15 Temmuz 2013 Forum Not ve Kararları


Abbasağa Forumu
Anıtpark Forumu
Bozcaada Forumu
Ethem Sarısülük Özgürlük Meydanı Forumu (Buca)
Esenyurt / Esenkent Havana Park Forumu
Gündoğdu İskele Forumu
Güzelyalı Halk Forumu
Küçükçekmece Dayanışması Forumu
Maçka Forumu
Tatavla Dayanışması Forumu

Abbasağa Forumu (15 Temmuz 2013)

-Eylemleri metris cezaevine taşıyalım

-şiddet ortamına karşı nasıl birşe olabilir?

-bu hareket nasıl örgütlenebilir?

-medya ve yargıyı özgürleştirmek için ne yapılabilir

-5 gündem önerisi üzerinden konuşulacak

-tutuklulara sahip çıkmak için eylemlilikler geliştirelim

-eğilimlerin belirlenmesi,mekanına gerekiyor

-hayat tv cuma günü 21:30 da

-forumlardan seçilecek kişilerle forumun isteklerinin aktarıldıgı bir program

-forumlardan kişiler seçilsin bu seçilenlerden sözcüler olarak bir grup oluşturulsun

-1 temsilci seçmek dogru degil çünkü tek temsilci forumu temsil edemez.Forumlar karar alması gerektiğinde karar alabiliyor

-gezi tutsakları için ve yaralılar için ailelerinin eylemi(17-18 arası pazar günü oturma eylemi yapılıyor)

-çalışma gruplarının aldığı kararları bizimle paylaşmalarını isteniyor.Alınan kararlar forumda paylaşılsın

-sokakları terk etmemeliyiz.

-her gün forumdan yarım saat önce forumun işleyişi hakkında konuşulmalı.

-saat 19:00 da ssk’ya yurunecek.Çarşamba okmeydanı dayanışma(sağlık ocagından)

-19:00 da perşembe günü yeditepe üniversitesi forumu yogurtcu parkında

-önerileri a3 kagıtla gündem gazetesi yapalım.tüm önerileri beşiktaşda her yere asalım.

-itü de 16:00 da perşembe günü maslak kampüsünde forum olacak.
-forumun karar alma mekanizması için öneri:önerilen bir öneriyi lehyte ve alehte söz alınıp ondan sonra eyleme göre oylama yapmak.olumlu yonde eğilim vardı.forumun kalabalık oldugu gün bu öneri tartışılcak.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Anıtpark Forumu (15 Temmuz 2013)

Katılımcı Sayısı:30

Moderatör’den gelen forum günlerinde değişiklik yapılması önerisi sonucunda aşağıdaki karar alındı:

KARAR: Pazartesi,salı,perşembe,cuma günleri forum yapacak. Cumaları organize edilebildiğimiz oranda oranetkinlik yapılması yoksa forumla devam edilmesi. Çarşamba günü koordinasyon grubunun toplantısı yapılması. Cumartesi pazar günlerinde ise forum yapılmaması etkinlik ve diğer forumların etkinliklerine katılınmasına Bugünden itibaren yeni günlerin uygulamasına karar verildi.

KARAR 2: Cem’in geçen hafta getirdiği öneri kabul edildi. Forum günlerinde ilk yarım saat gündem, sonraki yarım saat konuşmalar ve sonrasında 45 dakika gruplerın çalışması yapılacak son 15 dakikada da gruplar aldıkları kararları paylaşacak.

Konuşmacı: Pazar Günü saat 18.30’da ODTU’de “At” isimli bir oyun sergilenecek sonrasında da forum yapılacak Anıpark Forumu da bekliyoruz.

KARAR 3: Gidebilecekler tiyatroya ve foruma katılacak. Anıtpark Forum ismi de izleyiciler arasında yeralacak.

Konuşmacı: Forum notlarının ortaklaştırılması üzerine Parklar Bizimdir’in çağrısını iletti.

KARAR 4: Parklar bizimdir’de paylaşılmak üzere bugüne kadar tutulan forum notları tutan katiplerce formata bir hafta içinde çevrilecek. Anitpark Forumda üzerinde konuşulduktan sonra parklar bizimdir’e iletilecek. Ses Kaydı yapılmayacak.

Konuşmacı: Forumun görünürlüğünü artırmak için diğer parkları dolaşma önerisini gündeme getirdi.

KARAR 5: Tartışmalardan sonra park yerini değiştirilmemesine karar verildi. Fakat Haftada bir gün forumun gündem maddesi konuşulduktan sonra diğer parklara yürüyerek geçip diğer çalışmaların oralarda yapılmasına ilk park gezisinin de Perşembe günü Eser Park’a yapılmasına karar verildi.

Konuşmacı: Ankara Direniş Ağı’nın toplantısı Çarşamba günü saat 19.00’da. Kalabalım katılalım.

KARAR 6: Direniş ağı toplantısına 2-3 kişinin katılmasına sonrasında saat 21.00’de Anıtpark’ta koordinasyon Toplantısı yapılması

KARAR 7: Cuma günü Dikmen’de kurulmuş olan Tiyatro gösterisinin ve resim sergisinin Anıtpark forumda gösterilmesine, duyuru çalışmalarına başlanmasına

Kaynak: http://parklarbizim.blogspot.com/

Başa dön

Bozcaada Forumu (15 Temmuz 2013)

- Forum “kanalizasyon” ve “imar yapılaşma” başlıklı 2 gündem maddesiyle açıldı. 2 gündem maddesi sonrasında gündem dışı konuşma ve öneriler kısmına geçileceği belirtildi.
- Foruma 40 kişi katıldığı ve ilginin günden güne arttığı görüldü.- Forumumuza İstanbul’dan gelen konuklar da katıldı. Forumların yapısı ve önemi üzerine tespitleri paylaşan konuklar, İstanbul’daki Gezi Parkı’nda ki dayanışmadan ve “Müşterekler” grubundan bahsettiler.

- “Bozcaada Forumu”nda daha çok konuşulan yerel sorunların Türkiye genelindeki sorunlarla aynı olduğu ve yerel sorunlardan hareketle aslında siyasi bir tavır takınıldığı tespiti yapıldı. Bu fikirden hareketle yerel sorunların konuşulmasına devam edildi.

