Dün, Taksim’de TMMOB tarafından düzenlenen protesto gösterisi, Beyoğlu esnafından bazı kişilerin sopa, metal boru gibi gereçlerle eylemcilere saldırısına sahne oldu.
Esnafların dağılmak istemeyen göstericilere karşı gösterdiği bu saldırgan tutum AKP hükümeti tarafından yaratılmaya çalışılan, esnaf-eylemci karşıtlığına dayanıyor. Gerek Tayyip Erdoğan gerekse diğer hükümet yetkilileri demeçlerinde sürekli Beyoğlu Esnafı’nın mağduriyetinden söz ediyorlar.
Geçtiğimiz günlerde, Talimhane’de börekçi dükkanı olan Sabri Çelebi de, palayla eylemcilere saldırmasına rağmen mağdur edilmiş bir esnaf olarak gösterilmiş, emniyet tarafından serbest bırakılmıştı. Hakkındaki şikayetler üzerine tekrar gözaltına alınan Çelebi, kaçma şüphesi olmadığı gerekçesiyle tutuksuz yargılanmak üzere tekrar serbest bırakıldı. Gelen baskılarla tutuklanmasına karar verildiyse de kaçma şüphesi olmayan zanlı için artık çok geçti. Avukatı, Çelebi’nin Fas’a gittiğini ve döneceğini söyledi.
Esnafların eylemcilere yönelik saldırganlığı hükümet tarafından hoş görülmeye devam ediyor. Cezasızlık ve takipsizlik, hukuku kendi kurallarına göre uygulamak isteyen bir çok kişiyi eline sopa almaya davet ediyor.
Esnafların saldırgan tutumunu protesto etmek isteyen eylemciler bugün sosyal medyada bir çok işyerini deşifre etti. “Bu işyerlerinin gerçek müşterilerinin eylemciler olduğunu görmeleri gerekiyor, polis saldırısı olmadığında tüm ihtiyaçlarımızı bu esnaflardan karşılıyoruz”, denildi.
Sosyal medyada bu konuyla ilgili olarak yapılan bazı paylaşımlar;
Beyoğlu’nda esnaf gerçekleri
- Masa sandalye yasağı sonucunda bir çok mekan kapandı, insanlar işsiz kaldı.
- Kaçak AVM Demirören, güzelim Ağa Lokantası’nı ve onlarca dükkanı yok etti.
- Levent Eyüpoğlu’nun yapacağı AVM için Emek sineması ve onlarca esnaf yokedildi.
- İstikbal kitabevi kapandı yerine zincir mağaza D&R açıldı.
- Birçok kasap, manav, eczane, bakkal gibi esnaf ve konut alanı hızla apart/butik otel ve cafe’ye dönüşüyor.
- İstiklal caddesi üzerindeki mülklerin çoğunu uluslararası yatırım şirketleri alıyor, mağaza kiralarını arttırıyor, sadece zincir markalara kiralıyorlar.
- İçinde onlarca küçük esnafı barındıran pasajlar otele dönüştürülüyor, dönüştürülmeyi bekliyor.
- Bu hızla dönüşmeye devam ederse Beyoğlu’nda çok büyük sermaye dışında esnaf kalmayacak.
- Beyoğlu’nun kullanıcı, tüketici profili karma iken izlenen dönüşüm sadece turist odaklı. Esnaf etkileniyor.
- Beyoğlu’nda müdahale edilmeyen yürüyüş ve gösteriler sonrasında eylemciler her zaman esnaftan alışveriş yapar. Oturacak yer bulamazsınız.
- İstiklal Caddesi’nde yapılan yürüyüşler turistler ve vatandaşlar için olağan bir durumdur, kimsede tedirginlik yaratmaz. Turistler fotoğraf çeker!
- Beyoğlu Belediyesi imar planı turistlere yönelik ‘mutenalaştırılmış’ 1 Beyoğlu amaçlar. Her esnaf barınamaz.
- Galataport, Haliçport, ŞanCity AVM ve Tarlabaşı Yenileme Projesi bittiğinde ortada esnaf falan kalmayacak.
- Talimhane’nin dönüşümü kırılgan turist ekonomisinin en görünür örneklerinden biridir.
***
Karl Marx’ın Paris Komünü sonrası esnaflarla ilgili değerlendirmesi;
“tarih hiçbir zaman bu kadar lümpen bir ahmaklar grubuna toplu olarak şahit olmamıştır. parisli esnaf, komünü savunmak için caddelerinde barikat kuran komünistlere saldırmış, caddenin yeniden normalleşmesine, barikatın açılmasına, komünün yıkılmasına yardımcı olmuşlardır. bunu günlük karları için yapmışlardır. ancak unuttukları bir şey vardı ki barikat yıkılınca caddeye girenler onun müşterileri değil alacaklılarıydı ve burjuvalar çoğunu ağır senetlere zorladılar, bir kısmının da kapısına mühür vurdular. küçük burjuvazinin müşterisi bizzat o barikatı kuranlardı. bunu acı bir deneyimle öğrendiler.”
14 Temmuz 2013
