı bulunduğu odada bunu tespit edemiyoruz” diye ekledi. Bu şekilde yapılan bir yargılamanın ‘Yargılamanın dürüst yapılması’ ilkesine de aykırı olduğunu vurgulayan Kanar, “Davanın tüm taraflarının sanığın jestini, mimiğini ve  psikolojik durumunu görebilmesi gerekir.

Tartışmalı yargılama ilkesi var. Bu da duruşma salonunda olur. Bu açıdan sanığın salonda olması gerekir” diye ekledi.

Eda Yıldırım
18 Kasım 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız; evrensel.net