- Adanın önemli sorunlarından birisi olan ve ilk gündem maddesi olarak belirlenen “kanalizasyon alt yapı çalışması” konusunun konuşulmasına geçildi.

- 2010 yılında Çanakkale il çevre müdürlüğüne verilmiş olan Poyraz Limanına arıtma yapılmadan verilen deşarj ile ilgili dilekçe ve bu dilekçenin Çanakkale İl Müdürlüğü tarafından zabıt tutularak tekrar Bozcaada Belediyesine gönderildiği anlatıldı. Bu dilekçeye cevap olarak evlerin ve işyerlerinin kanalizisyona kaçak olarak bağlantı yapıldığı belirtilmiş.

- Konuşmacılardan bir kişi sadece dilekçelerle bu problemlerin çözülemeyeceğini daha somut eylemlerin yapılmasını talep etti ve imar planı değişikliğinin daha önemli bir konu olduğunu ve imar planı değişikliğinin ön plana alınmasını söyledi.

- Konularla ilgili olarak Çanakkale’den çevre hukukçularıyla iletişime geçildiği ve ayrıca Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği (GÜMÇED) ile birlikte hareket edilme önerisi getirildi.

- Nasıl daha etkili olabiliriz konusunda verilecek dilekçe ve imza sayısının artmasının ve hem Bozcaada’ya hem Çanakkale’ye verilmesinin daha etkili olacağı belirtildi

- Çevre mühendisi olan katılımcılardan biri, kanalizasyon konusunda bazı projelerde sokaklardaki alt yapı çalışmasının ön planda olduğu, bazı projelerde ise önce arıtma sisteminin öne çıkabileceği, her iki yönteminde uyguladığını söylendi. İller bankasının ve Çevre bankasının proje listeleri olduğunu ve bu listelerde Bozcaada’nın ne durumda olduğununun öğrenilmesi gerektiğini söyledi

- Evsel atıkların vidanjörlerle toplanıp atılmasının belli kriterleri olduğunu ve bu kriterlere uymadan bu uygulamanın yapılmasının suç oluşturacağı ve üniversite veya bazı kuruluşlarla iş birliği yapıp bilgi dahilinde çalışma yapmak gerektiği vurgulandı.

- İletişim, Etkinlik ve Araştırma çalışma grubundan sonra, Bozcada Kanalizasyonu konusunda ilk çalışma grubu oluşturuldu. Bu konu ile ilgili bir dilekçe örneği okundu.

- Kanalizasyon çalışma grubu 16 temmuz salı günü toplanarak, 18 Temmuz Perşembe günü foruma sunulmak üzere dilekçe üzerinde çalışmasına karar verildi.

- Evsel atıkların Göztepe Tepesi’nin arka tarafına atılıp atılmadığının ispatının yapılmasının önemli olduğu söylendi. Benzer bir tespitinde mevcut olan kanalizasyon pompasının çalışıp çalışmadığı için yapılmasının çok önemli olduğu eklendi. Kaçak bağlantıların mevcut sistemi bozabileceği söylendi.

- Dernekleşme işe yarayabilir mi fikri daha öncede ortaya konulmuştu. Gezi parkı ile başlayan yeni oluşumların dernekleşmeden daha hızlı bir şekilde işlediği ve faaliyet geçebildiği belirtildi.

- Toplantının ikinci ana maddesi olan imar planı değişiklikleri konuşulmaya başlandı. Belediyenin bu değişklik sürecinde şeffaf olmadığı farklı kişilerce dile getirildi. Değişikliklerin yapıldığı haritanın belediye tarafından incelenmek üzere verilmediği söylendi.

- Fabrika alanları, günü birlik turizm alanları ve bağ evleri ile ilgili konularda itirazların yapıldığı ve belediye tarafından 15 günlük süre içerisinde itirazlara cevap verilmesi gerektiği halde itirazlara cevap verilmeden, itirazlarla beraber projenin bakanlığa sunulduğu söylendi.

- Kıyı şeridi mesafesinin 100 metreden 50 metreye düşürüldüğü Ayazma bölgesinde ise bu mesafa artık 0 metre gibi yapılaşmanın olabileceği söylendi.

- Belediyenin haftalık, aylık ya da 3 aylık periyotlarla bülten oluşturması ve tüm konularda halkı bilgilendirmesi gerektiği söylendi.

- İmar planınının mimar mühendis grubundan teknik destek alınması karar verildi. Bir katılımcı konuyla ilgili mimarlar odası’yla irtibata geçildiğini açıkladı.

- İmar planı ile ilgili olarak mera’ların ne durumda olduğu ve bu mera’larda bir çok endemik türün yaşam sürdüğü, doğal sit alanlarında herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığı ve bu konunun takip edilmesi gerektiği belirtildi. Meralardaki bir çok bitkinin aslında tıbbi bitki olduğu söylendi.

- 1/25000 lik planın genel plan olması gerekirken 1/25000 lik planın 1/1000 lik planla bazı durumlarda iç içe girdiği fakat 1/25000 lik planın esasında bu işin anayasası olması gerektiği ve 1/1000 lik planda yer alması gereken şeylerin 1/25000 lik planda araya sıkıştırma yöntemi ile yer aldığı söylendi.

- Kanalizasyon projesi ile ilgili tekrar gündeme gelen bir konuda kanalizasyonun şu anki haliyle artık çalışamayacağı ve yapılan masrafların boşa gittiği, zamanında lokal küçük arıtmalar yapılabilecekken mevcut foseptiklerinde şu anda bozulduğu ve gecici varil sistemi ile hastalık ve cevre kirliliğine yol actığı söylendi. Mevcut projede arıtma için tespit edilen yer olan poyraz limanının yanlış olduğu ve iğdelik mevki veya tuz burnu mevkinin daha iyi bir lokasyon olduğu ve denize doğru 200 metrelik bir boru sistemi ile yapılması gerektiği söylendi.

- Bozcaada’nın çöl olmadığı, ağaç ve bitkilendirme çalışmalarında çok dikkat edilmesi gerektiği ve bitki çeşitliliğinin korunması gerektiği belirtildi. 18 Mart Üniversitesi’nin bu konuda çalışması olduğu ve istenilirse bu çalışmanın kişileri tarafından foruma sunum yapılacağı belirtildi.

