Birgün: Top sizin ise aşk bizim

Taraftar grupları tribün sansürüne tepki gösterdi. Beşiktaş Halkın Takımı grubu milletvekilleri kendi görevlerini yapmaya davet ederken, Fenerbahçeliler “Stadlarda halk var, halk da bu” dedi. Galatarasay Tek Yumruk grubu ise “Gezi’yi staddan çıkaramazsınız” yorumunu yaptı.
Beşiktaş’ın taraftar grubu Halkın Takımı’ndan Önder Abay şöyle konuştu:

futbol 2

“Siyasetçilerden ayrıştırmak değil, birleştirmek üzerine mesaj vermelerini bekliyoruz. Taraftarların kimi evindeki huzursuzluktan kaçıp, kimi patron baskısından, kimisi ise sokaktaki tacizden kurtulup baskıdan sıyrılmak için geliyor. Tribün içinde bir baskı sisteminin olması doğru değil. Kaldı ki böyle yasaklarla bastırılabilecek bir güruh da değildir maç izleyenler. Halihazırda taraftar olmaktan kaynaklı bir rekabet ruhu varken hükümet bu tür yasaklarla kendiyle rekabet ettirmek istiyor. Biz ise sadece futbol takımlarıyla ilgili rekabetten hoşlanırız. Tribün siyaset için belirleyici olmamalı. Bütün bu insanlar gece 3.5 saat yol gitmiş ve maçına gitmiş, tehditlere bakar mı? Futbolla ilgili konuşmak insanların en kolay demogoji yapabildiği şey. Bize projeler sunsunlar, iş versinler, halkın sorunlarını çözsünler. Tüm meclis futbol ve taraftarlık üzerinden gol atmaya çalışıyor, ama mecliste gol böyle atılmaz. Biri de çıkıp 3000 işçiyi istihdam ediyoruz desin, en büyük gol o olur. Ya da madem futbol konuşmak istiyorsunuz bizi de meclise alın, sabahlara kadar futbol konuşalım.”

Biz halkız!

Fenerbahçe Sol Açık Grubu’ndan Sevgi ilgezdi ise tepkisini şöyle dile getirdi:

“Hükümetin bütün bu yasakları elindeki siyasi güçle birlikte geliyor. Hocamız Aykut Kocaman’ın bir lafı vardır: ‘Ülkenin iklimi değişmeden tribünün iklimi değişmez’. Dışarısı ne kadar demokratik ve barışçıl ise tribünler ve statlar da o kadar demokratiktir. Maça gelen insanlar bu ülkede yaşayan insanlar. Sokaktan stada geliyoruz. Siyaset yapılmasını elbette biz de istemeyiz ama örneğin geçenlerde Mısır’la ilgili pankart açıldığı ya da maçta bayrak dağıtıldığı zaman siyaset sayılmıyor ama Beşiktaş ya da Fenerbahçe ‘Her yer Taksim, her yer direniş’ sloganı attığı zaman siyaset sayılıp sesi kısılıyor. Stada gittiğimiz zaman bir şey yapmamıza gerek kalmıyor ki, 50 bin kişi bir ağızdan bağırmaya başlıyor. Bunu kim organize edebilir? Bardak taştı ve insanlar buldukları her alanda bunu elbette göstereceklerdir. Maça girerken bizim bir pankartımıza önce izin verdiler, sonra SolAçık, isminin siyasi bir simge olduğu söylendi. Sol açık tribünde bir mevki. ‘O zaman futboldaki Sol Bek’i kaldıracak mısınız?’ dedik. imzamızı kaldırmamızı istediler. Kaldırmayacağımızı söyledik. Makul insan yaratılmaya çalışıyor. Tribünde yasaklanmak istenen sey siyaset değil muhalefet. Hükümetle ilgili olumlu bir slogan atılsa siyaset değil fakat biz atınca siyaset oluyor. Tribündekiler çatlak sestir. Bir şeylerin yanlış yapıldığını belirten çatlak ses! Bizde toplumun bir parçasıyız. Medeni’yi, Ali ismail’i nasıl unutacağız? Mecburen buna da siyaset diyorlar.

Bu bizim bayramımız

Galatasaray Tek Yumruk’un yaptığı açıklamada ise şöyle dendi:

Her maç şarkılar, davullar ve pankartlarımızla bir bayram günü nümayişe çıkmaktır. Alınan bu önlemlerin “müsabaka seyri ve güvenliği” ile ilgili olmadığı açıktır. Gezi Parkı´nda taraftar gruplarının yaktığı meşalelerin futbolun egemenlerini korkutmaya devam edeceğinin belgesidir. Tribünlerde ateşlediğimizde sevdadan uzak düşürülmekle tehdit edildiğimiz meşaleler aslında sporda şiddetin önlenmesi bahanesiyle dayatılan “makul seyirci ol” baskılarına da bir başkaldırıydı. “Seyir eden” olmak istemeyenlerin, taraf ve taraftar olanların da isyanıydı. Meşalelerin dumanıyla verilen bu mesaj adresine ulaştı. Sezonun ilk maçı için hazırlıklara yasaklarla başlandı. Bu yasakları kabul etmiyoruz.

***

Politika tribünden aforoz edildi!

LiG TV, dün uyguladığı tribün sansürüne açıklama yaptı. Açıklamada Beşiktaş taraftarlarının Gezi sloganları “spor dışı tezahürat” olarak nitelendirildi.

Maç başlarken ve maç esnasında atılan “Her yer taksim, her yer direniş”, “Sık bakalım, sık bakalım, biber gazı sık bakalım” sloganlarına yayının sesini kısarak sansür uygulayan LiG TV, sosyal medyadan aldığı tepkiler üzerine, uyguladığı sansürü dün twitter üzerinden yaptığı şu açıklama ile savundu: “Yayın ilkeleri çerçevesinde, müsabaka yayınlarında tarafsızlık ilkesine uygunluk dahilinde, küfür hakaret ve spor dışındaki söylemlerin yer aldığı tezahüratlara yer verilmemektedir.” Twitter’da açıklama yapan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç iddaları yalanladı ve şöyle dedi: “LiG TV’nin Hükümet arzusuyla tribünlerin sesini kestiği iddiası yalan. Ne böyle bir istek oldu, ne de yayında ses kesildi”

LiG TV daha önce Gençliğe Hitabe okunurken yayının sesinin kısıldığı iddalarına 6 Mart 2012 tarihinde şöyle cevap vermişti: “Digiturk, kurulduğu günden bu yana sansürün her türlüsünün karşısında olmuştur. Yayıncılık prensibimiz gereği sadece değerli izleyicilerimizi rencide eden küfürlü tezahürat sırasında sesi kısmakta olduğumuzu belirtmek isteriz. Bunun dışında, tarafsızlık ilkemiz çerçevesinde yayına hiçbir şekilde müdahalemiz söz konusu olamaz. Her zaman Türk Futbolu ve taraftarının destekçisi olarak; hakkımızdaki asılsız iddialar kadar, bu olayın siyasi bir polemik konusu haline getirilmesinden de büyük üzüntü duymaktayız.” Bahar Fatma Çandır

Seçil Türkkan
20 Ağustos 2013
Haberin kaynağı için tıklayınız;birgun.net