- Poyraz limanı deniz batıklarının olduğu ve Bozcaada’nın arkeolojik sit alanı olduğu ve yapılan bir çok hafriyat çalışmasında kepçe kullanılmasının aslında yasak olduğu söylendi. Ama geçen yaz kepçelerin hiç durmadan çalıştığı, Belediye Başkanı’na konuyla ilgili müracat yapıldığı ama konunun geçiştirildiği belirtildi.

- Kanalizasyon sisteminin kapalı bir sistemde mi yapılıyor, farklı bir sistemde mi yapılıyor bilgisinin halka anlatılmadığı, projenin ne olduğunun belediye tarafından halktan kopuk olarak yürütüldüğü söylendi.

– Gündem dışı konuşma sırasında, bir katılımcı butik bağcılık ve butik şarapçılık konusu gündeme getirildi ve yerel üzüm çeşitlerinin korunmasının önemli olduğu dile getirildi. Kontrollü ve ölçülü bir şekilde bağ evlerinin yapılması gerektiği fikri söylendi. Geçmiş tarihlerde üzüm kilo fiyatının 60 kuruştan 45 kuruşa düşmesi sonucunda bir çok bağın kökleniği söylendi. Bozcada’ya ait olan üzüm türlerinin daha ön plana çıkması gerektiği vurgulandı. Endemik türlerin ve yeşil alanların korunmasının önemli olduğu bir kez daha vurgulandı.

- Dilekçelere imza toplamak için bir masa kurulmasına karar verildi. Dilekçe masasında gönüllülük esası ile belirli saatlerde çalışılmasına karar verildi.

- Katılımın daha da arttırılması için forumun “Adalılar Dertleşiyor “ başlığıyla duyurulması ve 18 Temmuz Perşembe günü yapılmasına karar verildi.

- Forumların saati gelen bir öneriyle saat 17:30 – 19:30 arasında, pazartesi ve Perşembe günü yapılmasına karar verildi.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Ethem Sarısülük Özgürlük Meydanı Forumu (Buca) (15 Temmuz 2013)

15 Temmuz Pazartesi günü yaptığımız forumun 2 başlığı vardı. İlki AKP’nin TMMOB’ye saldırısı idi. Konuyla ilgili Mimarlar Odası’ndan H. İbrahim Alparslan bir sunum yaptı. AKP’nin meslek odalarını hedef göstermesi ve odaların maddi kaynaklarını gasp etmesi üzerine gelişen forumda, forum katılımcıları sürece dair sorularını sordu ve TMMOB’nin yanında olacaklarını belirtti. Özellikle vurgulanan konu, “geniş kesimlerin bu meselelerden haberdar edilmesi gerektiği” oldu. Kentsel dönüşüm, EXPO gibi konularda mimarların-mühendislerin sürecin yakın takipçisi olduklarının altını çizen Alparslan, verdikleri mücadelenin hukuk alanında olduğunu da vurguladı.
Forumun ikinci yarısında 19 Temmuz Cuma günü saat 21.00’da yapılacak olan diğer forumun konuşma konusu belirlendi: KADIN CİNAYETLERİ VE KADINLARIN DİRENİŞTEKİ VARLIĞI. Diğer öneriler; sağlıkta dönüşüm ve “direnişin tıbbı”, direniş sürecince yaşanan gözaltı ve tutuklamalar-avukatların tutumu, bilinç kazanma-farkındalık yaratmanın yolları, katılımcı demokrasiyi anlamının yollarının tartışılması… bu öneriler sonraki forumlarımızın konuları olacak.
Meydanın araç gürültüsü nedeniyle forum için elverişli olmadığı söylendi ve Ethem Sarısülük Forumu için başka alanlar, parklar bakılmasına karar verildi.
Forumun kendi Facebook sayfasının açılması kararlaştırıldı. Duyuruların daha sağlıklı ve yaygın yapılabilmesi için ayrı bir hesap açılacak.

Duyurular: Gezi Direnişi’ne katılan Dokuz Eylül Üniversitesi çalışanı özel güvenlik memuruna açılan soruşturma için dayanışma çağrısı yapıldı. 19 Temmuz Cuma günü savunma verecek çalışan için Eğitim-Sen 3 No’lu Şube destek olacağını açıkladı. İzelman çalışanı şoförler 16 Temmuz Salı günü İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde oturma eylemi yapacaklar. Talepleri kabul edilmezse 26 Temmuz’da greve gidecekler.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Esenyurt / Esenkent Havana Park Forumu (15 Temmuz 2013)

Saat 21.00’e geldiğinde her şey hazır gibiydi. Gezi şarkıları bir yandan gecenin karanlığında katılımcıları foruma çağırırken, diğer yandan da Boğazköy’den yürüyerek gelenler için bekleme müziği anlamına geliyordu. Çaylar içiliyor, birazdan başlayacak belgesel gösteriminin provaları yapılıyordu. İki ağaç arasına dört ucundan gerilmiş beyaz beze düşen görüntüler caddeden geçenlerce dikkat çekiyordu.

Önceki foruma 160 kişi katılmıştı. Gelenlerin yarısı Esenyurt Dayanışması’ndandı. Bu kez sayı daha düşük olabilirdi. Zira, bu akşam Esenyurt’ta forum vardı. Oradan arkadaşlar gelemeyeceklerdi. Boğazköy’de ise Belediye’nin iftar sofrasının hemen karşı sokağında, anti kapitalist müslümanların da katıldığı yer sofraları kurulacaktı. Buradan da bir kısım arkadaşlar oraya desteğe gitmişlerdi.

Önden gelenler Boğazköy’ü anlatınca rahatladı herkes. İlk olmasına karşın, katılımın çok iyi olduğu bir iftar yaşanmış. Gezi coşkusu ve sloganları öylesine etkili olmuş ki, AKP yanlıları yemek biter bitmez sofraları terk ederken, diğerleri de yer sofralarına katılmışlar. Süper haber. Hepimiz mutlu olduk. Dahası var: İftar bitimi Havana Park Forum duyurusu yapılmış. Boğazköylüler, “Her Yer Taksim Her Yer Direniş” vb. sloganlar eşliğinde yola düşmüşler. Buraya geliyorlarmış.

Gece ilerliyor. Sayımız da ilerliyor. 40-50 gibi bir katılım beklerken 180 olduk bile. Sonunda göründüler. Sesler buluştu önce. Sonra havada yumruklar. “Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam” sesleri geceyi ortadan ikiye bölüyor. Bir arkadaş sayıyor. “250 iyi mi ?” diyor. Daha ne olsun!?

Zaman kaybı olmasın diye genç moderatör arkadaş, hemen forumu açıyor. Belgesel üzerine kısa bir tanıtım konuşmasının ardından gösterime geçiliyor. Birkaç dakika sonra ilgi tümüyle beyaz perdede. Katılımcılar yüreğinden konuşuyorlar sanki. HES’lere kaşı direnen köylüleri alkışlıyoruz. Tortum’da jandarmaya karşı direnen kadınlar da, Tonya derelerini sattırmamak için direnen köylüler de kazanmışlar. HES şirketleri projelerinden vazgeçmişler. Direnişin iki tanığı durumu anlatınca, “ Direne Direne Kazanacağız” sloganı tadından yenmez oldu.

Yedi kişilik yürütmenin güçlendirilmesinin ardından, önceki forumda dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz adına getirtilen kiraz fidanı; Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım’ın kiraz fidanlarının yanına dikildi. Fidan kimlik kartları da dallarına bağlandı.

Forumun işlevi, beklentilerimiz ve görevlerimiz üzerine görüşler alındı. Perşembe gecesi yeniden buluşmak üzere evlerimize dönüverdik..

Kaynak: http://parklarbizim.blogspot.com/

Başa dön

Gündoğdu İskele Forumu (15 Temmuz 2013)

Gündem Maddeleri:
1. Refleks Eylem Planı
2. Tutuklu Arkadaşlarımızla Dayanışma İçin Yapabileceklerimiz
3. Kolaylaştırıcı Ekibin İşleyişi

1. Gündem Maddesi Üzerine Refleks Eylem Planları
Gözaltı, tutuklama, ölüm ya da Taksim’e saldırı gibi refleks göstermek gereken konularda eylem yapmakta dağınıklıklar olabildiği için, sabit bir toplanma yeri ve saati belirlenmesi ihtiyacı üzerine bu gündem tartışıldı. Tartışma sonucu refleks eylemlerde toplanma noktası Gündoğdu Meydanı olarak belirlendi. Toplandıktan sonra nereye yürüneceği tartışıldı. Öneriler Konak Meydanı’na yürüme, Basmane’ye yürüme ve Gündoğdu Meydanı’ndaki toplanma sırasında belirlenmesiydi. Tartışmaların ardından refleks eylemler için saat 20:00’da Gündoğdu Meydanı’nda toplanılarak, ölüm olduğunda AKP’ye (Basmane), tutuklamalar, gözaltılar veya Taksim’e saldırı olduğunda Valilik önüne (Konak) yürünmesi önerisi oylanarak kabul edildi. Gündoğdu-İskele Forumu olarak kabul edilen refleks eylem planı diğer forumlardan da çıkacak önerilerle birleştirilecek ve tüm İzmir için ortak planlama yapmak üzere hareket edilecek.

2. Gündem Maddesi Üzerine Tutuklu Arkadaşlarımızla Dayanışma İçin Yapabileceklerimiz
Tutuklu arkadaşlarımızla dayanışma için öneriler tartışıldı. Çarşamba günü yapılacak olan foruma cezaevinde bulunan arkadaşlarımızın adres bilgileri getirilecek, aynı zamanda internet üzerinden duyurusu yapılacak. İsteyenler bu adreslere kart-mektup veya kitap yollayabilecek. Her foruma başlamadan önce 15 dakikanın tutuklu bulunan arkadaşlarımıza yazdığımız mektupların ya da onlardan gelen mektupların okunmasına ayrılması kararlaştırıldı.

Tutuklu arkadaşlarımızın ihtiyaçları için ekonomik destek sağlanması önerisi geldi. Foruma katılanlar tarafından toplanan 141 TL adliyeye gidecek olan arkadaşlara teslim edildi.

Tutuklu arkadaşlarımızın ailelerine manevi destek olmak için ev ziyaretleri yapılması konuşuldu.Uçurtmayı Vurmasınlar filminden esinlenerek ve Ankara’da da benzer bir eylem yapıldığından cezaevi önünde uçurtma uçurma önerisi yapıldı.

Tutuklu arkadaşlarımızla dayanışma için yapabileceklerimizin gündem maddesinde gelen öneriler oylanmadı, önerilerin çoğu için yapabilecek arkadaşlarımızın görev alıp koordinasyonu sağlanması için çağrı yapıldı.

3. Gündem Maddesi Olarak Kolaylaştırıcı Ekibin İşleyişi
Kolaylaştırıcı ekibin işleyişi konuşuldu. Kolaylaştırıcı ekibe zaman zaman getirilen eleştiriler nedeniyle geri çekilmesi ve isterse aynı kişilerin tekrar girmesine açık biçimde yeniden oluşturulması önerisi getirildi. Facebook sayfasının yorumlara kapatıldığı ve oradan yapılan yorumların önerilerin değerlendirilmediği ifade edildi. Bir başka öneri ise geri çekmek yerine yeni kişilerin eklenerek daha sağlıklı bir işleyişe kavuşması üzerine getirildi. İstanbul’dan gelen bir forum katılımcısı ise oradaki deneyimlerini aktararak ekibin süreç içerisinde zaten oluştuğunu, bu ekip sayesinde işleyişin hızlandığını ve kararların daha hızlı alındığını, güvenin zaman içinde zaten oluşacağını belirtti. Gündemin ardından kolaylaştırıcı ekibe yeni katılımlar oldu.

Gündem maddeleri dışında gelen öneriler ise:
· Eylemler sırasında Yeni Kapı Tiyatrosu’nun gerçekleştirebileceği tiyatro gösterimleri önerildi. Öneri genişletirilerek diğer tiyatro ekipleri ile de haberleşilip geniş katılımlı olarak sağlanması konuşuldu.
· Abbasağa Forumu’ndan esinlenerek forumlardan sonra da kendi aramızda gerçekleştirebileceğimiz küçük forumlar yapılması konuşuldu.
· Seçimlerin yaklaştığı ve sandıkta neler yapabileceğimizi konuşmamız gerektiği önerisi geldi.
· Anayasa’da değişmesi gündemde olan 48 maddenin görüşülmesi önerildi.
· Erdoğan’ın “Palalılara karşıyız, bu yüzden üniversitelere güvenlik güçlerini yerleştireceğiz” açıklaması üzerine üniversiteleri konuşma önerisi geldi.
· Her forumdan önce erken gelebilenlerle bir saat önceden buluşulacak ve o günkü forumda tartışılacak gündem önerileri hazırlanacak.
· 17 Temmuz Çarşamba günü yapılacak olan forumda sağlıkçıların kürsü talep ettiği belirtildi. Bu foruma Laz Marks ve İMD de katılacak. Bu forumda tartışılması önerilen gündemler şöyle:
-Faşizan uygulamalar ve sivil diktatörlüğe karşı direnişte sağlık hizmeti
-Olağanüstü durumlarda sağlık hizmeti
-Travmalı hastaya ilk yaklaşım ve sağlık hizmeti
-Gazın sağlığa etkisi ve nasıl korunuruz
· Tutuklularda Dayanışma Ekibi ve İletişim Ekibi oluşturuldu. İletişim Ekibi forumlara katılımın arttırılması için, LGBT ve taraftar grupları gibi gruplarla görüşmeler yapacak.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Güzelyalı Halk Forumu (15 Temmuz 2013)

Parkta salı ve perşembe günleri takas pazarı kurulacağı;

Hafta içi her gün 19.00-20.00 arası çocuklar için sokak oyunları resim, heykel, drama etkinliklerinin yapılacağı;

Her salı parkta 21.00’da halk sofrasının kurulacağı;

Perşembe günleri “Adalet Arıyoruz” yürüyüşünün yapılacağı duyuruldu.

Gündem:

Gezi Direnişi başladığından beri ne yaşadık, ne hissettik, ne yaptık? Gezi Direnişi hayatımıza ne kattı? Bundan sonra ne yapmayı düşünüyoruz?

Almanya’dan gelen bir katılımcı, Türk konsoloslukları önünde ‘duran adam’ eylemleri ve büyük mitinglerin yapıldığını, direnişte kalplerinin Türkiye’de attığını söyledi.

Direnişle toplumsal kazanımların oluştuğu, halkın örgütlü gücünün fark edildiği, zihinsel bir devrim yaşandığı, Türkiye’de artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı belirtildi.

Türkiye’de neden, nasıl mücadele edilmesi gerektiği Mısır örneği üzerinden anlatıldı.

Direnişin forumlar, meclis ve komite benzeri oluşumlarla devam ettiği, fabrikalarla da buluşması, büyümesi gerektiği anlatıldı.

Katılımcılardan biri İstanbul, Abbasağa Parkı’nda tanık olduğu “Seçimlerde forumlardan ortak bir aday çıkarılabilir mi?” tartışmasını aktardı.

Başka bir katılımcı direnişle büyüyen kardeşlik hissini çok önemsediğini ve bunun bir parçası olmakla gururlandığını anlattı.

Diğer ifadeler;

Gezi bir devrimidir.Çünkü beni evden çıkarttı.

Toplumsal kodlarında bu kadar muhafazakarlık bulunan bir toplumun bu noktaya gelmesini önemsiyorum.Önümüzdeki süreçte kitleselleşen direniş hareketinin kurumsal bir yapıya, siyasi partiye dönüşmemesi ve ana akım siyasetten uzak durulması gerektiğini düşünüyorum.

Direnişi ayakta tutan şeylerden biri mizahtı, insanların sokağa çıkma sebeplerinden biriydi.Bu bakışın kaybolmamasını istiyorum.Bizim dünyaya bakışımızı genişletti.

Ergenekon, Balyoz, KCK, ÇHD davalarında mesnetsiz suçlamalarla insanların hapse tıkıldıklarını düşünüyorum.Hukuksuz yargılama süreçlerinden geçenlere sahip çıkılmalıdır. İnsan ayırt etmeden her türlü haksızlığın karşısında durulmalıdır.

Direnişin yaşam alanlarında dayanışma ve örgütlenme mecraları yaratacağını düşünüyorum.Bunun için buradayım.İnsanları bu amaçlarla harekete geçirebilmeliyiz.

Çevredeki esnafa, mahalleliye forumu tanıtmak, anlatmak önemli.

Yükselen devlet terörün, göz yumulan eli palalı karşı öz savunmanın öğrenilmesi gerekiyor.Bununla ilgili çalışmalar yapabiliriz.

Dayanışmayı esas alan kooperatif ve derneklerin oluşturulması önemli.

Özetle:

İstanbul, Gezi Parkı’nda başlayan, Türkiye’nin pek çok yerine yayılan direniş şekil değiştirerek devam ediyor.Forum, meclis ya da komiteler örgütlenme, seçimlere hazırlık gibi pek çok konunun konuşulup, karara bağlanacağı,adımlarının atılacağı yerlerdir.

Bir sonraki forum için gündem maddelerini bu konular teşkil ediyor.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Küçükçekmece Dayanışması Forumu (15 Temmuz 2013)

Küçükçekmece Dayanışması’nın 15 Temmuz Pazartesi günü gerçekleştirdiği forum için 21:30’da amfi tiyatroda buluşuldu.

Moderatörün ve gündemlerin belirlenmesinin ardından forum başladı.

Cennet Forum’da gerçekleştirilen takas masasının Küçükçekmece Forum’da da açılması önerildi. Bu öneri kabul edildi.
Cennet Forum’un son forum kararları Cennet Forum’dan gelen biri tarafından okundu.
Pazartesi günleri genel tartışma-planlama yapılması, Çarşamba günleri Siyaset Atölyesi, Cuma günleri de etkinlik gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı.
Kentsel Dönüşüm Atölyesi: Küçükçekmece’yi tehdit eden kentsel dönüşüm uygulamaları ile ilgili daha ayrıntılı araştırma yapılacak. Bu konu ile ilgili Küçükçekmece Dayanışması’ndan bir şehir plancısı ve bir avukat görev aldı.

26 Temmuz Cuma günü amfi tiyatroda kentsel dönüşümle ilgili etkinlik gerçekleştirilecek. Bu etkinliğe konunun uzmanları da davet edilecek. Ayrıca katılım için derneklere çağrı yapılacak. 20 Temmuz Cumartesi’den itibaren el ilanı-bildirilerle bu etkinliğe çağrı yapılacak.

21 Temmuz Pazar günü de kentsel dönüşümün öncelikli tehdidi altında olan Kanarya Mahallesi’nde bir yürüyüş gerçekleştirilecek. Bu yürüyüş için 16:00’da Kanarya İstasyon çıkışında buluşulacak.

Siyaset Atölyesi: Siyaset atölyesi her Çarşamba “Nasıl bir dünya istiyoruz?” üst başlığı ile gerçekleşecek. Her hafta gelen önerilere göre bir alt başlık belirlenecek. Bu Çarşamba (17 Temmuz) gündemdeki anayasa tartışmaları ile de bağlantılı olarak “Anayasa” başlığı tartışılacak.
Gezi Tutsaklarına Özgürlük Etkinliği: 19 Temmuz Cuma günü amfi tiyatroda hem Taksim şehitlerini anmak hem de gözaltı ve tutuklamalara dikkat çekmek için etkinlik düzenlenecek. Etkinlik programında müzik dinletisi, tiyatro, resim sergisi, pandomim gösterisi olacak. Bu etkinliğe çağrı yapmak için 17 Temmuz Çarşamba günü 19:30’da Küçükçekmece Taş Köprü üzerinde buluşulacak ve el ilanı dağıtılacak.
Ağır yaralı olan direnişçilere ziyaret gerçekleştirilmesi önerildi. Bununla ilgili net bir karar alınmadı. Çarşamba günü netleştirilecek. Ayrıca Çarşamba günü gerçekleşecek Siyaset Atölyesi öncesinde forumlar arası koordinasyon üzerine de konuşulacak.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Maçka Forumu (15 Temmuz 2013)

Duyurular

Anket cevaplanması üzerine duyuru yapıldı… Ortak fikirlerin paylaşılması olumlu yönde forumun evrilmesi için önemli. Bu yönde paylaşım yapılması kararlaştırıldı. Eski sayfada paylaşım yapılacak. Tüm hesapların koordinasyonu yapılacak.
Mail grubu 190 facebook grubu 130 kişi kadar.
Çocuk atölyesinin posterlernin yenilenerek tekrar basılması ve dağıtılması istendi.
Vicdani red derneği sunum yapmak istiyor. Önceden duyuru yapılması öngörüldü.
Hukuk sunumu çarşamba günü yapılması kararlaştırıldı. Gelecek sorulara yönelik de cevaplar araştırılacak.

Gündem önerisi:
Anket vurgulanması ve konularının konuşulması…
Büyük Fransız devriminin yıldönümü… Sonda serbest kürsü yapılarak bu konuda bir sunum yapılabilceği önerisi geldi.
Sivriada ve Yassıada imara açılması tehlikesi var. Bu haftasonu bu konuda etkinlik var, Pazar günü bu etkinliğe katılım önerisi var.
Park içinde legal haklarımız üzerine konuşulması önerisi geldi. Parktaki yasallık başlığı ile görüşülüp soruların belirlenmesi kararlaştırıldı.

….
Vali Abbasağa ve Yoğurtçu Parkında yapılan forumların da yasal olmadığını eksi sözlük röportajında söylemiş. Evimizde sohbet ile parklarda yapılan sohbet arasında hukuki fark yok denildi avukat arkadaşlartarafından. Yine de sebepleri açısından da araştırılıp kesinleştirilmesine karar verildi. Halkın yakın çevreden rahatsızlık nedeniyle şikayetçi olduğu paylaşıldı. Kamuya açıkmalanda çk içilmesine dair de problemli bir durum var. Anayasa veya yasalara ek olarak tüzük ve düzenlemeler ile yapılan uygulamalar olduğu üzerine konuşuldu. Anayasa ve burada işaret edilen yasa arasındaki çelişkili olarak orumlanabilecek farklar konuşuldu.

Rıza Türmen’in (daha önce Ahim’de yargıç olan Chp milletvekili) bir makalesi bu konuda… 1. Toplanma ve eylem için “bildirim” diye bir tanım var, izin değil. Bildirimin hukuken gerekçesi “ilgililere toplantıyı duyuruyoruz kimbizim güvenliğimizi sağlayın” dır. 2. İdare gösterinin amacının şiddet olup olmadığını yargılayamaz ama gösterinn gidişi o yönde olursa ancak ve ancak uyararak müdahale edebilir. 3. Hatta bir grup şiddet gösterse bile idarenin onları ayırıp şiddet göstermeyen eylemcileri koruması gerekli.

Ahim’in kararalarını Türk hükümeti uygulamıyor, ancak tazminat veriyor. Devlet memurunun haksız fiilinden çıkan teminatlarda devlet bu bedeli o memurun ücretnden alabiliyor. Bu konuda baskı yapılabilme olasılığı konuşuldu. Ancak “benm valim” mantığı ile hareket ediliyor. Alt kademelerin de hukuka uymalarını sağlamak için baskı yapılması olasılığı görüşüldü.
….
Pazar forumunu adaya taşıma olasılığı… yassıada ve sivriadanın imara açılması olasılığı üzerine büyük eylem isteği var. Tüm adalar forumlarının ortak eylemine İstanbul’dan da katılım isteniyor. Yassıada siyasi geçmişi nedeniyle yanlış taraflara çekilebilir endişesi oluşmuş. Fiziki koşulların Sivriada’da daha olumlu olduğu konuşulmuş. Tüm gün sürecek, etkinlkler içeren ve belki iftar ile bitecek bir eylem planı amaçlanıyormuş. Yeni rant alanlarna karşı yapılan bir başka eylem olacağından buna destek verilmesi önerildi.

Her iki ada için de bir aidiyet / tapu konusu görüşüldü. Tescil dışı alan özelliği olması olası. Adalar ile ilgili özel bir durum yakalanırsa bu diğer alanlar için de kullanılabilir.

Tolga arkadaşımız (Heybeliada forumundan): İki adanın mülkiyeti Kültür Bakanlığında şu anda. Yeni 1/5000 ve 1/1000 planlar askıdaydı. Adalar olarak dilekçeler ile itirazımızı yaptık. Bu pazar günü Sivriadaya saat 16:00′da kalkacak 1000 kişi ile ulaşım desteği veriyor belediye. Ancak cumartesi günü keyif için sivriadaya gidince 15 kişilik bir ekip ile karşılaştık çalımaya çalışan. Geçen hafta bir çalıştay düzenlendi bu konuda. Ama zamanlama açısından bir sıkıntı var program açısından net değil. Çarşamba Hebeliada forumundan net çıkacak karar üzerine sizleri bilgilendirebilirim. Az bir sürede örgütlenmesi gereken bir eylem olması önerilmiş. Ama kararın askıdan inmeden yapılması için acele ediliyormuş. Çok daha kalabalık bir eylem tablosu çıkarılabilir iyi bir koordinasyon ile. Bu konuda Taksim dayanışması ile de iletişime geçilmesinde fayda olduğu konuşuldu.

Beşiktaş’taki iskele konusu de ilgili olarak gündeme geldi. Aynı şekilde üçüncü köprü güzergahı da önemli. Beykoz ormanlarında çıkan yangınlarda kundaklama riskleri söz konusu. Haliç tersanesi, Galataport, Zetinburnuport, Şişhane metro köprüsü projesi. İlla sokakta olması gerekmeyen bir eylem modeli benimseyip bu konuda daha aktif olunması önerisi yapıldı. Bu konuda çalışan sivil toplulukları yalnız bırakma durumu var. Bireysel dilekçelerin de yapılması gerekiyor.

Özellikle belediyelerde dilekçelere 15 günde cevap verilemesi söz konusu. Aynı metin üzerine sadece isim ve kimlik bilgileri değiştirilerek aynı tip dilekçe gelmesi durumunda, anı içerikle gelen dilekçelere tek kalemde cevap verme yoluna gidildi. Bu anlamda dilekçelern kendi dilimiz ile mümkünse el yazısı ile dilekçe yağmuru yapılması önerildi. Matbu dilekçe değil çalakalem dilekçe yağmuruna tutulması önerliyor. Verilen dilekçelerin sayısı ile bunu ilan ederek hareket edilmesi önerildi. Hukuken mücadele etmeye devam etmek gerekiyor.

Haftasonu dilekçe atölyesi önerisi geldi. Bir liste ile konuları gösterip ana kelimeleri vererek, boş kağıt lar ile hazırlık yapılarak dilekçe toplanabilir.
Abbasağa parkında yapılan bilgi edinme dilekçesi yapılmış. Buna da destek verilebilir. Matbu dilekçeye dair bir engel olmadığı usulen bir farkı olmadığı konuşuldu. Kamuoyu oluşturmak için sayı önemli denildi. Bu anlamda matbu olup olmaması nüans olarak görüldü. Bundan sonraki pikniklerde örnek dileçelerimizin olması ve toplananları postalayarak gönderilmesi önerildi. Olumsuz görüş olmadı.

Yassıada konusu gündeme geldi. Menderesler ile bu ada özdeşleştirilmesi söz konusu olduğu tartışıldı. Adanın tarihinin de bu anlamda önemli olduğu dile getirildi. Demorasi müzesi paravanı ile tüm alanı imara açma söz konusu.


Yasal sorular:
- parkta kalıcı olabilecek bir alan için izin alınabilir mi?
- parkta sürekli kullanılacak malzemelerin depolanması için alan alınabilir mi?


Fransız devrimi 234. yıldönümü sunumu (psikiyatr arkadaşımız Evren)
- Halkın büyük bir askeri başarısı dışında tarhte ilk defa bir monarka baş eğdirilmesi en önemli yanı
- Kast sistemi, aristokrasi ve ruhban sınıflar var; savaşlar sonrası ekonomik kriz oluyor. Son çare olarak olağanüstü meclis toplanıyor. Aristokrasi ve ruhban sınıf taviz vermek istemeyince bu meclis aracılığıyla diğer sınıflardan sonuç alınması hedefleniyor. Aristokrasi ve ruhban sınıfın özel imtiyazları nedeniyle bu mecliste daha fazla oy hakkına sahip oluyor.
- O dönem bir aydınlanma dönemi söz konusu. Bu aydın çoğunlukla burjuvazi gruptan.
- Olağanüstü meclisin seçimleri 2 dereceli yapılıyor. Aristokratlar kendileri yapıyor. Diğerlerinn seçimi 2 aşamalı, önce temsilcileri seçecekler seçiliyor.
- Versay sarayında yapılmasını istiyor kral. Halen monarşi söz konusu.
- Olağanüstü meclis toplanınca “diğerleri”nden oluşan grup Mayıs ayında başlatılan kampanya ile duyururarak kendini Fransa’nın tek temsilcisi ilan ediyor.
- 9 Temmuzda 3. Kesimin bulunduğu meclis kendini kurucu meclis olarak ilan ediyor. Aristokrasi ve ruhban kısmın bir bölümü de burada yer alıyor. Kral bu meclisi tanımıyor diğer aristokrasi ve ruhban grup ile. Ama arada yine de kral bu meclise gelip konuşmak durumunda kalıyor.
- Kralın adamları arasında güvenilir gözüken tek isim olarak bakılan maliye bakanı. 11 Temmuzda bu bakan kral tarafından azlediliyor. Ulusal meclisin dağıtılması amaçlandığı inanışı hakim oluyor. 11 Temmuz gecesi pek çoğu mecliste sabahlıyor ve ölümü göze alarak meclisi terk etmeme kararı alıyor. (Meclis kralık Versay sarayındaki tenis salonu)
- Kralık kolluk kuvvetleri pek çok isyanı bastırmak için dağılmış durumda bu sırada. Birlikler Paris’e toplanmaya çalışılıyor.
- Halk meclis önünde bekleşerek Paris’e bilgi ulaştırıyor. 12 Temmuz öğlen sularında şehrin hareketli bir merkezde öfkeli nsanlar birikmeye başlıyor. Doğal hatipler ortaya çıkıyor. Yavaş yavaş motve olan kitle öğleden sonra ilk tiyatrolara doğru ilerliyor ve akşamki gösterileri iptal ettirmeye çalışıyor. Bu şekilde olağanüstü bir durumun olduğu yayılmaya çalışıyor.
- Akşam saatinde kenti korumakla görevle bir alay kitleye müdahale edip dağıtmaya çalışıyor. Kitle geri çekilerek taş atarak karşılık veriyor.
- Şehrin başka yerlerinde de çatışmalar oluyor. 12 Temmuz itibariyle bu hareketliliğe rağmen ölü sayısı 3.
- İlk kararlaştırılan konulardan biri bir milis gücünün oluşturulması. Aynı günde (12 temmuz) 40,000 kişi gönüllü oluyor. Ancak bu grubun silahlandırılması pek mümkün değil. Az sayıdaki silah satıcıları da ya ikna ya da yağma ile malzemelerini bu güce veriyor. Askeri müzeden eskis silahlar ele geçiriliyor.
- Ayaklanmaya katılanların 2/3 kısmı okuma yazma biliyor ki bu dönem için oldukça iyi.
- Bariyerler kuruluyor… Bu kelime kente geçişleri düzenleyen kontrol noktaların devrlmesi ve ateşe verilmesi ile oluşuyor.
- 13 Temmuz sabahtan içinde elektörlerin de bulunduğsu bir grup yeni bir belediye kurulmasını öneriyor. Seçim yapacak sukunet olmadığı için nüfuslu nsanlar eçici olarak yeni halk belediyesini kuruyor.
- Yağma gün boyunca devam ediyor. Zaten milis gücünün bir amacı da kent içinde huzurun tesis edilmesi.
- Kışlaya başvururak silahları istiyorlar. Kışlayı koruyan askerler Fransız olduğundan ateş emrine rağmen emre uymuyor. Ve halk kışlayı basıp halk silahlanmaya başlıyor.
- Kimsenin ateş etmek hazır olmadığını gören komutan kolluk kuvvetlerini geri çekiyor.
- Cephane ihtiyacı söz konusu. Bastille kalesinde cephane olduğu dedikodusu oluşuyor. Şöhretli mahkumların kaldığı bir yer idi Bastille. 14 Temmuz saat 10:30 itibariyle yeni meclis Bastille’e cephane talebi, kale üzerindeki topların açısının değiştirilmesi talebi ile bir delegasyon gönderiyor. Halk da buraya geliyor bu arada. Delegasyon çıkmayınca halk huzursuzlaşıyor. Oysa içerideki delegasyon komutan tarafından oyalanmakta.
- Bu arada Bastille çok korunaklı bir alan. Halk bu zorlukları birkaç saat içinde geçerek ilerliyor. Bu sırada ilk delegasyon çıkıyor ikincisi giriyor.
- İçeride ise az sayıda ve yaşlı askerler bulunuyor. Bir grup İsviçreli asker de yer alıyor.
- Halk içeri doluşmaya başlayınca kumandan ateş emri veriyor ve ölenler oluyor.
- Bu sırada sabah işgal edilen kışladan birkaç top Bastille önüne getiriliyor ve ateşlenmeye başlıyor. Bir süre sonra özellikle Fransız askerler ateş etmeyi reddediyor. Kumandan anlaşma istiyor ama halk kapıların açılmasını talep ediyor.
- Halkın içeri girmesi ile kumandan ile askerler tutsak alınıyor. Bu konvoy yol boyunca linç edilmek istemiyor. Bir kısmı yol boyunca infaz ediliyor. Kumandanın kafası kesilip sırıkla dolaştırılıyor.
- Özellikle kalenin halk tarafından ele geçirilmesi haberi hızla yayılıyor. Krala da bu haber gidiyor. Panik oluşuyor.
- 15 Temmuz sabahı kral ulusal meclise gidip yarım ağızla olsa da geri adım attığını açıklıyor. Aynı gün kente yürüyen askeri birliklerin durdurulduğu söyleniyor ki bu doğrulanmış.
- 16 Temmuz günü kral azlettiği maliye bakanını tekrar göreve çağırıyor.
- 17 Temmuzda yanında kral 50 kadar temsilci ile şehre iniyor ve yeni belediyeye gidiyor.
- Yeni oluşan milis gücünün muhafaza edilmesi karar veriliyor ve başlarına da LaFayette isimli kumandan olarak getiriliyor. Aristokrat kökenli Amerika’da bazı başarılar kazanan sevilen bir insan. İlk yaptığı her gönüllüye 3 renkten (mavi, kırmızı ve beyaz) birer kokart veriyor. Mavi ve kırmızı Paris kentin rengi, buna kralın rengi beyaz da ekleniyor.
- İngiliz elçisinin notunda bu olayın çığır açıcı olduğu belirtiliyor; “artık Fransayı özgür ir ülke olarak kabul etmek zorundayız” şeklinde bir mesaj yer alıyor.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön

Tatavla Dayanışması Forumu (15 Temmuz 2013)

Bugünkü forumda işten atılan arkadaşlarımız söz aldılar. Forum katılımcısı arkadaşlarımızın 3 işyerinde yaşadıkları işten atılma süreçleri katılanlarla paylaşıldı. Dayanışma çağrıları yapıldı. Beyaz yakalı çalışanların toplantı çağrıları paylaşıldı. Direnişteki Kazova işçilerini temsilen bir arkadaşımız da aramızdaydı.Öneriler:

*Belediyeye depremle ilgili ne gibi önlemler aldığını konuşabiliriz, almadıysa almaya zorlayabiliriz.
* Gezi Parkı’nda tüm forumlarla birlikte genel bir forum alınmalı. Ama bu genel forum için erken, önce kendi forumumuzu daha örgütlü hale getirmeliyiz.
*Forumun genişletilmesine, yürütülen çalışmaların içeriği ve biçimine ilişkin çeşitli fikrler paylaşıldı. Bir arkadaşımızın “Forum, çağıracağımız insanlara ne vaat ediyor” sorununa yanıt olarak, konuşma olanağı sunuyor, yerelde örgütlenmek üzerine düşünüp, iş yapmamızı sağlıyor yanıtları geldi. “Çok kalabalık olan forumlar, kolektif eylem kararlarının sonuçlanamaması sorununu yaşıyor” dendi.
*Her sokağa panolar yapmak ve çıkartacağımız bültenle (günlük ya da haftalık olarak iki ayr öneri geldi) forumda yapılan ya da konuşulanları mahalleliye duyurabiliriz.

Film gösterimi ve dayanışma eylemleri:

Bu hafta Çarşamba günü yapacağımız “Hacivat Karagöz neden öldürüldü” filminin gösterimini Perşembe gününe erteledik. Forum alanına “Berkin’in ve Kazova işçilerinin yanındayız” notunu bırakıp, Berkin İçin Adalet Yürüyüşü’ne ve Kazova işçilerinin iftarına katılacağız. Eş zamanlı etkinlikler olduğu için forum bölünecek ve ikisine de katılınacak.

Kaynak: http://direnisforumu.org/

Başa dön